Oysa adalet sistemi ne için var? Toplum düzenini, güvenliğini ve huzuru sağlamak için. Suç işleyen biri, cezasını çektikten sonra tekrar suç işleyebiliyorsa, suça olan meyili ortadan kalkmıyorsa, kısacası ıslah olmuyorsa, eksik olan bir şeyler var demektir.
Amca "Eeee, anlat bakalım. Ne var ne yok?"
Samet "Bildiğin gibi işte amca ne olsun. Atanamadık.. Öğretmenlik nasip değilmiş ben de polis oldum. O çocukların ışıl ışıl tertemiz bakan gözlerine iyiliği, güzelliği anlatmak varken, şimdi... Neyse, bu da bir görev sonuçta. Toplumun ve çocukların polise de ihtiyaçları var. "
"Oysa insanı diğer canlılardan ayıran en büyük özelliklerden değil mi iletişim? Bizi sosyal yapan yegane özellik. Bazen konuşarak, bazen yazarak, bir işaretle hatta bir bakışla anlaşabiliyor olmamız."
İlerledikçe etraf kalabalıklaşmaya başlıyordu. İnsanları seyrettikçe "Bir tuhaflık var bu insanlarda" diyor, tedirginleşiyor, artan tedirginliği ile birlikte adımları da hızlanıyordu. Başını hafif öne eğip, alttan alttan etrafına bakarak yürürken, panik hali, hızlı yürümesi, etrafına korku dolu gözlerle ani bakışlar atması çarşıda dikkatleri üzerine çekmeye başlamıştı. İnsanlar ona baktıkça Oktay kendini iyice kapana kısılmış gibi hissediyordu.
“Evin küçük odasında, pencereden yüzüne vuran güneşle uyanan beş yaşındaki küçük kız, odasından gözlerini ovalayarak çıktı. İsmi Çiçek, esmer, kara gözlerinin içi gülen, çiçek gibi bir kız çocuğu. Doğuştan işitme engelli olduğu için ismi gibi sessiz.”