Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Kilise ve Osmanlı İmparatorluğu 1453-1923

Katolikler ve Sultanlar

Charles A. Frazee

Katolikler ve Sultanlar Gönderileri

Katolikler ve Sultanlar kitaplarını, Katolikler ve Sultanlar sözleri ve alıntılarını, Katolikler ve Sultanlar yazarlarını, Katolikler ve Sultanlar yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bak işte bu bilgiyi her yerde göremezsiniz!
Osmanlı dünyasında birinin başına ne taktığı çok önem arz ediyordu. Maximos, bu duruma karşı çıktı ve birkaç ay sürecek olan bir 'şapkalar savaşı’ başladı.
Sayfa 351 - Küre Yayınları
Bu zaman dilimi Lübnan Marunilerinin Arap milliyetçilik hareketinde lider rol oynadığı bir dönemdi. Eğitimleri sayesinde, Arapları Osmanlı yönetimi baskısına karşı mücadele etmek için kışkırtan sayısız risale yayımlayabilmişlerdir.
Sayfa 344 - Küre Yayınları
Reklam
Patrik Stepon Azaryan'ın siyaseti, Türkleri kızdıracak hiçbir şey söylememek, hiçbir şey yapmamak ve mültecilere insani yardım yapmaktı. Bu nedenle Türkler, Katolikler arasında hiç ihtilalci olmadığını düşünecekti.
Sayfa 328 - Küre Yayınları
1896'da, bir grup Ermeni çaresiz kaldıkları için Galata'daki Osmanlı Bankası'nı kuşatıp yakınca, Abdülhamid Doğu illerindeki Ermenilerin katledilmesini emretti. Sonunda, tahminen elli bin kişi öldü. Köylerin tamamı zorla İslamiyet'e döndürüldü ve kiliseleri camiye çevrildi. Seksen bin insan, bütün mallarını kaybetmiş halde sürgüne zorlandı. Yılsonunda toplam altmış beş Piskopostan sadece yedisi görevde kaldı.
Sayfa 327 - Küre Yayınları
Birçok Katolik Ermeni, daha iyi eğitimli ve genellikle milletin diğer üyelerinden daha zengin oldukları için Osmanlı yönetiminde makam sahibi olabiliyorlardı.
Sayfa 313 - Küre Yayınları
Tanzimat hükümlerine Müslüman Türklerin duyduğu tepki, hükümlerin uygulanmasını zorlaştırdı. Müslümanlara göre, Hıristiyan eşitliği Peygamberin getirdiklerine gerçekten inanan müminlerin statüsünü kaybetmesi anlamına geliyordu.
Sayfa 276 - Küre Yayınları
Reklam
Bir Fransız Cizvit, 'bize zorluk çıkaranlar Türkler değil, onların Fransızlara karşı bir saygısı var; asıl muhaliflerimiz Rum liderler' diye şikayet ediyordu.
Sayfa 215 - Küre Yayınları
Venedik işgali ve sonrasında Türklerin Sakız’ı geri alması
Adada kalan Katoliklerin hiçbir söz hakkına sahip olmadıkları olayların kurbanları oldukları için protesto etmelerine rağmen, Osmanlı görevlileri hiçbirini dinlemedi. Türk askerleri tüm kiliselere girdi, minberleri ve heykelleri yıktı; papaz giysilerini ve kutsal kapları yağma etti. Olaylara şahit olan bir Cizvit'e göre, 'Daha önce hiçbir yerde böyle bir felaket görülmemişti. Sadece Fransız Konsolosluğunun yerinde inşa edilmiş olan Kapüsen kilisesine dokunulmadı. İleri gelen dört Katolik lideri asıldı, daha küçük suçlarla mahkum olanlar ise küreğe gönderildi ve mallarına el konuldu.
Sayfa 214 - Küre Yayınları
Doğudaki, hatta dünyadaki en güçlü misyoner organizasyonu olan Cizvitlerin baskısı Papalığın kendi menfaatlerinin nerede olduğunu idrak edemeyecek durumda olduğunu gösterdi. Sadece laik misyonerlerin inatla çalışmalarıyla Katolik Kilisesi bu zor dönemi atlatabildi.
Sayfa 205 - Küre Yayınları
Batı Avrupa'nın din karşıtı düşünceleri Doğuda yaşayan Müslümanlara ve Hıristiyanlara o kadar yabancıydı ki, ihtilal ve Napolyon döneminin olayları onlar için anlaşılamaz durumdaydı.
Sayfa 205 - Küre Yayınları
Reklam
Pont Canaveseli papaz Jean-Baptiste, bir Müslüman'ın din değiştirmesine sebep olduğu gerekçesiyle 1653 yılında Libya'da öldürüldü.
Sayfa 187 - Küre Yayınları
Artık ne yaptılarsa :D
Wansleban, kendisini akşam yemeğine davet eden Kıpti Patrik Matta ile tanışmıştı. Patrik, Türklerden korktuğu için bir yıldan fazla bir süredir yaşadığı yerden dışarı çıkmamıştı.
Sayfa 186 - Küre Yayınları
J. M. Wansleban isimli Dominiken papaz, 1660 yılında yazdığına göre Türkler:
"Türkler köyde ya da şehirde, aslında daha önce onu görmedikleri bir yerde, bir Frank görür görmez; hemen o kişinin üzerinin elmas ve incilerle dolu olduğunu hayal ediyorlar. Bu yüzden bu kişiyle kavga etmek için bir bahane bulmak amacıyla bu kişinin attığı her adımı takip ediyorlar. Türklere ait olan yerler arasında bu tarz olaylar, en çok Mısır'da yaşanıyor."
Sayfa 186 - Küre Yayınları
En aktif isyankarlardan birisinin Katolikliği seçmesi, Türkleri korkutmuştu. Bu durumun sonucunda Türkler, Katolik olmanın "Frenk" olmakla ve dolayısıyla Osmanlı Devleti'nin potansiyel düşmanı olmakla aynı şey olduğu yönündeki şüphelerinin doğru olduğuna emin olmuştu.
Sayfa 174 - Küre Yayınları
Lübnan'da aile bağları çok güçlüydü ve Patriklik görevi, güçlü bir aileden kolay kolay alınamazdı.
Sayfa 171 - Küre Yayınları
47 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.