Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Kariyer ve Varoluş-Bir Benlik Eylemi

Daniş Navaro

Kariyer ve Varoluş-Bir Benlik Eylemi Gönderileri

Kariyer ve Varoluş-Bir Benlik Eylemi kitaplarını, Kariyer ve Varoluş-Bir Benlik Eylemi sözleri ve alıntılarını, Kariyer ve Varoluş-Bir Benlik Eylemi yazarlarını, Kariyer ve Varoluş-Bir Benlik Eylemi yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
“Çünkü istenenleri yapabilmek değildir temelde, özgürlük (…) Daha çok, yapabilip yapabileceğini bilmeden, istemek; sonucunu bilmeden de, yapmaya girişmektir -tabii ki, böyle bir girişim, çoğunlukla, ‘başarısız’ olacaktır; ya da, en azından, beklenen belirgin bir sonuç olmadığına göre, hiç beklenmedik bir biçimde sonuçlanacaktır. —Ama, işte, tam da özgür olmasını sağlayan özellik değil midir bu?… (Bunun, ‘iş hayatım’daki karşılığı, olağan sayılan tutumun tam tersini uygulamam oldu: hiçbir zaman, istifa etmek için bir sonraki işi bulmayı beklemedim; hatta, tersine (inatla) yeni bir iş aramadan istifa ettim bütün işlerimden.) Oruç Aruoba
Sayfa 254 - Remzi KitabeviKitabı okudu
“Hayat ilginç ve büyüleyici bulduğunuz her şeyi deneyimlemektir. Dışarıya çıkınız ve yapabildiğiniz kadar çok şeyi deneyimleyiniz. Hayata katılınız.” Louis Zamperini
Sayfa 241 - Remzi KitabeviKitabı okudu
Reklam
Gerçekten de adı konulmayan nice meslekler mevcuttur, aslen geçerli olan çalışma ise eğer! … “Örneğin, zamanını kendi çocuklarını büyütmeye ayıran bir kadının “çalışmadığı” söylenirken; ve bu kadın zamanının bir bölümünü kreşte ya da anaokulunda başkalarının çocuklarına bakmaya ayırdığında ise “bir işi var, çalışıyor” denirken (…) (Andre Gorz)
Sayfa 180Kitabı okudu
İşini severek yapan insan, çalışırken işi ile bütünleşir; zaman ve mekan ortadan kalkar, kendini tamamen işine verir ve onunla “bir” hale gelir.
Sayfa 130 - Remzi KitabeviKitabı okudu
Çalışmanın anlamı vardır, çünkü içinde bir çeşit “iyi” vardır. En anlamlı işler, insanların diğer insanlara yardım ettiği, diğer insanların hayatını iyileştiren ürünler ürettiği işlerdir. Çalışma ya da iş; diğerlerine yardım edebiliyorsa, diğerlerinin acısını hafiflettiği; diğerlerini zor, tehlikeli, usandırıcı uğraştan kurtardığı oranda hayatı iyileştirir; insanı daha sağlıklı, daha mutlu hale getirir; veya estetik ve entelektüel açıdan insanları ve yaşadıkları ortamı zenginleştirir. (…) Anlamlı iş, her zaman, üzerine güller serilmiş bir yatak gibi değildir. Bazen, acı, ağır-sıkıcı ve stresli olabilir. Yine de, anlamlı iş, insanın hayatının bütünlüğüne enerji verir.
Sayfa 102 - Remzi KitabeviKitabı okudu
Çalışma sevinci. Bunu her gün, bir çalışma bandında vida sıkan adama söyler miydiniz? Ya da her sabah ofise giden ve yaşamının her günü kendisine ne yapacağı söylenen bir adama? (Krishnamurti)
Sayfa 97 - Remzi KitabeviKitabı okudu
Reklam
Usta, bir bakıma Sennet’in belirttiği gibi, “kalite-hırslı” çalışma süreci içinde tüm enerjisi ile akıp gitmektedir.
Sayfa 82 - Remzi KitabeviKitabı okudu
Emek ve çaba, bir güçlüğü veya peşi sıra gelen güçlükleri aşma şeklinde yaratım / üretim yolunda yapılan mücadeledir. Bu mücadele süresince, özne tüm güçlerini harcayacak, önüne çıkan zorluklarla başa çıkacak; her türlü zahmete katlanacaktır. Bu zahmet yaşamının alt etmek zorunda olduğu sorunsalların zorluk ve karmaşıklık derecesi ne kadar yüksekse, tüketilmesi gereken bilinç, bilgi ve kuvvet ne kadar çok, yoğun ise ve ne kadar uzun bir zamanı kapsıyorsa, “yapılan” o kadar değer kazanır.
Sayfa 80 - Remzi KitabeviKitabı okudu
Bugünkü iş dünyası dilimizle “kariyer yolculuğu”nda, çıraklık, kalfalık ve ustalık makamlarıyla süslenen bu mesleki oluşum (zanaatkârlık) yoğun ve çok uzun bir emek tüketimini gerektirir. Zaten onu aslında değerli yapan, yapılan işin mükemmellik düzeyinden de öte, arkasında yatan uçsuz bucaksız bir emek sürecidir.
Sayfa 80 - Remzi KitabeviKitabı okudu
Zanaatkârlık, niteliğin başat belirleyici olduğu bir çalışma türüdür; tutku ister. Tutku, yoğun sevme ile belirginleşerek sevilen şeyin inatla peşinden gidilmesi durumudur. Yapılan işi belirli beceri sınırlarının ötesine taşımak, Sennet’in de Platon’un deyişiyle belirttiği gibi artık bu: “herhangi bir eylemde gizli haldeki mükemmelliğin standardı”dır. Sennet’in terimiyle, zanaatkâr, bir “İcraatçı Sanatçı”dır.
Sayfa 78 - Remzi KitabeviKitabı okudu
Reklam
“Emek, insanın kendisinin ve yaşamının dışa vurumudur.” Erich Fromm
Sayfa 64 - Remzi KitabeviKitabı okudu
Varoluş.
“Çalışma edimini insanı insan olarak “ var ” eden dayanarak olarak gösterir. Bunun için insanın bugüne dek elde etmiş olduğu başarılara bakmak yeterlidir. Çalışma olmasaydı, insan çalışmasaydı, günümüz uygarlığı kurulmayacaktı.
“Ve bu kadar yolculuk sevmesinin nedeni. Her gün birlikte olma gereksinimi bulunmaksızın, her zaman yeni dostlar ediniriz. Papaz okulunda olduğu gibi her zaman aynı insanları görürsek onları yaşamımızın bir parçası olarak saymaya başlarız. Yaşamımızın bir parçası saydıkça da onlar bizim yaşamımızı değiştirmeye kalkışırlar. Bizi görmek istedikleri gibi değilsek hoşnut olmazlar, canları sıkılır. Çünkü, efendim, herkes bizim nasıl yaşamımız gerektiğini elifi elifine bildiğine inanır. Ne var ki , hiç kimse kendisinin kendi hayatını nasıl yaşaması gerektiğini kesinlikle bilmez. Tıpkı şu, düşleri gerçeğe dönüştürmeyi beceremediği halde düş yorumculuğuna kalkışan insanlar gibi.
Çalışmada "özne" olma sorunu
İyi de, neyim ben? Düşünen bir șey. Düșünen bir șey nedir peki? Kuşku duyan, anlayan, tasarlayan, olumlayan, yadsıyan, isteyen, istemeyen, aynca imgeler oluşturan ve hisseden bir şey.
Sayfa 145 - René Descartes, MeditasyonlarKitabı okudu
25 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.