Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Aydınlanma Devrimleri nedir? Ne değildir?

Kemalizm

Alev Coşkun

En Yeni Kemalizm Sözleri ve Alıntıları

En Yeni Kemalizm sözleri ve alıntılarını, en yeni Kemalizm kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bilim ve Akıl
Atatürk, tüm yaşam için, her şey için, en gerçek yol gösterici olarak bilimi kabul etmiştir Bilim en gerçek yol gösterici olarak seçilince, pozitivist bir yaklaşım ortaya çıkmaktadır. Bilim temel alınınca, dine dayalı eski devlet düzeni reddediliyor ve akla dayalı bir cumhuriyet rejimi benimseniyordu. Atatürk'ün akılcılığı sadece devlet
LAİKLİK - ATATÜRKÇÜ DÜŞÜNCENİN TEMELİ
Çetin Yetkin, laiklik için şunları yazar: "Laiklik ilkesinin uygulama ya konulması hem kendi başına bir devrim hem de bağımsızlıktan sonra öteki tüm devrimlerin onsuz olmaz koşuludur. Atatürk, Kemalizmin 6 ilkesi olarak bilinen ilkelerin içinde en çok laiklik konusunda duyarlı idi. Ahmet Taner Kışlalı , bağımsızıkla birlikte, laiklik ilkesinin tüm devrimlerin temeli oluşunu şöyle anlatıyor "laiklik, devletçilik dışındaki diğer ilkelerin hepsinin de on koşulları içinde yer alır. Demokrasinin ön koşuludur, çünkü laiklik olmadan gerçek bir düşünce özgürlüğü de olamaz, gerçek bir özgür seçim de. Milliyetçiliğin ön koşuludur, çünkü laiklik olmayan yerde önem taşıyan öğe ulus değil, inananların oluşturduğu Ümmettir . Devrimciliğin ön koşuldur, çünkü laikliği kabul etmemiş bir toplumda, bilimin ve çağın gereklerinin gerisinde kalmış kurumları değiştirmenin tartışması bile genellikle yapılamaz. Halkçılığın ön koşuludur, çünkü bir din devletinde halkın istekleri değil, dinsel seçkinlerin düşünceleri önemlidir, Laiklik karşıtı yönetimler, genellikle çoğunluk dinine dayanarak azınlık diktasıdır.
Reklam
DEVLET KURUCUSU ATATÜRK
Atatürk Devrimleri, Türk Devrimi ya da Anadolu Aydınlanması, ne derseniz deyiniz, Türk toplumunu büyük dönüşümlere uğrattı. Buna koşut olarak çağdaş ve laik bir Cumhuriyet kuruldu. Orta Doğu'da özellikle İslam dünyasında ilk kez "dini" referans almayan bir ulus devlet ortaya çıkıyordu. Bu nedenlerle Atatürk hakkında çalışma yapan, makaleler, kitaplar yazan yabancı araştırmacılar çoğu kez yapıtlarının başına Atatürk'ün bu kurucu niteliğini koymuşlardır. Örneğin: Devlet kurucusu olarak Atatürk (Atatürk As Founder of a State) deyimi kullanılıyor, - UNESCO, Atatürk'ün 100. doğum yılı kutlamasına katılma kararı çerçevesinde hazırlatılan bir kitaba Atatürk: Modern Bir Devletin Kurucusu başlığını kullanmıştır. - Lord Kinross da ünlü eserine Atatürk: Bir Milletin Yeniden Doğuşu adını koymuştur. - Atatürk'e ait en son çıkan bir yapıt olan Andrew Mango'nun kitabı da Atatürk Modern Türkiye'nin Kurucusu (Atatürk-The Biography of the Founder of Modern Turkey) adını taşıyor.
DİN DEVLETİNE KARŞI ULUS DEVLETİ
Bu noktada, Niyazi Berkes'in belirttiği gibi, "din devleti görüşüne karşı, ulus devleti görüşünün zaferi, çağdaşlaşma yolunda belli bir doğrultuda birbiri arkasından gelecek bir dizi reformun kapısını açmış oluyordu." Saltanat-hilafet sisteminin çözümünden sonra, ötekilerin çözüm yolları kendiliğinden açılmıştır. Bu değişimlerin
MİLLÎ EGEMENLİK DÜŞÜNCESİ
