Bismillahirraanirrahim…
Varlık âlemi vûcud bulunca, içlerinden seçilenler oldu. Bunlar hayır için seçilenler ve şer olarak seçilenler olmak üzere iki sınıfa ayrıldı. Akli iradeye sahip olanlara ise kendi tarafını belirleme hakkı verildi. Meleklere nefis verilmedi, itaat edenlerden oldular. İblis kibrine yenildi, kovulanlardan oldu.
Yer ehli ve gök ehli iki sınıfa ayrıldı. Mescid-i Aksa, Mescid-i Haram, Mescid-i Nebeviye yeryüzünün hayır için seçilen en kutsal mekânlarından oldu.
Öyle ki; aylardan, günlerden ve insanoğlunun kullanma kılavuzu olan kitaplardan, kutsal olanı seçilip muhafaza edilen oldu. Aklı sahiplenen insanoğlu ise kendi tarafını Kâlû Belâ’da kendi belirledi. Ve sonra Yaratıcı’sını kabul edip mümin olanlar, Kâlû Belâ’daki ahdini unutup kâfir olanlar olarak ikiye ayrıldı. Müminlerin en güzeli Hz. Muhammed oldu. Ümmet içinden kendini, Muhammed Aleyhissalatü Vesselam’a adayanlar ise müminlerin en hayırlıları oldu.
Kırk hür yürekli kalemin, kendini İslam’a adayan kırk zâtı anlattığı bu kitapta; farklı asırlarda, farklı coğrafyalarda yaşamış olan hayr-ul ümmetin, İslam’a hizmet etmenin mümkünlüğünü, İslam’ın her şartta, her koşulda farklı alanlarda dâhi yaşanılabilir ve hizmet edilebilir bir kolaylıkta olduğunu gösteren yaşam ve anlayışları delilleriyle bizlere sunuluyor. Nasipli kişiler istifade edenlerdir!..
