Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Kadın ve Erkek İlişkilerinin Psikolojisi

Mustafa Topkara

En Eski Kadın ve Erkek İlişkilerinin Psikolojisi Sözleri ve Alıntıları

En Eski Kadın ve Erkek İlişkilerinin Psikolojisi sözleri ve alıntılarını, en eski Kadın ve Erkek İlişkilerinin Psikolojisi kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Kırgınlık ilişkide bizi korur. Eleştiri, suçlama, yargılama, duyguları göstermemeye çalışma, duyguları saklama, bağlanmama, karşımızdakinin bize bağlanmasından kaçınma gibi davranışlarla ilişkide kendimizi korumaya çalışırız. Ancak, bunlar bizi korumaz, zaman geçtikçe ilişkiye daha çok bağlanırız, gösterdiğimiz olumsuz davranışlarla da ilişkimizi zedeleriz. Ancak kırgınlıkların dile getirilmesi, yaşanması, ertelenmemesi, üstünün örtülmemesi karşımızdakinin bizi tanımasını, davranışlarını buna göre yönlendirmesini sağlar. İlişkimiz bizim duygularımıza göre şekil kazanır ve ilerler ya da biter. Birbirimizi anladıkça ilişkimiz derinleşir, anlayamıyorsak da ilişkimizi bitiririz.
Erkeğin ona kendini özel hissettirmesini isterler. Bu beklentilerin nedeni Kadının kendini zayıf güçsüz değersiz hissetmekten kaçınmasıdır. Bu duygular kendilerine olan güveni sarsar. Bu yüzden kendilerinin istediği erkeklerle değil kendilerini isteyen erkeklerle birlikte olurlar. Bütün kadınlar için böyle olmasa da büyük kısmı için böyledir. Kadınlar aşık oldukları, istedikleri erkeklerle ilişki yaşamaktan korkarlar. Mücadele etmekten, o erkeğe yetememekten, kendini eksik, değersiz, yetersiz, önemsiz hissetmekten korkarlar. Aldatılmaktan, terkedilmekten, ayrılıp acı çekmekten korkarlar. Bu nedenle bu duyguları onlara hissettirmeyecek erkeklerle yani kendilerine aşık olan erkeklerle birlikte olurlar evlenirler. Böyle erkeklerle birlikte iken yaşadıkları "kendini güvende hissetme duygusu"nu erkeğe güvenmek olarak algılarlar.
Reklam
Seviyor ancak hissettirmiyorsak; kendimizi basit biri gibi hissetmekten, sevgimizin kullanılmasından, karşımızdakinin kendini bir şey zannetmesinden ve bu tutumundan dolayı kendimizi değersiz hissetmekten korkuyor olabiliriz. Sevgimizi göstermeyi "birine bağlanmak" olarak algılıyorsak ve bağlandığımızda acı çekeceğim izden korkup bağlanmaktan kaçınıyorsak, sevdiğimizi göstermekten kaçınıyor olabiliriz...
Sayfa 156Kitabı okudu
Kendimizi tanımak için bağlanmalıyız. Böylece zayıf yerlerimizi görürüz. Acı çektikçe de bu zayıflıkları sabra, güce ve metanete dönüştürürüz. Kendimize güvenimizi arttırırız.Bağlanarak kendimizi tanırken, bağlanmanın getirdiği acılarla baş etmeyi öğrenerek kendimizi büyütürüz. Büyüdükçe hayat daha fazla bizim olur. Korkularımızdan, kaygılarımızdan arandıkça hayatımızı daha çok kendi istediğimiz şekilde yaşarız. Zeka, yetenek, potansiyel anlamında ne sahipsek; duygu, düşünce, inanç anlamında sahip olduğumuz her şeyi hayatımıza katarız, yansıtırız. Hayatı tecrübe etmiş, derinliğine yaşamış oluruz. Böyle yaşanan bir hayat ancak bizim hayatımız olur. Aksi durum pişmanlıkları yarım kalmışlıkları barındırır içimizde. Bu yüzden bağlanmalı ve acı çekmekten kaçmamalıyız. Dünya edebiyatına derinden etkilemiş Rus romancı Dostoyevski "İnsanın ruhunu yücelten bir acı ucuz bir Mutluluktan evladır" der.
Sayfa 478Kitabı okudu
Birine güvenerek kendimizi emniyette hissetmek değil, kendimize güvenerek kendimizi güvende hissetmemiz gerekir. Bu bir ilişki sorunu değil bir kişilik sorundur.
Sayfa 442Kitabı okudu
Karşımızdakini sevme ile karıştırdığımız duygular: Karşımızdakini kaybetme korkusu... Karşımızdakinin bizi sevmesini isteme arzusu... Karşımızdakinin bize olan ilgisini, sevgisini, değerini sevme... Bu üç duygu da bizde duygusal bir yoğunluk oluşturur. Ve biz bu yoğunluğu sevgi olarak değerlendiriniz. Bu değerlendirme ilişkide birçok sakın canın oluşmasını sağlar.
Sayfa 187Kitabı okudu
Reklam
giriş
Kendi hayatımızı mutlu yaşamakta zorlanan bizler , başka birinin hayatını nasıl mutlu kılabiliriz..?
134 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.