Sayfa Sayısına Göre Kemeraltı Sözleri ve Alıntıları
Sayfa Sayısına Göre Kemeraltı sözleri ve alıntılarını, sayfa sayısına göre Kemeraltı kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Ne olacaktı şimdi?
Mağlubiyetin utancı, koca mülkü toz gibi savurmanın vebali, tehcir ve cinayet suçlamaları...
Sayfa 10 - Selis KitaplarKitabı okudu
Enver Paşa
- Olmaz! Kaçtılar, hesap vermekten korktular dedirtmem ben. Tek bir meteliğin bile hesabını vermeye muktediriz, elhamdülillah!
Sayfa 11 - Selis KitaplarKitabı okudu
Kara Kemal, kararlı bir ses tonuyla bastırmıştı:
- Kaçmak yok Paşam! Aksine, koçlar gibi dövüşeceğiz.
İstifham dolu bakışlar üzerinde toplanınca da kurduğu cümleyi izah etmişti: - Koçlar en güçlü vuruşlarını geri çekilip hız aldıktan sonra yapmazlar mı? Biz de öyle yapacağız. Önce geri çekileceğiz. Kendimizi toparlayıp hızımızı alacak, sonra da atılıp vuracağız.
Şimdi düşünüyordu da; mağlubiyeti kabullenemeyen İttihatçı inadını aşacak bundan etkili bir cümle kurulamazdı. Nitekim bu sözler son dirençleri de kırmış, teklif kabul edilmişti. Ne de olsa konuşan Kara Kemal'di. Ittihatçıların Küçük Efendisi... Cemiyetin gizli beyni... Her şeyin Talat Paşadan sorulduğu günlerde bile son sözü söyleyen adam...
Sayfa 11 - Selis KitaplarKitabı okudu
-Birbirinize ve memlekete sahip çıkın!
Bu sözler Büyük Efendi'nin son vasiyetiydi. Giderayak kurduğu Karakol Teşkilatını da emanet bırakmıştı. O teşkilat, geride kalanların sığınağı olacaktı. Anadolu'nun da umudu...
Sayfa 12 - Selis KitaplarKitabı okudu
Ama bildiği bir şey vardı: Geride kalanlar, bu kefareti ödemek için canlarını dişlerine takmış, Anadolu hareketini gergef gibi örüp muazzam bir zaferin en büyük hissedarı olmuşlardı. Direniş grupları, mukavemet teşkilatları, kongreler, Reddi İlhaklar, Müdafayı Hukuklar onların eseriydi.
Sayfa 13 - Selis KitaplarKitabı okudu
Konağın bahçesini çapalarken verdiği küçük yorgunluk molalarında ansızın geliveren feveran nöbetleri de olmasa, haksızlığa uğramışlık duygusu yüreğini aşındırıp durmasa, geceleri karabasan gibi çöküp uykuları haram etmese verdiği karardan memnundu. Ne var ki, bazı hatıraların mıh gibi bir özelliği vardı. Takvim yapraklarına inat geçip gitmiyor, çakıldığı yerde kanatıp duruyordu.
Sayfa 14 - Selis KitaplarKitabı okudu
"Ankara hükümeti bizden karar bekliyor" cümlesiyle çağrıldığımız toplantının amacı bu mudur? Uğruna canlarımızı verdiğimiz koskoca fırkayı Sarı Paşa'nın ellerine teslim etmek... İkilik olmasın bahanesiyle arkadaşlarımızı yurda sokmayıp ölümlerine sebep olan adamın ellerine...
Sayfa 24 - Selis KitaplarKitabı okudu
- Öyleyse bazı şeyleri beyhude konuşuyoruz. İki ay sonra seçimler yapılacak. Gazi Paşa kuracağı fırkanın isminden umdelerine kadar birçok şeyi açıklamışken İttihat ve Terakki Fırkasına neden ihtiyaç duysun?
Kara Kemal, sorudan hiç memnun olmamıştı. Ancak yerinde bir soruydu ve salondaki birçok kişinin kafasında benzer istifhamların oluşması normaldi. Kendinden emin ve kararlı bir ses tonuyla kestirip attı:
- Çünkü bize ihtiyacı var. Bu memlekette İttihatçılara rağmen inkılap yapılamayacağını en iyi Mustafa Kemal Paşa bilir!
Sayfa 27 - Selis KitaplarKitabı okudu
Doktor Nazım
Siyasetten anlamadığı doğruydu ama devirlerinin kapandığını fark edecek kadar tecrübesi vardı. İngilizlere baş eğmeyen İttihatçıların Ankara'ya teslim olduklarını görmüştü ya... Bu ona yeterdi. Eğik başa itibar edilmeyeceğinden adı gibi emindi...
Sayfa 29 - Selis KitaplarKitabı okudu
- Bunlar iktidarı vermemek için her melaneti yaparlar. Ali Şükrü'yü boğdurmadılar mı? Deli Halit Paşayı Meclisin orta yerinde sırtından vurdurmadılar mı? Katilini ödüllendirip İstiklal Mahkemesine reis yapmadılar mı?
Sayfa 35 - Selis KitaplarKitabı okudu
Derin bir iç çekişle birlikte belli belirsiz mırıldandı:
- Hey gidi hey! Kim derdi ki, Kadı Hurşit Efendinin oğlu Ziya Hurşit, Mustafa Kemal'in amansız düşmanı olacak?
Sayfa 39 - Selis KitaplarKitabı okudu
Bir zamanlar Mustafa Kemal'in himmetiyle mebus olan Ziya Hurşit, şimdilerde onun amansız düşmanıydı. Üstelik bunu gizlemiyor, bulunduğu her ortamda pervasızca dile getirmekten çekinmiyordu. Mustafa Kemal'in her ne pahasına olursa olsun durdurulması gerektiğini aksi halde kimsenin baş edemeyeceği bir diktatöre dönüşeceğini söylüyordu.
Sayfa 40 - Selis KitaplarKitabı okudu
"Kemal abi ne oluyor?" diye sormuştu.
"Ne olacak deli oğlan" demişti kurt teşkilatçı, "Ankara safralardan kurtuluyor?"
"Safra mı? Ne safrası Kemal abi? Biz kurtarıcıyız. İstiklal için canımızı ortaya koyduk. Bizim geçtiğimiz yollardan geçmeye cesaret edecek kaç kişi bulunur memlekette?"
"Onun için tehlikelisiniz ya... Kontrol edilmez, laf dinlemez, ne zaman ne yapacağı belli olmaz serseri mayınlar gibisiniz. Sizin gibiler ortada dolaştıkça rahatsız olan çok olur?"
Sayfa 54 - Selis KitaplarKitabı okudu