Kitap başından sonuna kadar ‘Katil Kim?’ üzerine kurulu olsa da, çocuk tacizleri, organ mafyaları, Suriyeli göçmenler gibi toplumsal sorunlara da değinerek, oldukça güçlü sosyal mesajlar da veriyor. Çocukken tacize uğramış ve kendini ya taciz ederek ya da öldürerek tedavi etmeye çalışanlar hem mağdurlar hem suçlular. İnsanın aklının almadığı pedofili yine insanı insanlığından utandırıyor.
Suriyelilerin savaştan kaçıp, sığındıkları topraklarda da yokluk içindeki yaşamları. Bedenini satanlar, çocuğunun organlarını satanlar, ölenler öldürülenler ve bilinmeyenlere değinerek sorgulatıyor, düşündürüyor, üzüyor.
Baştan sona katili ararken, az çok niye öldürdüğünü, olayların nasıl meydana geldiğini hatta cocukken tacize uğramış olduğunu tahmin etmek zor değil. Katil yine ‘Kusursuz cinayet yoktur’ mantığıyla yakayı ele veriyor Ama şahsen ben katili açıklanana kadar bulamadım.
‘Bu tacizci denen sapıklar, senin benim gibi insanlar. Neden yapıyorlar bunu? İnsan neden tacizde bulunur? Anlamak lazım’ diyen Zeynep değil ; ‘Hayat bu kadar inceliği kaldırmıyor, kötü kötüdür, onu düzeltemezsin, hele bir tacizciyi, sübyancıyı asla tedavi edemezsin. Onlara merhamet gösterirsen, masum çocukların hayatlarının kararmasına sebep olursun’ diyen Aliydi benim hislerime tercüman olan.
Kitap, klasik Komiser Nevzat ve cinayet konusundan cok, değindiği sosyal ve toplumsal sorunlarla beni etkiledi.