“Öyle olmaz işte böyle olur, oh olsun” konulu bu kitabı keyifle okudum.
Sahte isimle bir işe giren Jane Doe çiçekli elbiseleri, utangaçlığı, itaatkar duruşu ile hedeflediği erkek için mükemmel eş adayıydı. İsmi gibi davranışları, giyinişi ve tepkileri de sahte olan Jane planladığı gibi iş arkadaşı Steven’ı çoktan ağına düşürmüştü. Steven onunla bir ilişki yaşadığını düşünürken; Jane açısından bu, alacağı intikam yolundaki gelişmelerdi. Arkadaşı Meg aklından çıkmazken Steven’in yaşamasına katlanamıyordu.
Kitap aşırı heyecanla ilerledi, sayfaları hızla çevirip rekor sürede okudum. Bölümlerin kısa oluşu, sade dili hoşuma gitti. Ama kendini sosyopat olarak nitelendiren Jane’den daha çarpıcı bir son beklerdim. Sonunun böyle biteceği tahmin edilebilirdi ama okurken sanki oldukça farklı bitecek gibi hissettirdi. Çok önemli değildi ama Jane’i sosyopatmış gibi hissedemedim.
İçine romantizm de serpiştirilmesi beni rahatsız etmedi. Jane’in bundan sonra mutlu ve normal olabileceği ihtimali beni rahatlattı.
Şunu demeden geçmeyeceğim. Kitapta çok fazla yazım yanlışı, eksik harfler var. Bir kitabı ortaya çıkarırken çalışmaya katılan dört beş kişinin bunu fark etmemesi bana işlerinde iyi olmadıklarını hissettiriyor . Martı Yayınları’nda kendimi bildim bileli bu sorun var. Kitap fiyatları almış başını giderken kitapların daha özenli hazırlanmasını isterim.