Kanatsız Kuşlar
Louis de BernieresEn Yeni Kanatsız Kuşlar Sözleri ve Alıntıları
En Yeni Kanatsız Kuşlar sözleri ve alıntılarını, en yeni Kanatsız Kuşlar kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Halifeliği uzun zamandan beri kimse sallamıyor;
"Osmanlı Ordusu artık o kadar moral kaybetmiş durumda ki, üç yüz bin asker kaçağı var. Adamların Ürdün vadisindeki dayanılmaz sıcaklığa uygun yaz giysileri bulunmuyor ve tayın da her zamanki gibi yetersiz. Belki her şeyden en korkuncu, üstüne titrenen Islam birliği efsanesinin sonsuza kadar yıkılmış olması; konvansiyonel sofuluğun marifetli hayaleti olarak belki de daima yaşayacak olmasına rağmen, Osmanlı askerleri, Arapların, artık kimin kazanacağını bildikleri için sadakatlerini Britanya'ya yönelttiğini ve Bedevilerin, padişah emrinde çalışırken diğer herkese uyguladıkları akıl almaz ölçüde kötücül canavarlıkların aynısını uygulayarak vahşi bir biçimde kendilerine saldırdığını anlıyorlar. Arapların yalnızca güvenilmez değil ve fakat bir de kalleş oldukları ortaya çıkıyor."
Sayfa 466
Müthiş bir karakter... Özlemle!!!
İstanbul'da Yakup Cemil adındaki komplocu, soruşturma sırasında, imparatorluğun ancak, Enver Paşa'nın azledilip yerine Mustafa Kemal'in Savaş Bakanı ve Genelkurmay Başkanı olmasıyla kurtarılabileceğini itiraf ediyor. Bunu duyduğunda Mustafa Kemal'in dediği şu oluyor: "Iki görevi de kabul edebilirdim ama önce Yakup Cemil'i astırmam gerekirdi. Ben, bu türden insanların arka çıkmasıyla iktidara gelecek biri değilim."
Sayfa 464
"Allah'ın, kendi sürüsüne bunca zulmü ve bunca acıyı neden reva gördüğünü merak eden ve birileri "Allah merhametlidir" dediğinde şaşıran, gizlice bunun aksi bir duyguya kapılan çok az insan vardır işte ben de onlardan biriydim. Allah'ın neden bir tek güzel mucize gerçekleştirip dünyayı bir anda kusursuz bir hale getirmediğini merak edenler de, yalnızca benim gibi insanlardır."
Sayfa 415
"Ama size bir sır vereceğim ki, bu da, gerçekte hiçbir askerin
öldürüleceğine inanıyor olmamasıdır. Bu böyledir, çünkü insanoğlunun kendini ölmüş hayal etmesi mümkün değildir, çünkü, hayal
ederken hayatta ve varlığını sürdürmektedir. Ölümün bu kavranmazlığıdır bir askerin savaşmasını mümkün kılan. Arkadaşlarının öldüğünü görür, ama kendisini bağışık zanneder ve doğasındaki bu ölümcül eksiklik, onu iyi bir savaşçı yapar. Maksatlı olarak ölmeye ve şehit olmaya karar vermiş biri bile, kendi ölümüne aslında inanmaz."
Sayfa 407
"Milliyetçilik, ütopyacılık ve dinde mutlakçılıktan oluşan bulaşıci üçlü, bir potada eriyerek, bir ırkın ahlak madenini aşındıran bir asit haline geliyor ve o ırk,
başkası tarafından yapılıyor olsa rezilce bulacağı işleri, utanmadan,
hatta iftiharla icra ediyor."
Sayfa 312
Ve savas baslar!
"Ne var ki aynı insanlar, "Alman" denen Frenklerin, kendi savaş gemilerini imparatorluğa bağışlamış olduğunu ve bunların, Rus İmparatorluğu'nun
Karadeniz'deki üsterine ateş açmış olduğunu duymamışlardı. Fiiliyatta askeri diktatör olan Enver Paşa'nın, padişaha, sadrazama ya
da bu olay sonucu dört tanesi istifa etmiş olan bakanların büyük
çoğunluğuna danışmaksızın, bu üsterin bombardıman edilmesi için emir vermiş olduğunu da duymamışlardı. Enver Paşa'nin, Osmanlı Imparatorluğu'nu, bütün Türk halklarını da içine alacak biçimde doğuya doğru genişletmek gibi büyük bir vizyonun peşinde olduğundan hiç haberleri yoktu."
Sayfa 311