Ne olacak derken nasıl bittiğini anlamadığım ve hiç tahmin etmediğim şekilde son bulan kitap... bir polisiye roman yine ancak bu kadar farklı ele alınıp, ilginçleştirilip kaleme dökülebilir. Ahmet Ümit’ten beklenen şekilde, finaliyle soluk kesen bir kitap...
“Aşk karşılıklı işkencedir”
-Marcel Proust-
Çocukken okuduğum bir mesnevi hikayesinde sapasağlam bir adam ansızın yataklara düşüyordu,doktor muayene esnasında hastalığı hiçbir şekilde tespit edemeyip son çare olarak adamın kulağına kadın isimlerini tek tek saymaya başladı ve elini hastanın kalbinin üzerine koydu.Sırayla isimleri söylerken birinde
"Aramızdaki temel fark ne, biliyor musun? Sen insanlara baktığın zaman üniformalar, bayraklar ve din görüyorsun!"
"Peki, sen ne görüyorsun bakalım?"
"İnsan, sadece insan. Seven, acı çeken, acıkan, üşüyen, korkan bir insan."
İnsan 16 yaşındayken dünyayı değiştireceğini düşünür. 18 olduğunda düşünceleri sert bir kayaya çarpar. 20 yaşına geldiğinde hiçbir şey değiştiremeyeceğini anlar. 25 yaşına geldiğinde ise dünyanın onu değiştirdiğini fark eder. Ve insan 25 yaşında ölür, 75 yaşında gömülür.
• Tarkovsky
"Bir süreliğine yalnız kalmak tehlikelidir ve bağımlılık yapar. Çünkü ne kadar huzurlu olduğunu görünce, artık insanlarla uğraşmak istemiyorsun."
Tom Hardy