Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Kitap Şuuru

Nevzat Kösoğlu

Kitap Şuuru Gönderileri

Kitap Şuuru kitaplarını, Kitap Şuuru sözleri ve alıntılarını, Kitap Şuuru yazarlarını, Kitap Şuuru yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Ahlâk; fiilen, cemiyette hâkim düzenin korunması için gerekli telkin ve kuralları veren değişken bir değerler sistemidir. Cemiyete hâkim düzeni yıkacak duruma gelmedikçe başka tür değerlere göre hareket veya hepsini birden inkâr edip bildiği gibi yaşamakta da bir mahzur yoktur. Çünkü söylediğimiz gibi, ahlâkın sabit değerleri yoktur, o, zamana göre değişir. Yaşamanın gâyesi mutluluk ve bunun yolu da nefsin isteklerine cevap vermek olduktan sonra yani tamamen materyalist bir telâkkide, ahlâki değerlerdeki değişmeye hâkim olan temel unsurun menfaat gruplarının çatışmaları ile tayin edilmiş muvakkat denge olduğunu kabul etmek hiç de yanlış değildir.
Sayfa 240Kitabı okudu
Önemli olan hayatın dış tezâhürleri değil, onların içimizdeki akisleri, izleridir. Kalıcı olan ve hesabı sorulacak olan içimizde oluşan bu düzendir; yani hayatın derüni mimârisi.
Sayfa 173Kitabı okudu
Reklam
Aydın, kendisi ve kültürü üzerinde daima yeniden düşünen insandır demiştik; yaşadığı cemiyeti eleştirmesini bu mânâda anlamak mümkün. Soğuma dönemleri aydın için de kültür için de en kritik zamanlardır. Problemler karşısında sıkışan ve çözüm getiremeyen aydınlarda, çözülme, zihni plana akseder; kültürüne olan inancı ve üstünlük duygusu yok olmaya başlar. Şüphesini, önce kültürün geleneksel biçimlerine, müesseselere tevcih eder, onları tartışmaya ve yabancı kültürlerle mukayeseye başlar. Islahat istekleri ortaya çıkar. Bu dönemde aydınların, genellikle iki kola ayrıldığı görülür. Amel ve iman ilişkileri daha zayıf olup dış tesirlere daha çok maruz olanlarda, zihni çözülme daha erken olur; kendine güvensizlik, yabancıya hayranlık hâlleri, zamanla paniğe dönüşür. Diğer gurup ise kültürel soğumaya girmiş olmakla beraber, zihni planda fedakârlığa yanaşmaz, hassasiyetlerini mantıkla besler ve artırır.
Sayfa 134Kitabı okudu
Gerek batıda, gerekse bizde aydınlar tenkit edilirken onların ahlâki şahsiyetleri üzerinde ağırlıklı olarak durulur. Fakat nedense ahlâki şahsiyet, aydının tarifi içine pek alınmaz, zihni kabiliyet ve tavırla yetinilir. Ben, amelsiz bilgi vaizlerinin aydınlanmış olduklarından şüpheliyim. Aydın, kültürünün değerlerini kendi amellerinde gerçekleştiren ve böylece üslüb kuran, örnek olan insan olmalıdır. Gerçek bir aydınlanma, bilginin şahsiyete sinmesi, davranışlara yön vermesi ile mümkündür. İnanç, bu sebeple kültürün temel yapıcısı olmaktadır; “kitap yüklü eşekleri” saymasak da olur. Çünkü kültürü kuran ameldir, çünkü hayat amelden ibarettir ve medeniyetler, bir dünya görüşü ile üslüb kazanmış ameller manzumesidir; ibadetten sanata kadar... Bilgi eğer nurunu kaybetmemişse amelin hizmetkârıdır; değilse şeytanın fısıldadıklarından farksız fonksiyonlar yüklenir.
Sayfa 132Kitabı okudu
