Korkulacak Bir Şey Yok
Julian BarnesÖne Çıkan Korkulacak Bir Şey Yok Gönderileri
Öne Çıkan Korkulacak Bir Şey Yok kitaplarını, öne çıkan Korkulacak Bir Şey Yok sözleri ve alıntılarını, öne çıkan Korkulacak Bir Şey Yok yazarlarını, öne çıkan Korkulacak Bir Şey Yok yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Melankolik biriyim ve bazen yaşamı, zamanı geçirmenin aşırı değer verilmiş bir şekli olarak görüyorum.
Sayfa 69Kitabı okudu
Yaşıyoruz, ölüyoruz, anımsanıyoruz, unutuluyoruz. Hemen değil ama parça parça.
Sayfa 231Kitabı okudu
“Neye ihtiyacın var?” diye soruyorlardı. “Kendi varoluşumdan emin olmaya”
Sayfa 151Kitabı okudu
Gerçekten de [yok oluştan] daha hoş karşılayabileceğim herhangi bir şey daha hayal edemiyorum.
Sayfa 71Kitabı okudu
Ölümü konuşa konuşa susturamayız ya da onunla herhangi bir şekilde görüşme yapamayız; o, görüşme masasına gelmeye yanaşmaz. İntikamcı ya da Merhametli, yahut Merhameti Sonsuzmuş gibi görünmesi gerekmez. Hakaretlerden, yakınmalardan ya da tepeden bakmalardan etkilenmez. “Ölüm bir sanatçı değildir”: Hayır değildir ve olduğunu da hiçbir zaman ileri sürmezdi. Sanatçılar güvenilmezdir, oysa ölüm sizi asla hayal kırıklığına uğratmaz.
Sayfa 79Kitabı okudu
Camus, yaşamın bir amacının olmadığını düşünüyordu - seçilmesi gereken daha iyi sözcük “absürd”dü aslında, “var olmak için makul bir sebebi bulunmayan” yalnız varlıklar olarak durumumuzu çok daha iyi niteliyordu bu sözcük. Ancak, Camus yine de bizlerin dünyada yaşarken kendimiz için kurallar koymamız gerektiğine inanıyordu.
Sayfa 196Kitabı okudu
Yaşamın büyük trajedisi insanların ölüp gitmesi değil, sevmekten vazgeçmeleridir.
Sayfa 93Kitabı okudu
Tanrı ister göklerde oturan ak sakallı bir ihtiyar olsun, ister yaşamsal bir güç, çıkar gözetmeyen bir ilk hareket ettirici ya da saatçi olsun, ister bir kadın, bulutumsu bir ahlaki güç ya da Hiçlik olsun, önemli olan O Adam’ın ya da Kadın’ın ya da bu Hiçlik’in sizin hakkınızda ne düşündüğüdür, yoksa sizin hangi O’nun hakkında ne düşündüğünüz değildir. Tanrılığı işinize yarayan bir şey olarak yeniden tanımlama düşüncesi güldürecek kadar acayip.
Sayfa 53Kitabı okudu
Ruhun bedeninden bir kez ayrıldı mı daha fazlası olmayacak.
Sayfa 21Kitabı okudu
Bir cesedi bir kez alnından öpmeyegörün, dudaklarınızda her zaman bir şeyler, uzak bir acılık, hiçbir şeyin silmeyeceği boşluğun tadı kalır.
Sayfa 106Kitabı okudu
Büyüyün, diyor Dawkins. Tanrı hayali bir dosttur. Öldüğünüzde, ölmüş olursunuz. Eğer tinsel bir huşu duygusuna sahip olmak istiyorsanız, bunu bir teleskopla Samanyolu’nu seyretmekle sağlayın.
Sayfa 98Kitabı okudu
Sanırım benim ölüm duygum tümüyle orantılı bir duygu. Benim için ölüm, yaşamı tanımlayan korkunç gerçek; onun sürekli olarak farkında olmadıkça, yaşamın ne olduğunu anlamaya başlayamazsınız; şarap ve güllerle dolu günlerinizin sınırlı olduğunu, şarabın bozulacağını ve hepsi de -sürahi dahil- ebediyete kadar atılmadan önce kokuşmuş suyun içinde rengi kahverengiye dönen güllerin solacağını bilmedikçe ve hissetmedikçe, mezara giden yolda önünüze çıkan böylesi hazların ve ilgilerin yer aldığı hiçbir bağlam yok.
Sayfa 136Kitabı okudu
Bu dünyanın adaleti beni tam da öteki dünyanın adaleti konusunda temin etmiyor. Tanrı’nın sadece büyük hatalar yapmaya devam edeceğinden korkuyorum: Kötüleri cennete buyur edecek ve iyileri cehennemin dibine atacak.
Sayfa 90Kitabı okudu
Ölüm olmaksızın yaşamı hayal edin. Umutsuzluktan kendinizi her gün öldürmek isterdiniz.
Sayfa 206Kitabı okudu
Montaigne, ölümü yenemeyeceğimize göre, ona karşı en iyi karşı saldırı biçiminin, ölümü sürekli akılda tutmak olduğuna inanıyordu.
Sayfa 49Kitabı okudu