Sözler ve Alıntılar
Bir defasında Kisra, meclisinde bulunanlara: "İnsandaki en zararlı haslet hangisidir?" diye sordu: meclistekiler; "Fakirlik " diye cevap verdiler. Kisra onlara şöyle karşılık verdi: "Cimrilik fakirlikten daha zararlıdır: çünkü, fakir yiyecek bir şey bulamaz; fakat cimri kişi bulduğu halde yemez!"
Zenginlik, dünyalıklara dalmanın sebebidir. Yerilmiş olan böbürlenme ve mal varlığıyla övünmenin kaynağı da zenginliktir. Fakirlik ise ahirete açılan kapıdır. Övülmüş olan zühd ve tevazunun temeli de fakirliktir.
Hz. Ali (k.v) şöyle der; "Allahu Teala'nın insanlara verdiği fakirlik, bir yönüyle onlar için mükâfat, bir yönüyle de cezadır. Fakirliğin mükâfat olmasının alâmeti; fakirlik verdiği kişinin ahlakının güzel olması, o haliyle Allahu Teala'ya itaate devam etmesi, hâlinden şikayet etmemesi ve fakir olmasına rağmen Allah'a şükretmesidir. Fakirliğin ceza olmasının alâmeti ise; kişinin ahlakının kötü olması, bu sebeple Allahu Teala'ya isyan etmesi, çokça şikayette bulunması ve Allah'ın takdirine kızgınlık göstermesidir."
Allah için birbirini sevmenin iki şartı vardır: Birincisi malı harcamak, ikincisi ise ziyaretleşmektir.
Kişi amelleri yerine getirme konusunda yeterince mücahade edemiyorsa bile, hâlini olduğu gibi gösterme hususunda dürüst davranması gerekir. Eğer dürüst davranmıyorsa, en azından kendi yalanında dürüst davranmalıdır; çünkü kendi yalanında doğru davranmak da iki doğrudan biridir.
Resûlullah sol dizini kırarak üzerine oturmakta ve sağ ayağını dikmekteydi. Bu oturuş şekli, Arapların günümüze kadar gelmiş olan yemekteki oturuş şeklidir.
İyiliklerin en faziletlisi, insanın aynı mecliste bulunduğu kimselere ikram etmesidir. Şu ayette buna bir işaret vardır: "Eğer Allah, insanların bir kısmının kötülüğünü diğerleri ile savmasaydı, yeryüzü fesada girerdi." Denilmiştir ki; "İnsanlar arasındaki rağbet, korku, utanma ve idare etme ahlakı ile nice kötülükler ortadan kalkar."