Jane Austen Kitap Kulübü
Karen Joy FowlerJane Austen Kitap Kulübü Sözleri ve Alıntıları
Jane Austen Kitap Kulübü sözleri ve alıntılarını, Jane Austen Kitap Kulübü kitap alıntılarını, Jane Austen Kitap Kulübü en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.İkinci Bölüm
"Gerçek hayatta, "dedi Grigg "kadınlar ruha bakmazlar, kötü adamı isterler."
Sayfa 67Kitabı okudu
1848-Charlotte Brontë, G. H. Lewes'e mektup
Ne garip bir azarlama mektubunuzdaki! "Matmazel Austen bir şair değildir, hiçbir hassasiyeti' yok" (hor görürcesine kelimeyi tırnak içine almışsınız), "güzel söz söyleme sanatından yoksun, şiirin büyüleyici coşkusundan yoksun" yazarak zihnimi bu gerçeğe alıştırmamı söylemişsiniz ve sonra "onun insan doğasını en iyi resmeden ve gelmiş geçmiş en hoş ifade aracına sahip, en iyi yazarlardan biri olduğunu öğrenmem gerektiğini" eklemişsiniz. Doğruluğunu onaylayacağım tek şey, son söylediğinizdir. Şiir olmadan büyük bir sanatçı olabilir mi?
Sayfa 284Kitabı okudu
Kitap okumaktan daha iyi bir şey olamaz. İnsan kitap dışında her şeyden bıkıyor..
1895 Willa Cather
Kadın romanlarına pek inancım yok. Nefret uyandıran türden bir cinsellik bilincine sahiptirler. İpe bağlı biri kadar sınırlıdırlar ve ipin yettiği yere kadar uzanırlar. Gerçekten kayda değer bir şeyler yapmış olan çok az kişi vardır; muhteşem George'lar mesela, George Eliot ve George Sand, onlar kadından başka her şey olabilirlerdi; duygusallığını denetleyen Matmazel Bronte ve hepsinden daha çok sağduyuya sahip olan ve bazı açılardan onların en iyisi olan Jane Austen.... Bir kadın, bir serüven yazdığında; kahramanca bir deniz hikâyesi, erkekçe bir savaş masalı, kadınların, aşkın ve şarabın olmadığı herhangi bir şey; işte o zaman onlar için bir umudum olabilir, bunun öncesinde ise asla.
Sayfa 286Kitabı okudu
Kitapların en önemli özelliği, yazılı kelimelerin sağlamlığıydı. Siz değişebilirdiniz; okuduğunuz şeyler de bunun sonucu olarak değişebilirdi ama kitap, olduğu gibi aynen kalırdı. İyi bir kitap ilk okunduğunda hayret uyandırır, ikincisinde daha az şaşırtıcı gelirdi.
Sayfa 94Kitabı okudu
"Austen'in , onun eşcinsel olmasını istediğini mi söylüyorsun?" diye sordu Sylvia. "yoksa onun eşcinsel olduğunu ve Austen'in bunu bilmediğini mi?"
Sylvia ikincisini tercih ederdi. Karakterlerin, yazarın hiç fikri olmadığı gizli bir hayatı olması düşüncesinde çekici bir şeyler vardı; yazar sırtını çevirdiğinde, sıvışıp kendi yöntemiyle aşkı bulmasında. Bir sonraki sözünü söylemek için masum bir suratla tam zamanında ortaya çıkmasında. Şayet Sylvia bir kitap karakteri olacaksa, böyle bir karakter olmak isterdi işte. Ama olmazdı.
Sayfa 190Kitabı okudu
Nasıl anlatsam bilemedim. Bin sene heyecanla beklediğin bir şey sonunda gelmiş de gerek kalmamış gibi.
Beşinci Bölüm
Kocalarımın hiçbiri kötü adamlar değildi. Sorun bendeydi. Ne zaman evlensem evlilik bana çok dar bir alan gibi geliyordu. Karşılıklı kur yapma bir olay örgüsü içerir. Ama evlilikte olay örgüsü yoktur. Hep aynı şeyler tekrarlanır durur. Aynı kavgalar, aynı arkadaşlar, Cumartesi günleri yapılan aynı şeyler. Tekrarlar beni bıktırırdı.
