Adı gibi bir dergi diye buna denir. Kafasına göre takılmış, bir ondan bahsetmiş bir bundan; daldan dala atlamış. Edebi bir dergi olmadığını özellikle belirteyim ki kimse benim gibi hüsrana uğramasın. Yeşilçam’ın erotik kadın sanatçıları, Watpadd övgüleri gibi içerikleri vardı. Şöyle balkonda bir kahve keyfi yaparken içeyim dedim ama işlevi de yok, tutması zor, dergiden ziyade gazeteden hallice. Ben dergileri keyifle okurdum ama bu maalesef öyle olmadı. Hele şu Watpadd övgüsü! Bir kitabın çok satılması her zaman onun kalitesini mi gösteriyor? Kaldı ki Recep İvedik de gişe rekorları kırdı ama Oscar ödülüne layık gösterilebilir mi? Ahmet Ümit, İskender Pala, Livaneli bunlara bir şey diyen var mı? Ama her önüne gelen de ben büyük yazarım moduna girmesin, yazarlık bu kadar ayak altı bir meslek olmasın, saygınlığı sürsün. Maalesef kütüphanemde derginin başka sayıları da var umarım onlar diğer dergi tecrübelerim gibi olur; keyifle okunur.