Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Kaşağı Gönderileri

Kaşağı kitaplarını, Kaşağı sözleri ve alıntılarını, Kaşağı yazarlarını, Kaşağı yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Şuur başımıza nasıl yakmayan bir yıldırım gibi düşer? Tolstoy daha dokuz aylık bir çocukken kendisinin banyoya sokulduğunu hatırlıyor ilk duygusu bir haz! Benimki müthiş bir ıstırap ile başladı.
Şimdi düşünüyorum da hayatta bu zavallı ve şefkatsiz geçmişten oluşan, garip bir boşluktan başka bir şey olmayan bu hayal içinde ne vurdumduymazlık, ne gizli bir hız var!.
Reklam
112 syf.
·
Puan vermedi
Olay hikâyeciliğinin Türk edebiyatında akla gelen ilk ismi Ömer Seyfettin... Kendisinin okuduğum ilk kitabı ve okumaya da devam edeceğim bir yazar oldu. Öncelikle türünün asla çocuk kategorisine girmesine katılmıyorum. Yetişkinlere hitap eden ve çocuk psikolojisini etkileyebilecek hikâyeler bulunduruyor. Bunun haricinde içerisinde 6 tane ayrı ayrı öyküler var. Her biri etkileyici ve ders çıkartma niteliğindeydi . Özellikle "Kaşağı"içerisinde kahramanın yaptığı iftiradan dolayı, kardeşinin geldiği durumun vicdan azabını ben bile çektim. İftiranın getirebileceği en uç şeyi kahramanımız kötü bir şekilde yaşıyor, yerinde olmak istemezdim şahsen. Bu hikâyeye ek olarak milli benlik duygularının yoğun bir şekilde işlenildiği "Primo Türk Çocuğu Nasıl Doğdu?" ve "Primo Türk Çocuğu Nasıl Öldü?" öyküleri de beni cezbetti. İçerisinde ki Primo bir diğer adıyla Oğuz karakterinin Türklere karşı yapılan durumda gösterdiği cesaret, milli benliğine bağımlılığı, yetiştirilme tarzı her ne kadar farklı bir etnik kökene uygun olsa da bir zaman sonra aslında içerisinde bulundurduğu Türklük kanının babası sayesinde de farkına varması ve ilkesine bu denli bağımlı hâle gelmesi çok etkiledi beni. Uzun lafın kısası her hikâyeden kendi hayatınıza uyarlayacağınız kısımlar bulunuyor. Kitabı okumanızı kesinlikle tavsiye ediyorum. İyi okumalar.
Kaşağı
KaşağıÖmer Seyfettin · Gün Yayıncılık · 200617,4bin okunma
sanki gözyaşları kirpiklerinin altında toplanıyor, kaçmak istiyordu.
Reklam
“Hayır, hayır alçaklar, alamayacaksınız. Beş yüz yıl önce yiğit babalarımızın sizi dize getirerek zaptettiği bu yerleri alamayacaksınız. Bütün Türkler karşınıza çıkacak, vatanlarının her karışını kanlarınızla ıslatacaklar. Şayet onların hepsini öldürüp başarılı olsanız bile mezardan, bir harabeden başka bir şey bulamayacaksınız.” diye haykırdı.
“Tuhaf şey! Babacığım, bu Türk subayları Türk olduklarını bilmiyorlar ha?” “Bilmiyorlar. Düşmanları kardeş sanıyorlar. Türk’ten başka olan düşman milletlerin, Türk’ü mahvetmeye çalıştığını onların kör gözleri görmüyor.”
kaybettiği aidiyetliği, unuttuğu milliyeti, kıymetini takdir edemediği esasları için acı bir matem duyuyor
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.