Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Körler Üzerine Mektup - Sağırlar ve Dilsizler Üzerine Mektup

Denis Diderot

Körler Üzerine Mektup - Sağırlar ve Dilsizler Üzerine Mektup Gönderileri

Körler Üzerine Mektup - Sağırlar ve Dilsizler Üzerine Mektup kitaplarını, Körler Üzerine Mektup - Sağırlar ve Dilsizler Üzerine Mektup sözleri ve alıntılarını, Körler Üzerine Mektup - Sağırlar ve Dilsizler Üzerine Mektup yazarlarını, Körler Üzerine Mektup - Sağırlar ve Dilsizler Üzerine Mektup yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bir kafadan çıkan ses toplumda hiçbir uyumlu ses bulamıyorsa, o kafa "bozuk tınlayan" bir kafaydı.
Sayfa 98
Reklam
Zamanda adların gerçek birer varlığı temsil ettiğine inanılmış, duyulur nitelikler salt birer ilinek* kabul edilmiş, sıfatın ada göre gerçekten ikincil olduğu düşünülmüştür. Halbuki ad hiçtir, sıfat ise her şey. *ilinek: kendi başına, bağımsız bir varlığı bulunmayan, var olmak için başka bir töze, taşıyıcıya gereksinimi bulunan şey; örneğin sertlik, yumuşaklık, aklık birer ilinektir, var olmak için taşıyıcıya gereksinim duyarlar.
Sayfa 78
Müzik özellikle geceleyin ve sessizlik içinde ifadeli ve lezzetlidir.
Sayfa 64
"İnsanların nasıl olup da bir şey öğrenmedikleri halde hiç sıkılmadan okuduklarını bir türlü anlayamazdım. "
Sayfa 58
İster göklere yükselelim, ister uçurumların dibine inelim, asla kendi dışımıza çıkamayız; idrak ettiğimiz şey kendi zihnimizden başka bir şey değildir.
Sayfa 31
Reklam
Bütün bu güzel manzaraları bir tarafa bırakın, bunlar asla benim için yaratılmadı! Ben bütün ömrümü karanlıklar içinde geçirmeye mahkum edilmişim.
Sayfa 34
Faziletli olmamız duyuşumuza ve eşyanın bizim üzerimizdeki etkilerine o kadar bağlı ki! Onun için, ceza korkusu olmasa pek çok kimsenin uzakta kırlangıç kadar gözüken bir insanı öldürürken, bir öküzü elleriyle boğazlamaktan daha az acı duyacağından hiç şüphe etmem. Istırap çeken bir ata acıdığımız halde bir karıncayı aldırış bile etmeden çiğnerken aynı ilkeyle hareket etmiş olmuyor muyuz?
Sayfa 13
Gördüğümüz insanlar içinde en az hatırlayabildiğimiz kendimizizdir. Yüzleri yalnızca insanları tanımak için inceleriz. Yüzümüzü hatırlayamayışımız, kendimizi başkasının yerine, yahut da başkasını kendi yerimize koymak istemeyişimizdendir.
Sayfa 8
Kör Filozof: ''Eğer Tanrı'ya inanmamı istiyorsanız, ona dokunabilmemi sağlayabilmelisiniz.'' Vaiz: ''Efendim, ellerinizi vücudunuzda gezdiriniz, bedeninizin hayret verici ezgilerinde Tanrı'nın varlığını bulacaksınız.''
Sayfa 34 - İş Bankası
429 öğeden 281 ile 290 arasındakiler gösteriliyor.