Kendi kültürümüze olan bağlılığını yitiren, imanı soğuyan ve bir başka dünya görüşüne bağlanan insanlar artık bizim aydınlarımız olmaktan çıkarlar. Çünkü biz dediğimiz şey, aynı kültür çevresine mensubiyetle oluşur. Bir kültüre mensubiyet ise o kültürü kuran imana, onun vaaz ettiği dünya görüşüne sahip olmakla mümkündür; daha doğrusu, asgari ve zaruri şartları bunlardır. Bir başka dünya görüşüne inanıp yaşadığı cemiyeti ona götürmek isteyen kimse, artık bizden başka bir “biz” oluşturmak sevdasına düşmüş demektir ki o, biz değiliz. Bu bakımdan, kendi ifadelerindeki sarahat dolayısıyla örnek alabileceğimiz Nurullah Ataç zekâsı, Türkçeye hâkimiyeti, bilgisinin derinliği ve kültürünün zenginliğine rağmen, bizim aydınımız olmaktan çıkmıştır. Çünkü bizim imanımızdan soğumuş ve bir başka dünya görüşüne bağlanmıştır. Yeni bir dil kurma gayretlerinin, bizim imanımızı dillendiren, bizim kültürel muhtevâlarımızı taşıyan, bizim bakış açımızı yansıtan kelime ve kavramlardan kurtulmak, yeni bir kültür kurmak için olduğunu açıklıkla yazmıştır.
Sayfa 130Kitabı okudu
Dünyaya kendi gözü ile bakamayan, kendi imanının ışığında değerlendiremeyen insan, ne kadar bilgili olursa olsun, başka kültürlerin tasallutuna uğramıştır ve düşünce - istiklâlinden mahrumdur. Başka imanları, dünya görüşlerini bilmek başka, onların ölçüleri ile ölçülenmek, o bakış açılarından dünyaya bakmak ayrı şeylerdir. Aydın bilir fakat kendi görüş açısından bakar, kendi dünya görüşüne göre bildiklerini değerlendirir, ölçülerini kaybetmez. Ölçülerini yitiren aydın olmaktan çıkar.
Sayfa 129Kitabı okudu
Reklam
Cumhuriyet maarifinin pozitivist bir zihniyet yerleştir. mek için uğraştığını ifade etmekle, yeni bir şey söylemiş olmayacağız. Bütünüyle kültür hayatımız da bu anlayışın baskısı altında tutulmuştur. Bu yüzden ülkemizde, gerek mânevi ilimlerin öğretilmesinde, gerekse dini-ahlâki şahsiyet kazanılmasında uygun bir çevre teşekkül edememiştir. Daha sonra, okullarda bir takım basit ilmihâl bilgileri okutulmaya başlanmıştır. Ancak okul dışı çevreyi de dikkate alınca, bu seviyede bir öğretimin, nesillerimizin şahsiyet ve zihni yapılarının teşekkülünde, coğrafya bilgilerinden daha etkili olduğunu söylemekte güçlük çekiyoruz.
Tarihe karşı kafa ve kalp bütünlükleri bozulmuş nesillerin, tencere dibine dönmüş yüreklerinde aksedecek hiçbir tarihi büyük. lük, güzellik yoktur. Tarih yalnız hikâye değildir, tarihten asıl beklenen, onun yorumu ile elde edilendir. Bu yorum da taallük ettiği devre kuvvetli bir sempati ile bağlanış ve ciddi bir tarih sezgisine ihtiyaç gösterir. Bu sezgiye sahip olmayan tarihçi, olaylar arasındaki boşlukları dolduramaz.
Evet, ne devrim soytarısıyım, ne eski budalalığı... Ama tarıh huzurunda hakkı teslim edilinceye kadar, Osmanlı'ya toz kondurmayacağım.
- Bütün içtimai inkılâpların kaynağı ve hareket noktası ferdin geçireceği ruhi inkılâptır. Ancak bu değişme, ferdi bir şuur hâli olarak kaldığı sürece aksiyon gücünden mahrumdur. İçtimai inkılâbın gerçekleşmesi için, ferdi değişmeye hâkim olan prensiplerin kolektif bir şuur ve heyecan hâlinde tezâhürü, tabir caizse, imanın içtimaileşmesi gerekmektedir. Bir içtimai inkılâbın tamamlanması ve artık semerelerini vermeye başlaması bu hâlin gerçekleştirilmiş olmasına bağlıdır.
132 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.