“Mutluluğun bir amaç değil de bir tercih olduğu gerçeğini kabullenmeye ne dersin? Mutluluk başka bir yerde, ihtiyaç duyduklarında, sahip olmadıklarında veya asla olamayacaklarında değil. Sende, içinde. Dudaklarının kenarlarında. Bir gülücük ile başlar, önce bedenine sonra da ruhuna yayılır. Bana teslim olursan beni kovalamana gerek kalmaz.”
Kaygısız, sıradan bir çocukken maruz kaldığı lanetle kalbi taşa çevrilerek sevme becerisi elinden alınan Çise evrenleri birbirinden ayıran sınırların kendisi için ortadan kalkması sonucu diğer boyutlara geçebilme becerisi kazanmıştır. Yetişkinliğinin çocukluk anılarını sildiği günümüzde aldığı gizemli çağrı ile hayatı değişecektir. Kutsal Nefes'in kullanıcısı, dünyadaki oyuncakların sorumlusu 'Oyuncakçı' sırra kadem basmıştır. Oyuncak Dünyası'nın kaosa sürüklenmesini ve dünyadaki çocukların sevgiden mahrum kalmasını durdurmak isteyen Baş Büyücü Vera'nın Çise'den yardım istemekten başka şansı kalmamıştır. Maceranın büyü ile harmanlandığı bu hikayede Çise, Oyuncak Dünyası'nı kurtarmak ve dünyada sevgisizliğin hüküm sürmesini engellemek için bir kez daha boyutlar arası bir yolculuğa çıkacak, Oyuncakçı'nın izini sürmek ve onu bulmak için kendisi ve 'Karanlık Arzular' ile yüzleşecektir.
“Zihnini olasılıklara açık tutarsan hiçbir şeyin imkânsız olmadığını görürsün…”
Oytun demir kaleminden #kayıpoyuncakçınınpeşinde eseri ile geldim.
Bu eserin, her yaşa hitap etmesinin yanı sıra vermek istediği mesajla bende yeri ayrı kaldı.
Kahramanımız Çise'nin girdiği macerada mutluluğun kendi içimizde saklı olduğu gerçeğini anlaması güzeldi
Gönül rahatlığıyla tavsiye ederim, yazarın kaleminin
