Kızımın Katiline Mektuplar
Cath StaincliffeSayfa Sayısına Göre Kızımın Katiline Mektuplar Sözleri ve Alıntıları
Sayfa Sayısına Göre Kızımın Katiline Mektuplar sözleri ve alıntılarını, sayfa sayısına göre Kızımın Katiline Mektuplar kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Senden nefret ediyorum. Bu sana ilk mektubum ve söylemek istediğim her şey bundan ibaret. Senden nefret ediyorum. Ne var ki bu üç kelime nefretimin ne derinliğini ne de büyüklüğünü anlatmaya yetiyor.
Sayfa 13Kitabı okudu
Senin şiddetin, beni bir kurt gibi kemiren içimdeki bu şiddeti doğurdu.
Sayfa 14Kitabı okudu
Içimdeki çocuksu bir yan, hâlâ o telefonu duymazdan gelmiş olsaydım her sey başka türlü olabilirdi, diye düşünmek istiyor. Fakat olmazdı, habersizlik yalnızca fazladan yarım saatlik bir mutluluk getirebilirdi ancak.
Akşam boyunca ne bir önsezi ne bir ürperti ne de bir şeylerin yanlış gittiğine dair telepatik bir his vardı.
Lizzie'nin tehlikede olduğunu, hayatı için savaşıyor ve savaşı kaybediyor olduğunu hissetmiş olmam gerekmez
miydi?
Sayfa 17
Hiçbir şey yapmadan beklemek çok zordu.
Sayfa 26Kitabı okudu
Algım ve dış dünya arasında tampon bir bölge, bir şeyleri tam olarak duyup anlamamı zorlaştıran bir sis var gibiydi.
Özür dileyerek tekrar etmesini rica ettiğimde Kay, "Şoktandır," dedi. "Doğru düzgün düşünemiyorsun. Çok normal."
Ani bir öfke üzerimdeki ağır havayı delip geçti. Karşı çıktım. "Normal değil, bunların hiçbiri normal değil."
Sayfa 27Kitabı okudu
Ne de olsa her şey olabilirdi. Dünya artık karmakarışık, tehlikeli ve düzensiz bir yerdi.
Sayfa 40 - Yabancı YayınlarıKitabı okudu
Dünya artık karmakarışık, tehlikeli ve düzensiz bir yerdi.
Sayfa 40 - YabancıKitabı okudu
Dünya artık karmaşık, tehlikeli ve düzensiz bir yerdi.
Sayfa 40Kitabı okudu
Ağlamamak için kendini o kadar zor tutuyordu ki içim paramparça oldu. Vedalaşırken ikimiz de ağzımızı açmadan, yalnızca kafalarımızı sallayabildik.
Bu beni Lizzie'nin beraber çalıştığı sağır insanları düşünmeye itti. Başlarına korkunç bir şey geldiğinde sesli kelimelerin yetmemesi gibi acaba onların da işaretleri afallıyor, parmakları sürçüyor muydu?
Sayfa 44Kitabı okudu
Ayrılığımızın üstünden on dört yıl geçmişti ve dürüst olmak gerekirse hâlâ daha kalıntılarını taşıyordum. Belki de yaraların izleri hâlâ acıyordu.
Sayfa 54Kitabı okudu
Sorular aklımda dönüp duruyordu: Çabuk öldü mü? Acı çekti mi? Birilerine seslendi mi, konuştu mu? Son sözleri nelerdi?
... Benim Lizzie'mi neden öldürdü? Neden?
Sayfa 55Kitabı okudu
Uykuya daldığımda rüyalarım karanlık ve kana boğulmuştu. Kollarım ölen ve canlandıramadığım şeylerle doluydu.
Sayfa 55
Her şeye bir filtrenin ardından bakıyor gibiydim, yağmur da dünyayı daha bir bulanıklaştırıyordu.
Sayfa 58Kitabı okudu
Bir boşluk, doyurulması mümkün olmayan bir açlık içindeydim. Lizzie'nin bıraktığı boşluk çok büyük, çok derindi. Onu bulduğum her şeyle doldurmalıydım. Gerçeklerle doldurmak hayal ürünleriyle doldurmaktan daha iyiydi.
Sayfa 61Kitabı okudu
İhtiyacım olursa diye hafif bir sakinleştirici yazdı.
"Peki yan etkileri?" dedim. "Bağımlılık yapar mı?"
"Kısa süreli kullanımda, bu dozda yapmaz. Çeşitli olası yan etkileri var. Prospektüste hepsi yazıyor ama en yaygın görülenleri hissizlik..."
Amaç da bu değil miydi zaten?
Sayfa 68Kitabı okudu