"...çünkü kadınlar, arkasında yatan belli bir neden yoksa her türlü ilgiden çok kuşkulanır,gizlenme ve bastırmaya öyle alışkındırlar ki, kendilerine çevrilen bir bakış karşısında hemen kaçmaya hazırlanırlar."
Gerçeklik kâh tozlu bir yolda, kâh buruşturularak sokağa atılmış bir gazete parçasında, kâh güneşin altındaki nergiste bulunacak çok değişken ve gördüğünüzde kalıcılığına güvenemeyeceğiniz bir şey olsa gerek.
İnsanda, en büyük doyumu, en eksiksiz mutluluğu erkek ile kadının birliği sağlar teorisini yeğleyen ve akıldışı gelse dahi kökü derinlere uzanan bir içgüdü vardır.
Bir kitap ucu ucuna birleştirilmiş cümlelerden değil, eğer benzetmenin bir faydası olacaksa kemerler ya da kubbeler halinde kurulmuş cümlelerden meydana gelir.