Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Kara Fatma

İlknur Bektaş

En Eski Kara Fatma Sözleri ve Alıntıları

En Eski Kara Fatma sözleri ve alıntılarını, en eski Kara Fatma kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Erkek askerler için "Mehmetçik" hangi anlamı taşıyorsa, orduya katılan kadın askerlere de genel olarak "Kara Fatma" dendiğini biliyoruz
Sayfa 174Kitabı okudu
Peki kimdi bu kadınlar? Hangi duygu bebeğini emzirip bıraktırmıştı ona; sevdiğini, anne babasını bırakmasına nasıl bir irade karar verdirmişti? Ne için sütünü, kanını akıtmaktan bir an bile vazgeçmedi? Neden bazıları evlerinde yas tutup ağlamak ve dua etmek varken öne atıldı? Neydi onları da bu ateşe atan?
Sayfa 30 - Timaş
Reklam
Gerçekte öz yeğeni olan Yüksel Hanım'ın da belirttiğine göre" Kara" lakabı kendisine gözü karalığından ötürü Atatürk tarafından verilmişti. Eli çabuktu, hareketli bir mizaca sahipti.
Sayfa 58 - Timaş
Teyzem Dolmabahçe Sarayı'na sık sık Atatürk'ü ziyarete giderdi. Beraber yiyip içmişlikleri vardı. Mareşal Fevzi Çakmak'la da arasının iyi olduğunu herzaman gururla anlatırdı. Çok iyi hatırlıyorum, teyzemin 4 madalyası vardı. Akıbetlerinin ne olduğunu hep merak ettim. Öldüğünde birini bahriyeliler almıştı, peki diğerlerine ne olmuştu?
Sayfa 58 - Timaş
Bize anneannem Kara Fatma'nın dışında kimse sahip çıkmadı. Ayağımıza giyecek ayakkabımız yoktu. Kendi yazdığı kitabını askeriyeye satar, oradan para kazanırdı. Biz de elimize geçen bu parayla geçirirdik. Bir de aşevinden, Kasımpaşa'daki askeriyeden, Kızılay'dan yemek alırdık.
Sayfa 65 - Timaş
Çok sıcak,samimi, alçakgönüllü bir kadındı. Aksi bir ihtiyar değildi, çok güleryüzlüydü. Yoldan geçenlerin bile halini hatırını sorardı. ..Bir yerde çocuk ağlaması, dayağı duymasın! En önce o koşardı. 'Biz onlar için kan döktük, can verdik sen kimi dövüyorsun? Onlar vatan evlatları. Bizim geleceğimiz. Çocuklarımıza iyi bakın' derdi..
Sayfa 87 - Timaş
Reklam
Ölene kadar kendisini askerliğe ve vatana feda etmiştir. Başka hiçbir aşk onu etkilememiştir.
Sayfa 88 - Timaş
Kara Fatma bir hayal kahramanı değildi. Olmayan yel değirmenleri ile dövüşmezdi. Diğer şehirli kadınlar gibi olan bitene seyirci kalmadı. Terzi sıralarında gezinmedi. O sokaklarda gördüğü düşman askerlerini görmezden gelmedi. Avrupai elbiselerle, hele de zenginlerin yemekli eğlence toplantılarıyla hiç işi olmadı. Evinde yan gelip yatmadı; işe, seyehate giden kocasının yolunu beklemedi,memleket kan ağlarken kapısını tüm sıkıntılara kapatmadı.. Ölmekten, başına türlü belaların gelmesinden de korkmadı. Türlü çaresizliklerle ne yapıp edip cepheye koştu. Öyle kenarda geri hizmette değil, düşmanla direkt ön saflarda vuruştu. Verdiğimiz canlara karşılık can aldı. Her yiğide karşılık daha çok mücadele etti..
Sayfa 94 - Timaş
Ertesi gün, kaç zamandır Davulcular Ormanı'nda gizlenmiş olan yüzelli kişilik çetesinin başına geçen Kara Fatma; Gülbahçe, Mecidiyye, Orhaniyye, Arpalık köylerinin imam ve muhtarlarıyla ileri gelenleri ormana celbettirdi; onlara, 'Ben Kara Fatma'yım, Ermeni jandarmalarının sizden her ay aldıkları ikiyüzer lirayı bundan sonra vermeyeceksiniz. Sizin ırzınızı, malınızı ben bekleyeceğim' dedi.
Sayfa 136 - Timaş
Ne taze gelinlerde neşe, ne de bir ayağı çukurda olan ihtiyarlarda ruh istirahatı vardı..
Sayfa 155 - Timaş
Reklam
Fatma Hanım henüz otuzaltı yaşındadır, iyi bir aile terbiyesi görmüştür. Maatteessüf okuma yazması yoktur, ancak fevkalade zekidir. Konuşurken onu dinleyenler, bir gazete makalesi okuyor zehabına düşebilirler. O kadar fasih konuşur. Bir gün anlatıyordu: "Ben kadınken, iyi dikiş dikerdim."
Sayfa 164 - Timaş
.. Sokakta, köşeyi dönünceye kadar arkasından baktım. Gümüş kırbacını cesurane bir surette sallayan ve adımlarını merdane atan şu ufak tefek zabitin bir kadın olduğuna ilk bakışta kim inanabilir diye düşünüyordum.
Sayfa 167 - Timaş
" Bütün sefaletimi unutturan, beni yaşatan bu İstiklal Madalyası'dır. Açım ama şerefliyim! "
Sayfa 176 - Timaş
Nedense uyutulmuş, uyuşturulmuş gençliğimizin "kardan, yağmurdan ıslanmasın diye mermiyi korumak için bebeğinin üzerindeki battaniyeyi mermiye örten o yalınayak taze gelinden" hiç haberi olmadı! Nedense yüzlerce sinema filmi ile kahramanlar yaratan renkli dünya, bizim kahraman kadınlarımızın anlatıldığı bir çalışmayı üretemedi. Saçma bir konudan yapılan onlarca film sayesinde yıllarca dünya sinemasını meşgul eden sanal kahramanları bilmek ve ezberlemektense bizim vatan ve namus abidesi kadınlarımızı anmamız, anlatmamız ve tanıtmamız gerekmez miydi?
Sayfa 34 - TimaşKitabı okudu
"Artık kadın erkek yok, artık Istiklâl var."
98 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.