Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

İslam Hukuk Usulü

H. Yunus Apaydın

İslam Hukuk Usulü Sözleri ve Alıntıları

İslam Hukuk Usulü sözleri ve alıntılarını, İslam Hukuk Usulü kitap alıntılarını, İslam Hukuk Usulü en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
__ Hanefiler dışındaki usulcülerin fikıh usulü tanımında niçin ameli terimi yerine fer'i terimini kullanmaya tercih ettiklerine gelince; muhtemelen bunun bir sebebi fıkhı, içtihatla özdeş görmeleri ve içtihat yoluyla ulaşılan hükümlerin inkårının küfrü gerektirmediğine inanmalarıdır. Buna mukabil Hanefiler içtihadî olup olmadığına bakmaksızın bütün ameli hükümleri fıkıh kapsamında görmektedir. ___
Meşruluğu konusunda, fıkıh ekollerinin görüş birliğinden söz edilebilecek tek yöntem kıyastır.
Sayfa 38
Reklam
Hanefiler dışındaki usulcülerin fikıh usulü tanımında niçin ameli terimi yerine fer'i terimini kullanmaya tercih ettiklerine gelince; muhtemelen bunun bir sebebi fıkhı içtihatla özdeş görmeleri ve içtihat yoluyla ulaşılan hükümlerin inkårının küfrü gerektirmediğine inanmalarıdır. Buna mukabil Hanefiler içtihadi olup olmadığına bakmaksızın bütün ameli hükümleri fıkıh kapsamında görmektedir.
Sayfa 21 - Bilay yayınları
Mükemmel :)
Kimi alimler özellikle sahabe döneminde bulunmaması sebebiyle fıkıh usulü ilminin gereksiz ve hatta bidat olduğunu öne sürmüşlerdir. Bu iddiaya şöyle cevap verilmiştir: Ilimlerin şubeleri artıp bu ilimlerle uğraşanlar, bunlara vakıf olabilmek için öncekilerin ihtiyaç duymadığı seylere ihtiyaç hissedince bu ilimlere ilişkin olarak düşünme esnasında zihni hataya düşmekten koruyacak kanunlara daha fazla gerek duyulmuştur. Sahabenin bu ilme ihtiyaç duymaması, tıpkı Arapların söz ve vezinde kendilerini hataya düşmekten koruyan yazılı kurallara ihtiyaç duymamaları gibidir. Araplar konuşuyorlar, şiir diziyorlardı; fakat o dönemde dilciler de yoktu, dil kuralları da yazılmamıştı. Aynı şekilde selef de bu tekniğe ve bilgiye potansiyel olarak sahipti ve fetva verirken açıkça ortaya koymadıkları bazı ilke ve kanunlara uyuyorlardı. Bu durum onların fetvalarında açıkça görülür.
Sayfa 27