Yaşamı bir günde değişirken bile emin olduğu bir şey vardı; herkesin bir öyküsü vardı; onun aklından geçenler başkalarınınkinden de geçiyordu; yaşamın esintisi her şeyin içinden akıp gidiyordu. Yazmak, düşlemek kadar kolay olabilirdi; tek fark düşlerin bir merkezden çıkan daireler gibi bir diğerini renklendirerek yayılmasıydı. Gücü tükenince yapılacak en iyi şeyin beklemek olduğuna karar verdi, sonra yeniden başlayacaktı.