Atatürkçü Düşünce Sistemi'nin 1789 Fransız Devrimi'nden ve onun en önemli belgesi olan Fransız "İnsan ve Vatandaşlık Hakları Bildirisinden esinlendiğini yukarıda belirtmiştik. Bu belgede yer alan birçok ilkenin, özellikle Milli Egemenlik ilkesinin (md. 3) Ulusal Savaş'ın ilk önemli yazılı belgesi olan Amasya Bildirisinden
SAVAŞTAN SONRA ATATÜRK'TEN KURTULMA
Falih Rıfkı bir yazısında; "9 Eylül zaferinden sonra Meclise zafer haberi gelir gelmez, sarıklı milletvekillerinden biri, "Yunanlılardan kurtulduk, çok iyi... Bakalım Mustafa Kemal'den nasıl kurtulacağız..' demişti. Saltanatın kaldırılışından sonra da Ankara'da dolaşan en önemli haber: 'Şimdi ne olacak? Acaba Mustafa Kemal Padişah mı olacaktı? En güvendiği eski arkadaşları bile saltanatsız ve hilafetsiz bir rejimi düşünemiyorlardı demektedir. Mustafa Kemal ise, Türk milletini, uygar uluslar topluluğu içinde onurlu bir ulus yapmak, tam anlamıyla yeni, çağdaş bir düzen kurmak istiyordu. Atatürk önderliğinde gerçekleştirilen "Atatürk Devrimi", "Türk Devrimi" ya da "Türk Aydınlanması" adı verilen büyük dönüşümü anlayabilmek için öncelikle Avrupa'da gerçekleşen Aydınlanma hareketini iyi bilmek gerekir. Bunun üzerinde de çok kısa durmalıyız.
Reklam
Falih Rıfkı Atay'ın değerlendirmesi
Anadolu'daki Kemalist hareketi Falih Rıfkı Atay yalın bir biçimde "Faşist Roma, Kemalist Tiran ve kaybolmuş Makedonya" (1931) adlı yapıtında anlatır. Falih Rıfkı sözü edilen kitabına şöyle başlıyor: "1921 Mayıs'ının hemen aynı günlerinde gene bu setler üstünde dolaşıyordum. Mahkeme reisi bir 'Kürt', hapishane kumandanı bir 'Arap', hapishane nöbetçileri Çerkez'di. İstanbul'u hatırladığım zaman Osmanlı Saltanatı'nın hep bu üç köşeli dağılma çerçevesini görüyordum. Büyükada İngiltere'nin, Heybeliada Fransa'nın, Kınalı ada İtalya'nın, Burgaz Adası Amerika'nın elindeydi. Büyük demokrasilerin bıçağı Adana'dan, Antalya'dan, İzmir'den Anadolu'nun yanık yüreğine doğru saplanmıştı. Selçuk ve Osmanlı Devletlerinin tüm başkentlerinde, Konya'da, Bursa'da, Edirne'de, İstanbul'da bir milyar insana hükmeden imparatorlukların ve Cumhuriyetlerin bayrağı dalgalanmaktaydı. Hasburg (Avusturya-Macaristan), Hohenzolern (Alman) ve Osmanlı bayraklarının beyaz teslim bezlerinden hiçbir farkı yoktu. BİR MİLYARA KARŞI TEK BİR ADAM MUSTAFA KEMAL, ERZURUM'UN KERPİÇ BİR ODASINDA SIRMASIZ, RÜTBESİZ, ASKERSİZ VE SİLAHSIZ BİR KUMANDAN. BÜTÜN TÜRKLER ONA BAĞLANMIŞTIK. O, ISTIRAP VE HINÇ DENEN BÜYÜK ENERJİ KAYNAĞININ SIRLARINI BİLEN BİR BAŞ'TI. BOŞUNA AKAN SU GİBİ BOŞUNA AKAN GÖZYAŞI İÇİNDE DE ÖLÇÜLMEZ BİR KUVVET VARDIR. BİZİM SADE İNİLTİSİNİ İŞİTTİĞİMİZ TÜRK RUHLARI'NIN UZAK DERİNLİĞİNDEN GELEN 'HAYIR' SESİNİ, YALNIZ 'O' DUYMUŞTUR."
KEMALİST DEYİMİ NEREDEN ÇIKTI?
1919-1922 yılları arasında gerçekleşen Anadolu İhtilali, iki ayrı düşmana karşı verilen iki ayrı savaşla gerçekleştirilmiştir. Bir yanda bütün dünyanın o günkü emperyalist güçleri (İngiltere, Fransa, İtalya ve onların yönlendirip desteklediği Yunanistan), öte yanda da İstanbul'da padişahın başkanlığındaki Osmanlı Devleti.
"Emperyalizme karşı bağımsızlık. Padişahlığa karşı Cumhuriyetçilik. Şeriata karşı Laiklik. Tutuculuğa karşı Devrimcilik. Ümmetçiliğe karşı Milliyetçilik."
"Kemalizmin özü de aklın inançtan, bilimin dinden bağımsızlaşmasıdır; Mustafa Kemal sorgulanmayan kişileri ve kurumları yıkarak laik Cumhuriyeti kurdu; 'Yaşamda en gerçek yol gösterici ilimdir' tümcesiyle her şeyin sorgulanmasını istedi.
97 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.