İslam'ın Ortaçağ Avrupası Üzerine Etkisi
W. Montgomery Wattİslam'ın Ortaçağ Avrupası Üzerine Etkisi Sözleri ve Alıntıları
İslam'ın Ortaçağ Avrupası Üzerine Etkisi sözleri ve alıntılarını, İslam'ın Ortaçağ Avrupası Üzerine Etkisi kitap alıntılarını, İslam'ın Ortaçağ Avrupası Üzerine Etkisi en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Tarih sırasına göre 13. yüzyıla ait olsa da Arap rakamlarının benimsenmesinin anlatılmasıyla başlamak uygun olacak. 13. yüzyıla kadar Batı Avrupa matematik işleminin zorluğunu art tıran ve matematik kuramı çalışmalarını ciddi biçimde yavaş latan kullanışsız Roma rakamlarını kullanmaya alışkındı. Orada burada birkaç kişi Yunan altmışlı kesir sistemini biliyor ola bilirdi. Arap rakamlarının etkin biçimde kullanılmasının genelde 1202 yılında Pizalı Leonardo Fibonacci'nin Liber abaci* adlı yapıtı aracılığıyla başladığı savunulmaktadır. Bu kitapta yazar "on işaret"in aritmetik işlemlerinin basitleştirilmesini ve büyütülmesini nasıl olanaklı kıldığını gösterdi. Leonardo'nun bu kitabı yazmaya nasıl başladığının hikayesi anlamlıdır. Leo nardo'nun babası Cezayir, Bougie' deki Pizzalı tüccar topluluğunun yöneticiliğini yaparken Müslüman tüccarlarla girdiği ilişkilerde Arap rakamlarının üstünlüğünü fark etmiş olmalı.
Baba, aile işine hazırlamak için oğlunu Bougie' de Arap bir ma tematik hocasına gönderdi. Muhtemelen diğer babalar da aynı şeyi yapmışlardı, ama Leonardo'nun matematiksel dehaya sa hip olması nedeniyle ona haklı olarak öncelik verilmektedir. Hatta kitapta adını verme biçiminde bile bir Araplaşma eğilimi söz konusudur. O, Bonaccius'un muhtemelen Hasan ya da Salih gibi bir Arap adını temsil eden bir takma ad olduğu "Leonardus filius Bonacci"dir.
Kısmen Doğru
Bedeviler, gerek Muhammed hayattayken gerekse daha sonraki zamanlarda pek öyle dindar Müslümanlar olmadılar.
İslam, Batı Avrupa'yla yalnızca maddi ürünleri ve teknolojik buluşları paylaşmadı, Avrupa'yı yalnızca bilim ve felsefe alanlarında düşünsel olarak teşvik etmedi, aynı zamanda Avrupa'yı kendisine ilişkin yeni bir imge oluşturması için de harekete geçirdi. Avrupa, İslam'a bir tepki olarak Sarazenlerin etkisini küçümsedi ve Yunan ile Roma mirasına bağlılığını abarttı.
Sayfa 124 - Bilgesu YayınlarıKitabı okudu
Araplar yalnızca Yunan düşüncesinin aktarıcıları değildirler, aynı zamanda öğrendikleri disiplinleri hem canlı tutan hem de onların sınırlarını genişleten gerçek taşıyıcılardı.
Sayfa 71 - Bilgesu YayınlarıKitabı okudu
11. yüzyıl itibariyle Sünni tanrıbilimciler, felsefecilere karşı konumlarını koruyamayacaklarını fark ettiler. Arapça yazan Yeni Platoncuların kanıtlamaları konusunda kendisini okuma larla ve özel araştırmalarla geliştiren parlak, genç tannbilimci Gazali (ö. 1111) yaklaşık 1090 yılında, önce felsefecilerin düşüncelerinin anlaşılır ve nesnel bir açıklamasını, ardından da bu düşüncelerin yıkı a biçimde çürütülmesini kaleme aldı. Gazali'den sonra daha usçu tanrıbilimciler, kendilerine yöntembilimlerini sağladığından dolayı Aristoteles mantığını kabul ettyier ama Yunan bilimleriyle giderek daha az uğraşır oldular. Doğu' da belirli tipte felsefeler geliştirilmeye devam edildi ama bu felsefeler Batı İslam'ını çok az etkilediler ve bunların üzerinde çok az çalışıldı. Ayrıca kimi modern düşünürler, bunların felsefe den daha çok teosofiye yakın olduklarını düşünmektedirler.
Sayfa 69Kitabı okudu
Papalar, Güney İtalya Normanlarının Sicilya'yı yeniden fethetme çabaları gibi Müslümanlara yönelik başka girişimleri de cesaretlendirdiler. Gaufredus Malatterra'nın Sicilya' daki Cera mi savaşına ilişkin anlatısı, seferin bir Haçlı Seferi gibi görüldü ğüne işaret etmektedir. Sıradan askerlere göre, seferin bu özel liği, Aziz George'un ortaya çıkışıyla onaylanmıştı. Piza, Ceno va, Roma ve Amalfi 1087 yılında daha uzağa, Tunus' a ortak bir deniz seferi düzenlediklerinde bile Papa bu sefere bir sancak verdi. Papalık siyaseti, insanları yalnızca Müslümanlara karşı değil, Hıristiyan dünyasının düşmanlarına karşı sayısız gayretlerinde de destekledi. Fatih William 1066 tarihli İngiltere istilası için papalığın onayını ve bir papalık sancağı almıştı. Biraz daha eski bir tarihte, 1059 yılında Papa, Güney İtalya' da Bizanslılara, yani Orfodoks Hıristiyanlığa karşı çarpışan Norman şövalyele riyle bir antlaşma yaptı. Doğu Avrupa putperestlerine karşı dü zenlenen seferler, doğal olarak Papalığın tam onayına sahiptiler. Haçlı Seferi anlayışı, özellikle 1209 yılında Fransa'nın güneyindeki Katharosçulara* ya da Albi** sapkınlarına olmak üzere Hıristiyan dünyasındaki sapkınlara karşı bile kullanıldı.