Öne Çıkan İslam'da Dini Tefekkürün Yeniden Teşekkülü Gönderileri
Öne Çıkan İslam'da Dini Tefekkürün Yeniden Teşekkülü kitaplarını, öne çıkan İslam'da Dini Tefekkürün Yeniden Teşekkülü sözleri ve alıntılarını, öne çıkan İslam'da Dini Tefekkürün Yeniden Teşekkülü yazarlarını, öne çıkan İslam'da Dini Tefekkürün Yeniden Teşekkülü yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Eğer benim hayatımdaki başarılarım, bir başka kimsenin yoksulluğuna ve eziyet görmesine sebep oluyorsa, benim başarılarımla onun yoksulluğu veya eziyeti arasında hiçbir benzerlik olamaz.
Bu kitaba çok uzun süre önce başlayıp ancak ilk bölümü çok sıkıcı geldiği için yarıda bırakmıştım. Kitaplığım da kitabı görünce tekrar baştan okuma kararı aldım ve bitirdim:) keşke o zamanlar okusaymışım diye içimden geçirmedim değil, çünkü ilk bölümden sonra kitap fazlasıyla iyiydi. Genel olarak kitabın ele aldığı konular felsefe, psikoloji, din, fizik ve matematik gibi bir çok konuya değiniyor. Bir çok ilim adamı, bilim adamından basederek ilerliyor. Ayrıca Kur'an ayetleri ve mezheplere de değinmeden geçmiyor. Bu yönü fazlasıyla beni kitaba bağladı desem yeridir. Genel bildiğimiz öğrendiğimiz şekilde değil de farkındalık oluşturmak için yazar kendine has üslubu ile yorumlayarak gayet güzel bir dil ile anlatıyor. İncelemeyi bitirmeden önce kitabı tavsiye ederim ancak bir çok farklı kelime ve terimler ele alınıyor. Şayet o kelimeler ve terimler hakkında bilginiz yoksa kitap tamamen yabancı gelecektir size. İyi okumalar..
Bizim yegane korkumuz, Avrupa kültürünün göz kamaştırıcı dış görünüşünün, hareketimize sekte vermesi ve bunun neticesi olarak, bizim, o kültürün hakikî özüne ulaşmakta geri kalmamızdır.
Elbette, felsefe, din mevzuunda hüküm vermek salâhiyetini haizdir, ancak üzerinde hüküm yürütülecek olan bu mevzuun mahiyeti, felsefenin salâhiyetine sığmayan birtakım şartlardan ibarettir. Felsefe, din hakkında hüküm vermek üzere mevki alınca , kendi mûtaları arasında ona dûn bir yer vermez. Zira din, bir felsefe şubesi değildir; o ne mahza tefekkür, ne sırf histir, ne de ancak amel... Belki bütün insanın, Zat'ı Küll'ün ifadesidir. Bu suretle, dini değerlendirirken, felsefe, dinin merkezî mevkiini tanımağa mecburdur. Esasen fikrî terkip ameliyesi içinde mihrakî bir mevkii olduğunu kabul etmekten başka çaresi yoktur.