Başlangıcından Günümüze Kadın Hakları
Ney BensadonSözler ve Alıntılar
“Ne dişi saf dişi, ne de erkek saf erkektir; sadece dişi biraz daha fazla dişi, erkek de biraz daha fazla erkektir.”
Bir halkı anlamak için onun tarihini bilmek gerekir.
Kutsal Kadın Mitosu
Kadın ne kadar erişilmez ise, erkek onu o kadar çok ister. Ona sahip olabilmek için herşeyini feda etmeye hazırdır. Kadın erişiirnek istenen amaç olur. Bu hayali mükemmellik ve yüceltilmiş aşk biçimindeki kadının yeri kutsalın yanıdır.
Muhammed’den önce, göçebe ve putatapar kabilelerin yaşadığı bu çöl topraklarında kadınlar her haktan yoksundu. Yoksul ailelerde yeni doğan kız çocukları, toplumun kadınlara reva gördüğü kötü talihten kurtarılma ya da bir kızın ileride ailesine
getirebileceği zararları önleme adına diri diri toprağa gömülerek öldürülürdü. Yenilikçi Kuran insanların kurban edilmesini yasakladı, kadının kişiliğini tanıdı ve ona mal mülk
edinme hakkını verdi.
Erkek kendi yararlandığı haklan kadına da tanımayı reddetmektedir.
Kadın hakları, savaşlardan ya da devrimlerden öte bir şeyi gerektirmektedir: O da, örf ve adetlerin değişmesidir.
Ancak I. Dünya Savaşı’nın sonuçlanmasından kısa bir süre önce, 6 Şubat 1918’de çıkarılan bir yasa kadınlara 30 yaşından itibaren oy verme hakkını tanıdı. On yıl sonra da Avam Kamarası, kadın ve erkekleri yurttaşlık hakları
bakımından eşit konuma getiren yasayı kabul etti.
Sayfa 43Kitabı okudu