Sayfa 213Kitabı okudu
Grigg sandalyesini öne doğru kaydırdı, sandalyenin ön bacakları verandaya çarptı. "Ama onu okumayan insanları da pek umursamıyor bir yandan. Ya da okumamış gibi yapanları. Ayrıca, yazar bir yandan Catherine'in Udolpho'dan bu kadar çok etkilenmiş olmasıyla dalga geçerken, Northanger Abbey'in de aynı etki altında yazıldığını kabul etmek gerekiyor. Austen yapıyı taklit edip, bütün seçimlerini özgün metne karşıt şekilde yapıyor. Herkesin kitabı okumuş olduğunu farz ederek."
"The Mysteries of Udulpho'yu siz okudunuz mu?" diye sordu Allegra.
"Siyah tüller ve Laurentina'nın iskeleti? Elbette. Kulağa çok güzel geldiğini düşünmüyor musunuz siz de?"
Düşünmüyorduk. Kulağa fazla ısıtılmış, fazla uğraşılmış, eski moda ve donuk geldiğini düşünüyorduk. Kulağa gülünç geldiğini düşünüyorduk.
Aslında hiçbirimizin aklına kitabı okumak gelmemişti. Bazılarımız onun bir kitap olduğunun farkına bile varamamıştık.
Sayfa 155Kitabı okudu
İkinci Bölüm
Dört yaşındayken bir gün Sylvia'nın güzellik dergilerine göz atıyordu, dergide bir sürü beyaz boşluk bırakılmış olmasına sinirlenmiş, "Beyazı sevmiyorum," demişti saldırgan bir tutumla, " beyaz çok sıradan. Gözyaşına boğulmustu. "Çok sıradan ve çok fazla var." Bir saatten uzun süre hıçkıra hıçkıra ağlarken bir yandan da sayfaları çevirerek, insanların gözlerindeki beyazları, dişlerini, paragrafların arasındaki boşlukları asla tamamen dolduramayacağının farkına varmıştı. Bütün hayatı böyle geçecekti belki de, bu bitmek tükenmek bilmeyen düzeltme, değiştirme görevini umutsuzca yerine getirmeye çalışmakla geçecekti. Yaşlanacaktı ve hâlâ beyazlar var olmaya devam edecekti hayatında; beyaz yatak örtüleri, beyaz duvarlar, kendi beyaz saçları olacaktı .
Sayfa 56Kitabı okudu
2003-J. K. Rowling
Ünlü olmayı ne istedim ne de düşledim... Benim de başıma gelir, sık sık bir gerçeklikten koparım. Ünlü bir yazar olmanın Jane Austen gibi olmaya benzediği düşünürdüm hep. Evinizdeki ibadet köşenizde oturabilmek ve kitaplarınızın çok ünlü olması ve arada bir Galler Prensi'nin sekreteriyle yazışmak.
Sayfa 300Kitabı okudu
Prudie ona bir ipucu verdi. "Daniel ne kadar da basmakalıp biri.
"Birisinin olması gerek," dedi Bernadette, "yoksa kelimenin ne anlamı kalırdı?"
Sayfa 179Kitabı okudu
giriş
"Bana kalırsa üyeler tamamen kadın olmalı "diye önerdi Bernadette. "Erkekler olduğu zaman dinamikler değişir. İletişim kurmak yerine ahkâm keserler. Paylarına düşenden fazla konuşurlar. "..."Üstelik erkekler Kitap Kulübü kurmazlar," dedi Bernadette. "Okumayı tek başına yaşanan bir keyif olarak görürler. Kitap okurlarsa tabii."
Sayfa 11Kitabı okudu
Beşinci Bölüm
"Zenginlik arzuyu etkilemiyor," diyordu Bernadette . "Sahip olmak da. Kocanın tüm kusurlarını bir süre evli kalana dek bilmenin imkanı yoktur. Evlilikte mutluluk, çoğunlukla şansa bağlıdır. "
Sayfa 179Kitabı okudu
Üçüncü bölüm
... Kitapların en önemli özelliği, yazılı kelimelerin sağlamlığıydı. Siz değişebilirdiniz; okuduğunuz şeyler de bunun sonucu olarak değişebilirdi ama kitap, olduğu gibi aynen kalırdı. İyi bir kitap ilk okunduğunda hayret uyandırır, ikincisinde daha az şaşırtıcı gelirdi.
Filmlerde, herkesin de bildiği gibi buna hiç saygı gösterilmezdi. Bütün karakterler değişime uğramıştı...
Sayfa 94Kitabı okudu