En Beğenilen Karanlık Prens'in Gelini kitaplarını, en beğenilen Karanlık Prens'in Gelini sözleri ve alıntılarını, en beğenilen Karanlık Prens'in Gelini yazarlarını, en beğenilen Karanlık Prens'in Gelini yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
“Yemin ederim, sanki iyiliklerinin para olduğuna ve yeterince şey yapar ya da bana yeterince hatırlatırsan beni satın alabileceğine inanıyormuş gibisin.”
Serinin 8. Kitabı bitti bitmesine ama Türkçeye çevrili olan tek bir kitap kalmış bulunmakta ve Pegasus Yayınevi geriye kalan kitapları maalesef halen çevirmedi. Yazar 19 kitaplık bir seri yazmış ve bize çevirisi ne zaman gelir bilemiyorum. Neyse bir umut bekliyoruz diyelim. Gelelim kitabımıza yine bu kitapta bir Valkyrie olan Avcı Lucia ile bir Lykae Prensi kurt adam Garreth arasındaki soluksuz kaçıp kovalama hikayesini okuyoruz. Diğer kitaplardaki karakterlerin anlatıldığı, yine görsel anlatımlı bolca macera dolu sahnelerin olduğu, tutku ve aşkın mükemmel bir şekilde anlatıldığı, inanılmaz sonu ile bir sonraki kitabı okuma isteği yaratan müthiş bir kitap. Ben bu tarz serileri seviyorum zaten ilgisi olanlar takip ediyordur. Hiç okumayanlar içinde paranormal romans türünde farklı fantastik bir kitap okumak isteyenlere tavsiyemdir. Keyifli okumalar dilerim :)
"Yeminlerinin yerini tutacak bir şey oluncaya -ikimizin birlikte oluşunu dinin olarak görünceye- kadar sana bunu yapacağım. Bu sözlerimi bir kenara yaz, Lousha, zamanla içinde olmam için dua edeceksin."
Uzun saniyeler boyunca gözlerine baktı. Ona bakışı tüketiciydi, zevk vericiydi... Sanki Lucia dünyadaki en güzel varlıkmış ve o da görüntüsünün açlığını çekiyormuş gibiydi.
lucia kendi kendine güldü. “bu iyidi, kurtadam.”
macrieve irkilmiş görünürken suskunlaştı. “ilk defa güldüğünü duydum.”
“ve?”
“ve artık duymadan rahat edemem.” lucia’nın üstüne atlamış, gülmekten tiz bir ses çıkarana kadar onu gıdıklamıştı.
lucia’nın içinden ona her şeyi söylemek geliyordu. özellikle de macrieve onu göğsüne, kollarının arasına sıcakça bastırıp, “beni içeri al, lousha. sırlarını bana aç.” diye mırıldandığında.
“lousha, biz birlikte farklıyız… bana geri dön…”
“hayır! anlamıyorsun!”
macrieve onu sıkıca tutup göğsüne yasladı. “seni aylarca bekledim… seni saplantı haline getirdim… ama şimdi…”
“ş-şimdi ne?”
macrieve, lucia’nın kulağına, “ama şimdi göğsümden yüreğimi aldın!” diye gürledi.