Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Işığın Savaşçısının Elkitabı

Paulo Coelho

Işığın Savaşçısının Elkitabı Gönderileri

Işığın Savaşçısının Elkitabı kitaplarını, Işığın Savaşçısının Elkitabı sözleri ve alıntılarını, Işığın Savaşçısının Elkitabı yazarlarını, Işığın Savaşçısının Elkitabı yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Sonra, hiç ummadığı bir anda, önüne yeni bir kapı açılır.
Işığın savaşçısının cesaretinin kırıldığı çok olur. Onca arzuladığı duyguları uyandırmayı başaramayacağına inanır. Yenilenlerden olduğunu, heyecanını hiçbir şeyin yerine getiremeyeceğini hisseder geceler boyu... Arkadaşları onun için, "Belki de artık savaşmayacak," der. Savaşçı böyle sözleri duyduğunda acı çeker, aklı karışır, çünkü ulaşmak istediği yere henüz ulaşamadığını bilmektedir. Ama direngededir o ve hedefinden vazgeçmeye razı olmaz.
Reklam
Işığın savaşçısı, hem savaşı hem barışı düşünür ve koşullara uyum sağlayıp nasıl hareket edeceğini bilir.
Işığın savaşçısının ne yapacağı önceden belli olmaz. İşe giderken yolda dans edebilir, hiç tanımadığı birinin gözlerine bakıp ilk görüşte aşktan söz edebilir ya da saçma sapan bir düşünceyi savunabilir. Eskiden tattığı kederleri için üzülmekten ya da yeni keşfettiği bir şeye sevinmekten çekinmez. Sırası geldiğini hissederse elindeki her şeyi bir yana bırakıp uzun zamandır hayalini kurduğu serüvene atılabilir. Artık devam edemeyeceğini anlarsa dövüşmekten vazgeçer ama budalalık yaptım diye kendini asla suçlamaz.
Düşmanının senden daha güçlü olduğunu görürsen savaş alanından geçici olarak çekilmekten utanma; önemli olan bir tek çatışmayı kazanmak ya da yitirmek değil, tüm savaşın nasıl sonuçlanacağıdır.
Reklam
Savaşçı, kaplanın sırtlandan korkmamasının nedeninin kendi gücünün farkında olmasından kaynaklandığını bilir.
“Bütün bunları daha önce de yaşadım der yüreğine.” “Evet sen bunları daha önce de yaşadın’” der yüreği ona.”Ama daha ötesine geçmedin.”
Ve o, pişmanlıktan ölüneceğini bilir: pişmanlık, yanlış bir iş yapmış olanın ruhunu kemirir ve sonunda onu intihara götürür. Savaşçı böyle ölmek istemez. Ters ya da kötü davranırsa -çünkü onun da kusurları vardır- af dilemekten utanmaz. Eğer mümkünse işlediği hatayı gidermeye çalışır. Zarar verdiği taraf ölmüşse savaşçı bir yabancıya iyilik eder ve bu iyiliği yaralamış olduğu öbür ruha sunar. Işığın savaşçısı pişmanlık taşımaz, çünkü pişmanlık öldürebilir. Kibrini kırar ve işlediği kusuru telafi eder o.
Öyle anlar gelir ki hiçbir şeye inanmaz. Ve yüreğine şunu sorar: 'Bütün bu çabalara gerçekten değer mi?' yüreği suskun kalır. Ve kararı savaşçının kendisinin vermesi gerekir. Sonra bir örnek arar. Ve İsa Peygamberin de insanın durumuna tam olarak girebilmek için buna benzer bir şeyden geçmiş olduğunu anımsar. 'Şu kabı benden çek,' dedi İsa. O da cesaretini ve metanetini yitirmiş, ama vazgeçmemişti. Işığın savaşçısı inancını yitirse de yolundan dönmez. İlerler ve sonunda inancı geri gelir.
Reklam
Işığın savaşçısının savaşa girmekten korktuğu olmuş tur. Işığın savaşçısının, herhangi bir zaman, yalan söylediği ya da birisine ihanet ettiği olmuştur. Işığın savaşçısının kendisine ait olmayan topraklara girdiği olmuştur. Işığın savaşçısının, çok önemsiz nedenler yüzünden acı çektiği olmuştur. Işığın savaşçısının, hiç değilse bir kez, ışığın savaşçısı olmadığını sandığı olmuştur. Işığın savaşçısının manevi görevlerinde kusur işlediği olmuştur. Işığın savaşçısının "hayır" demek isterken "evet" dediği olmuştur. Işığın savaşçısının sevdiği birini kırdığı olmuştur. İşte bu yüzden ışığın savaşçısıdır o, bütün bunları yaşadığı ama yine de daha iyi biri olacağına ilişkin umudunu yitirmediği için.
Yeni düşüncelerin, yere ihtiyacı vardır. Beden ve ruhun meydan okuyuşlara ihtiyacı vardır. Gelecek, şimdi olmuştur ve, önceden edinilmiş düşünceleri içeren hayaller dışında her hayalin, dikkate alınma şansı olacaktır. Önemli olan şeyler kalacaktır; yararsız olan ne varsa yok olacaktır. Bununla birlikte, savaşçı, başkalarının hayallerini yargılamakla sorumlu değildir, başkalarının kararlarını eleştirerek zaman harcamaz o. Kendi yoluna güvenebilmesi için başkasının yolunun yanlış olduğunu kanıtlaması gerekmez.
Savaşçı, gözünü karartır. Çünkü -aşkta ve savaşta- her şeyi önceden görebilmek olanaksızdır.
Işığın savaşçısı kararlar alır. Ruhu, göklerdeki bulutlar kadar özgürdür, ama o düşüne bağlıdır. Kendi seçtiği Yol' da yürürken, çoğu zaman ister istemez erken kalkması, kendisine hiçbir şey öğretemeyecek insanlarla konuşması, bazı özverilerde bulunması gerekir.
Işığın savaşçıları, kendilerine sık sık bu dünyada ne aradıklarını sorarlar. Çoğu kez hayatlarını anlamsız bulurlar. İşte bu yüzden ışığın savaşçısıdır onlar. Başarısızlığa uğradıkları için. Soru sordukları için. Durmadan anlam aradıkları için. Ama sonunda o anlamı bulacaklardır.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.