En Eski Köpek Gönderileri
En Eski Köpek kitaplarını, en eski Köpek sözleri ve alıntılarını, en eski Köpek yazarlarını, en eski Köpek yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Yoksulların bavulları göçmen ya da sürgün bagajıdır, muhtaçlığı, bazen de can havliyle hayatta kalma cesaretini taşır. Ya da dışlanmanın hüznünü yansıtırlar.
Sayfa 32Kitabı okudu
"Hayat hikâye yazmaz. Yaşanmışlığa farklı anlamlar vererek hikâyelere çeviren ve oraya tıkıp tüm kapıları kilitleyen biziz.
Ve hayatı dışarıda bırakan da!..“
Sayfa 32
Herkes düzgün sanılan bir benliğin kabuğunda uyuyup başka biri olarak uyanabilir.
O kadar yalnızdım ki yalnızlıktan midem gurulduyordu, yalnızlığa doyamıyordum, daha da acıkıyordum, ancak o zaman mutlu oluyordum.
Her yaşam hikayesi bir polistir, seni tutuklayıp, içeri tıkar, hüküm giydirir diye okumuştum bir zamanlar. Bu nedenle mi üniversite öğrenimimi yarıda bıraktım ve daha sonra da sık sık iş değiştirmem tutuklanmamak için miydi?
Köpeğin bende doğru dürüst kalabileceği bir yeri yoktu, nasıl olsun ki. Ben yalnızca
tutarsız degil, evsizdim de. Bir evim olsa bile, öyleydim. Evlerim hep oturulmadan, ruhsuz kutular gibi kaldı. Ben de aylak, sağı solu olmayan, eserekli. Bir sevgimle boğdum, bir homurdandım. Ya da umursamaz, soğuk durdum. Bir eve ihtiyacım yoktu, bir kadına ihtiyacım vardı Caddeler bana barınma yeri sunan güzel Sirenlerle kaynıyordu. Yakınlığa özlem duyuyordum, kaçak giriyordum kucaklara, daha, hep daha derinine bedenin, etin tatlı eziyetinde kendimi kaybetmek, derinliklerde yok olmak, yitip gitmek istiyordum. Yut beni, yılan.
Hayat hikaye yazmaz. Yaşanmışlığa farklı anlamlar vererek hikayelere çeviren ve oraya tıkıp tüm kapıları kilitleyen biziz.
Ve hayatı dışarıda bırakan da.
Kondisyonumuz, koalisyonumuzdur gündelik yaşam, bir karışım, içinde biz balıkların kayıp gittiği, bazen bir sivrisinek gibi, bir sezgiyi parlak bir fikri ya da yalnızca bir hayali kapmaya çalıştığımız, hareli ve karanlık bir okyanus. Ve bir tür acil durum tayini gibi birbirinden uzakta duran yemlerden, içinde bulunduğumuz ruh halini tasvir eden resim ve çizimlerle, yine var oluşumuzun ya da bilincimizin yansıması olarak görülebilecek bir ağ oluşturuyoruz. .
Özgürlükten bol bir şeyim yok şu sıralar, boğazıma kadar ozgürlüğe batmış haldeyim, yine de bağırmak istiyorum: Son hızla geçip giden tren gibi asla yakalayamadığım özgürlük neredesin? Sürekli o trene atlamak isterdim, o da sürekli önceden gümbürdeyerek geçip giderdi.
Bavullar uzağın, maceranın depozitosudur, gizemli geleceğe, kim bilir belki de şansa verilen avanslardır.