Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Birey ve Varoluş Üzerine

Kierkegaard

Gökhan Gürdal

undefined Kierkegaard Sözleri ve Alıntıları

undefined Kierkegaard sözleri ve alıntılarını, undefined Kierkegaard kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Aydınlanma dönemi tekil bireyi kalabalık içerisinde eriten, onun tekilliğini ve insan oluşunu kamuoyunda yok eden bir çağdı.
Reklam
Kaygı ne denli derin olursa, insan da o denli büyür.
Kendini bilmeyen insan yalnızca bütünün içinde bir parçadır.
Sayfa 102Kitabı okudu
Doğa bilimleriyle haşir neşir olanlar doğa hakkında çok şey bilmelerine rağmen kendileri hakkında çok az şey öğrenirler ya da hiç ögrenmezler.
Tanrının varlığını ispat etmeye çalışmak aptallıktır. Varlık ve varoluş ispat edilemez. Taşın var olduğu değil, var olan bir şeyin taş olduğu ispatlanır. Tanrı'nın özü onun varoluşudur.
Sayfa 106Kitabı okudu
Reklam
Modern Dünya Eleştirisi
Bireyler (sit venia verbo) gittikçe daha önemsiz hale gelmektedir. Öbür yandan bireyler somut bir güç haline gelebilmek üzere kitle oluşturmada gittikçe daha fazla ustalaşmakta ve bununla küstahça övünmektedirler.
Sayfa 142Kitabı okudu
"Hayır dostum; dürüstlük, açık kalplilik, açıklık, anlayış, evliliğin yaşam prensibidir; bunlar olmaksızın evlilik çekici olmadığı gibi estetik de değildir. Zira, bu prensip olmaksızın aşkın birleştirdiği tensel ile ruhsal birbirinden ayrılır. Benim dünyamın en şevkat dolu birlikteliğini yaşadığım varlık, ruhsal açılardan da bana yakın olduğunda, ancak o zaman evliliği etik ve dolayısıyla estetik bakımdan çekicidir."
Sayfa 88 - etik aşamada evliliğe bakış.Kitabı okudu
Yaşadığımız çağ esasen akıl ve tefekkür çağıdır; tutkudan yoksun, bir heyecanla parlayıp sonra usul usul tekrar istirahete çekilen bir çağ.
Sayfa 139Kitabı okudu
İnsan sonlu (temporal) olan ile sonsuz (eternal) olanın sentezidir.
Reklam
Umutsuzluğun ölçütü bilinçtir. Kişi ne kadar bilinçlenirse o kadar umutsuz olur.
Sayfa 115Kitabı okudu
Kierkegaard'ın düşüncesinde çağının içerisinde yaşadığı hayli problematiktir, “sahtekâr”152 bir çağdır. Çünkü artık insanlar -tıpkı günümüzde olduğu gibi-bulundukları zamanda yaşamayı büyük bir nimetmiş gibi algılama eğiliminde olmakla birlikte kendilerini de çağın gerektirdiklerini yapmaya ve deyim yerindeyse modern olmaya adamış gibi görünmektedirler. Modernizmin Kierkegaard'ın dilindeki en yalın anlamı kişinin kendisini yaşadığı zamanda yitirmesi ve kendisini ait olduğu sınıf, topluluk, dernek, millet vs. gibi tanımlamalara dayanarak var etmeye çalışmasından ibarettir. Kierkegaard'ın neden Aydınlanmacı ve modernist fikirlerin karşısında yer aldığını da anlamak pek de zor değildir. Çünkü artık insanlar kendi tekilliklerinin farkında olmaktan çok kalabalığın, çoğunluğun, halkın arasında olmak yoluyla ona karışmayı yeğlemektedirler. Kierkegaard zamanındaki her şeyin artık bir politika haline dönüşmüş olmasından yakınır. En dürüst ve insanları gerçek anlamda seven bir politikacının bile dini pratiğe dönüştürülemeyecek denli ideal kabul ettiğinden yakınır!53 ve politikanın “sonsuz gerçeklikle” yani Hristiyanlıkla hiçbir ilgisinin bulunamayacagından bahseder
Günahın insandaki psikolojik yansıması ise kaygıdır. Çünkü kaygıyı dünyaya getiren günahtır. “Günah kaygıya katıldı; fakat, kaygıyı da beraberinde getirdi."59 Kierkegaard için kaygı, günahın insandaki psikolojik belirtisidir. Bu bağlamda Kierkegaard'ın etraflıca ele aldığı günah kavramı da, Kierkegaard felsefesinde önemli bir kavram olarak göze çarpmaktadır. Günah da kaygı gibi insanın kaçamayacağı bir durumdur. Çünkü günah da tüm insanlar da bulunan varoluşşal içerikli bir yapıdır. Günah insanın doğasında bulunan bir öğedir. Kierkegaard, 'Kaygı Kavramı'nda ele aldığı günah kavramı bağlamında, günahın doğasını ve kökenini araştırırken, Adem'in ilk günahının (first sin) kalıtsal günah (original sinj| olarak görülüp görülemeyeceğini tartışır.
"... bunların isimleri belki tarihe geçecektir ama gerçekten kendileri mi idiler? Hayır, tinsel olarak ben'leri, her şeyi tehlikeye atacak ben'leri, Tanrı karşısında mutlak olarak ben'leri yoktu...ne kadar bencil olsalar da ben'leri yoktu."
Sayfa 130 - toplumca pohpohlanan kişilere ithafen.Kitabı okudu
40 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.