Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Kız ve Çiçek

Şule Yüksel Şenler

Kız ve Çiçek Hakkında

Kız ve Çiçek konusu, istatistikler, fiyatları ve daha fazlası burada.

Hakkında

"Solan gül, sonbaharın hüznü; soyunup dökülen kız ise, ömrün üzüntüsüdür. Çünkü manevi kıymetlerini kaybedecektir" diyen yazar, bu kitabında kadını Sümeyye′nin yoluna, onun doğruya götüren izine çağırıyor.
Tahmini Okuma Süresi: 6 sa. 48 dk.Sayfa Sayısı: 240Basım Tarihi: 2004Yayınevi: Timaş Yayınları
ISBN: 9789757544876Ülke: TürkiyeDil: TürkçeFormat: Karton kapak
Reklam

Kitap İstatistikleri

Kitabın okur profili

Kadın% 81.3
Erkek% 18.8
0-12 Yaş
13-17 Yaş
18-24 Yaş
25-34 Yaş
35-44 Yaş
45-54 Yaş
55-64 Yaş
65+ Yaş

Yazar Hakkında

Şule Yüksel Şenler
Şule Yüksel ŞenlerYazar · 11 kitap
Ailesi aslen Kıbrıslıdır. Küçükken ailesiyle birlikte İstanbul'a göç etti. Babası Hasan Tahsin ile annesi Mihriban Ümran Hanım, teyze çocuklarıydı. Altı kardeştiler: Özer, Örsel, Şule Yüksel, Gonca Gülsel, Tuncer ve Çiğdem. Babası, Sümer Fabrikası’nda görevliydi. 6 yıl sonra görevinden ayrıldı. İstanbul’a yerleştiler. Şule Yüksel, Koca Ragıp Paşa İlkokulu’na giderken ailenin ekonomik düzeni bozuldu. Şule Yüksel, ortaokula kadar okuyabildi. Annesi kalp krizi geçirip yatağa bağlanınca okuldan alındı. Bir Ermeni terzinin yanında çalışmaya başladı. Bu, onun ileride kendi başörtüsü modelini oluşturmasına yol açtı. 21 yaşında gazetecilik yapmaya başladı. 27 Mayıs 1960 ihtilalinden sonra kurulan Adalet Partisi’ne katıldı. AP Bakırköy Gençlik Kolları, Edebiyat ve Kültür Kolu Başkanı oldu. Faruk Nafiz Çamlıbel’in çıkardığı "Kadın Gazetesi"nde köşe yazmaya başladı. Asıl adı "Yüksel" idi. Ama kadın olduğunun anlaşılması için adının önüne "Şule" ekledi. Hastalanan ağabeyi Özer'in telkinleriyle Risale-i Nur toplantılarına katılmaya başladı. 1965'te tesettüre girdi. Örtünmesiyle birlikte çalıştığı yayın organı da değişti. 26 Ocak 1967 tarihinde Mehmet Şevket Eygi’nin çıkardığı "Yeni İstiklal" Gazetesi, Pakistan’da üniversiteye, ellerinde kitapları kara çarşaf içinde giden üç genç kızın fotoğrafını basıp, yanına da Şule Yüksel Şenler’in, "Müslüman kadınların örtünmesi şarttır" diyen yazısını koyunca, Türk Kadınlar Birliği dava açtı. Anadolu'yu dolaşarak verdiği konferanslarla tartışmalar başlatmıştır. Ondan etkilenen genç kızların başlarını aynı şekilde örtmeleriyle bu tarz örtü şulebaşı olarak anılmaya başlandı. Cevdet Sunay'a yazdığı bir mektup yüzünden cumhurbaşkanına hakaretten tutuklandı, sekiz ay cezaevinde kaldı. 32 yaşında evlendi. Eşi, ilahiyat mezunu tiyatrocu Abdullah Kars idi. Şehir şehir dolayıp İslami tiyatro yapıyordu. Evlenmelerine Risale-i Nur talebelerinden Sait Özdemir vesile olmuştu. Ancak aile içi şiddet nedeniyle 5 yıl sonra boşandılar. Hür Söz, Yeni İstiklal, Babıalide Sabah gazetelerinde kadın sayfası yaptı. Bugün gazetesinde 1967-71'de köşe yazarı idi. Seher Vakti dergisinin başyazarı oldu. 1971'de hapis yattı. "İdealist Hanımlar Derneği"ni kurdu. Manevi başkanı oldu. Bu derneğe gelen genç kızlar arasında bulunan Emine Gülbaran (Erdoğan) da vardı. Buradaki bir konferans çalışması esnasında Emine'nin Recep Tayyip Erdoğan ile tanışmasına ve 4 Temmuz 1978 tarihinde evlenmelerine vesile oldu. Bu arada kendisi de ikinci evliliğini Kanada’da yaşamış bir maden mühendisi ile yaptı. Daha önce evlenmiş ama eşini kaybeden mühendisin bir de kızı vardı. Yeni eşinin sayesinde Nakşibendi İsmailağa Cemaati ile tanıştı. O zamana dek kullandığı yeni nesil türban bu süreçte kara çarşafa dönüştü. 1980'den sonra Zaman ve Millî Gazete'de yazdı. İkinci evliliği de koca şiddeti nedeniyle 11 yıl sonra boşanmayla sonuçlandı. Boşanmasıyla birlikte, İsmailağa Cemaati kendisiyle tüm ilişkisini kesti. Babasının yanına taşındı. Ancak ağır psikolojik hasta olan babası Bakırköy Akıl Hastanesi'nde başka hastalardan dayak yiyip ölünce, kendisi de bu durumdan çok etkilendi. Yıllar süren psikolojik tedaviler gördü. Huzur Sokağı adlı romanı filme alındı. Yücel Çakmaklı'nın yönettiği Birleşen Yollar adlı filmin baş rollerinde İzzet Günay ve Türkân Şoray oynadı. Huzur Sokağı adlı romanı daha sonra aynı adla dizi olmuş ve ATV'de yayınlanmıştır. Ancak Şule Yüksel Şenler Zaman gazetesi röportaj yazarı Tuğba Kaplan'a dizinin çekiminden ilk etapta haberinin olmadığını, kendisinin de herkes gibi televizyondaki fragmanlardan öğrendiğini söylemiştir. Ayrıca hayli kırıldığını ve endişelendiğini belirtmiştir. Yaklaşık 8 ay kadar tedavi gördüğü İstanbul Bağcılar Medipol Mega Üniversite Hastanesinde 28 Ağustos 2019 tarihinde vefat eden Şule Yüksel Şenler'in mezarı, Eyüp Sultan'da, Mihrişah Valide Sultan Külliyesi haziresindedir.