Fatih Kerimi / Kırım'a Seyahat.
Hazırlayan: Hayri Ataş.
30 Mart 1870 tarihinde Samara eyaletinin Bügülme ilçesine bağlı Minlibay köyünde bir molla ailesinin çocuğu olarak dünyaya gelen Fatih Kerim'i aldığı eğitimlerle ve yaptığı gezilerle Rusya, İstanbul ve Avrupa'yı yakından görme imkânına sahip olmuştur. Gazeteci kimliği ile yapmış olduğu bu
Güzel bir seyahatnameydi. Bir Rusya tatar edibi olan Fatih Kerimi, Türk dünyası ve tarihi için çok önemli olan Kırım'da İsmail Gaspıralı tarafından çıkarılan Tercüman gazetesinin 20. kuruluş yılı kutlamalarına katılmak için 1903 yılında Kırım'a gitmiş. Eser boyunca sık sık Rusya Müslümanlarının eğitimsizliklerinden şikayet eden Fatih Kerimi, toplumunun aydınlığa kavuşabilmesi için modern eğitime geçilmesi ve kadınların da eğitime dahil edilmesi gerektiğini savunuyor. Döneminin en önemli aydınlarından biri olan Kerimi'nin bu eseri 20. yüzyıl başında Rusya Müslümanları ile ilgili güzel malumat veriyor. Tavsiye ederim.
Günümüzde Müslümanların büyük kısmı Allah tarafından indirilmiş şeriat ile değil mollalar tarafından va'z edilmiş eski babalar fikriyle amel ediyorlar.
Kırım'a Seyahat kitabı 1903 yılında kaleme alınmıştır. İsmail Gaspıralı Bey'in çıkardığı Tercüman Gazetesi'nin 20.yılı münasebetiyle kutlamalara katılmak için Orenburg'dan yola çıkarak Bahçesaray'a seyahat etmiştir. Bu seyahat aşamasında gezdiği,gördüğü bölgeleri bize sunmaktadır. Yazarımız gittiği yerlerin coğrafi özellikleri, nüfusu ve hangi dine,ırka mensup oldukları hakkında bilgi veriyor. Bunun yanında şehirdeki oteller ve gezilecek yerler hakkında bilgi veriyor. Gezilen yerler fotoğraflar ile sunulmuştur. Seyahat aşaması başlıklar altında verilmiştir. O dönemin coğrafi haritasını çizmemizi sağlamıştır. Akıcı dili ile hiç sıkılmadan okuduğum bir eser oldu. Kitabın başında verilen özgeçmiş ile Fatih Bey'in hayatı hakkında bilgi sahibi oluyoruz, sonunda ise Kerimi ailesinin fotoğraf albümü vardır. Eser her ne kadar seyahatname olsa da bunlarla sınırlı kalmamıştır. Asıl meselemiz Müslümanların o dönemde bile eğitim ve kültür acısından geri kalmışlığı. Kırım'a Seyahat öncesinde okuduğum Suriye ve Filistin Mektuplarında da bahsedilen ortak bir konudur. Biri 1903 yılında diğeri ise 1913 yılında yazılmıştır. Bölgeler farklı olsada ortak noktaları eğitim ve kültür acısından geri kalmışlık. Fatih Kerimi Bey yer yer serzenişlerde bulunarak Türklerin o coğrafya da yeterince kendilerini geliştirmediklerinden bahsediyor. Diğer milletler gibi okullar açmayıp eski usül eğitimle devam edildiğini anlatıyor.Yusuf Akçura da en çok bu konu üzerinde durmuştu. Aradan geçen zamanlar bize ders almadığınızı gösteriyor. Kitabı okumama vesile olan Kitap Şuuru ailesine çok teşekkür ederim.
#kitapşuuru
İnsan hayatının uykuda görülmüş rüyadan yahut tiyatro sahnesinde görülmüş manzaradan farkı olmadığı gibi hükümetler hayatının da insan hayatında çok farkı yoktur.
Milletin istikbâli, hayatı ve bekası kadınlarımızın elindedir. Onlar eğitimli, terbiyeli ve ahlâklı olursa milletin istikbâli açık; değilse milletin hali harap, istiklâli berbattır.
#tarihşuuru Fatih Kerimi, Kazanlı bir Tatar aydını olarak halkının geri kalmışlığı dolayısıyla yeis içinde bir isimdir. Ayrıca Kırım'daki soydaşlarının da topraklarını bırakarak Osmanlı topraklarına hicret etmesini doğru bulmaz. Tatarların Rusya'nın bir parçası olduğunu, hatta kendilerini onlardan daha fazla geliştirmeleri gerektiğini düşünmektedir. Özellikle eserde geçen tren yolculuğunda aynı kompartımanda oturduğu münevver Rus hanımefendinin entelektüel durumu üzerine yaptığı yorumlarda içinden geçenleri görebilirsiniz. Tatarların gelenekleri içinde boğulurken bir Rus gencinin kendini yetiştirme çabasını takdir eder. Tatar gençlerinin de benzer niteliklere haiz olmaları gerektiğini, aksi takdirde yok olacaklarını ima eder. Ayrıca Kerimi'nin eserde Rus devleti hakkında kasten ya da sansür çekincesiyle olumsuz konuşmadığı görülür.