Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Köy Enstitüleri ve Ötesi

Mahmut Makal

Köy Enstitüleri ve Ötesi Gönderileri

Köy Enstitüleri ve Ötesi kitaplarını, Köy Enstitüleri ve Ötesi sözleri ve alıntılarını, Köy Enstitüleri ve Ötesi yazarlarını, Köy Enstitüleri ve Ötesi yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Biz çoğunlukla düşünmeden yargısını belirtmek eğiliminde olan bir toplumun bireyleriyiz. Davranışlardan çok dış görünüşler, biçimler ilgilendiriyor bizi.
Sayfa 82 - Çağdaş YayınlarıKitabı okudu
222 syf.
6/10 puan verdi
Kitap 1978 yılında yazılmış. Köy enstitülerinin kuruluş amaçlarını, işleyişini, neden kapatıldığını ve bu kapatılmanın nelere mal olduğunu anlatan (biraz taraflı da olsa) güzel bir kitap. Daha önce konuyla ilgili kitaplar okumuştum. Kitapta yazılanlar önceki okuduklarımla örtüşüyor. Meraklılarına tavsiye ederim.
Köy Enstitüleri ve Ötesi
Köy Enstitüleri ve ÖtesiMahmut Makal · Çağdaş Yayınları · 1979105 okunma
Reklam
Bir Atatürk 'e bak , bir de ..
«Hakiki vatandaş, nerede, ne vaziyette, kiminle bulunursa bulunsun serbest konuşmalı, kafasından, vicdanından gelen şeyleri söylemeli. İsterim ki bütün vatandaşlar böyle olsun­lar. Muhatapları Devlet Reisi olsun olmasın, düşündükleri­ni söylesinler ve Reisicumhuru düşündüklerine sevketsinler. Benim üzerimde tesir yapan şey mefkure sahibi vatandaş­ların serbest hitabıdır. Ben herhangi vatanî bir mesele hak­kında konuştuğum zaman, mutlaka benim dediğim doğru­dur, diye iddia etmem...»
Sayfa 214 - Çağdaş Yayınları 3. BaskıKitabı okudu
"Fikrin en tehlikelisi gizli kalanıdır."
Sayfa 213 - Çağdaş Yayınları 3. BaskıKitabı okudu
Sülüman Demirel bildiğiniz gibi ..
Emral Atasoy adlı genç bayan öğretmen «çocuklara hep basmakalıp kitaplar okutuyorum» dedi Başbakana. Tarih 968 Haziran başıdır. Başbakan sordu: «niçin?» «Çünkü bas­kı var efendim» dedi öğretmen. Başbakan şöyle cevap ver­di: «Yaşar Kemalden başka okutacak kimse bul kızım. Me­sela bir Haşan Paşayı okutabilirsin, bir Evliya Çelebiyi...»
Sayfa 206 - Çağdaş Yayınları 3. BaskıKitabı okudu
+1
Demokrasi, köpeksiz köyde eli deyneksiz gezenlerin ra­hatlarını bozan düzendir.
Sayfa 204 - Çağdaş Yayınları 3. BaskıKitabı okudu
Reklam
Faşist kafa yapısı HİÇ değişmez !!
Prof. Mubahat Küyel’in yazdığı «Felsefeye Başlangıç» kitabından aldığımız şu bö­lümlere bakın:«Ehl-i Sünnet, Kur’anı Kerime olduğu gibi inanış ‘ah- kâm’ma uyanlardır. Şia, din başkanlığı meselesinde Ali’yi tutanlardır. Bunlar Ali’yi Tanrı mertebesine çıkaran Gali- ye’dir. Galiye’ye göre domuz eti ve şarap dince yasak (ha­ram) değildir, helâldir. Evli erkek ve kadının evlilik dışı cinsel ilişkiler kurması (zinâ) da helâldir. Din yasasının buyruklarını dinlememek gerekir.»«Bu teori (Alevilik kuramı) bütün sosyal düzenini, kut­sal kitaptan, Tanrının buyruklarından alan bir toplumda, böyle, teorinin vermiş olduğu imkândan yararlanarak, yü­rürlükteki siyasi gücü başka deyimle devleti ele geçirmek isteyen kişilerin kendilerini Tanrı olarak, biricik güç olarak sunabilmelerine çok elverişlidir. Özellikle Şii’ler arasında ‘Ben Tanrıyım (Enel-Hak)’, ya da ‘Cübbemin altında Tanrı var’ iddialarıyla ortaya çıkan bir kesim mutasavvıfın dav­ranış ve düşüncelerini ölüm karşılığıyla ödemelerinin gerçek sebebi bu olmalıdır. Ayrıca, devlet otoritesine karşı gelen bozguncu eylemler de, yine bu teori ile felsefe yolundan ya- sallaşmaya çalışmışlardır. (Pir Sultan Abdal, Nesimi, Sima- vi)» (Sayfa: 54).
Sayfa 197 - Çağdaş Yayınları 3. BaskıKitabı okudu
Ek Yapmak İsteyen ?
Örneğin, ilk ve ortaokullarda din dersleri okutulmaktadır. Okutulan derslerin de dinle pek ilgisi yoktur. Güvercin hi­kâyesi, göç hikâyesi diye sürüp gitmektedir. Bu oy toplama ortamını yaratma ve elden bırakmama çabasının sonucudur. Orta ve yüksek dereceli din okullarını da düzinelerle açmış bulunuyoruz. Onlardan da devrimlere ve her yeniliğe karşı küme küme insan çıkmaktadır. Okullarda mezhep kavgaları, fakültelerde, mescitler, mescitleri ihya eden ve oruç tutma­yan öğrencilere yemek vermeyen okul müdürleri, kısa kol­lu giyinen bayan öğretmenlerine kâfir diyerek saldıran îmam - Hatip öğrencileri... alıp yürümüştür.
Sayfa 197 - Çağdaş Yayınları 3. BaskıKitabı okudu
7-8 yerden maaş almadan olmaz o işler!!
Eğitim Bakanlığı önerisini reddeden ve «Recaizadesi olan bir ülkede o makama geçmek bana düşmez» diyen Tevfik Fikret gibi «hak bellediği yolda yalnız da giden» kaç kişi çı­kar aralarından?
Sayfa 178 - Çağdaş Yayınları 3. BaskıKitabı okudu
Reklam
"Milliyetperver" büyüklerimiz..
Hüseyin Cahit Yalçın Vefa İdadisine müdür yardımcısı ve türkçe öğretmeni olunca «Vatanıma, milletime, padişahı­ma sadakatle hizmet edeceğim» diye yemin etmişti... Abdül- hamide sadakat yemini eden bu adam, ne yazık ki ölürken «hürriyet» diye diye ölmüştür. Oysa o da saylav oldu. Meclis Başkanı oldu. Birinci Dünya Savaşı içinde «Men-i ihtikâr» Komisyonu Başkanı olduğu zamansa, ölüye kefen bezi, yaşa­yanlara kibrit bile onun imzasıyla çıkıyordu. Yaşadığı ev peri sarayı gibiydi: Aynaların genişletip uzattığı bir koridor­dan sonra, yerde ipekli Acem seccadeleri... Köpeğini şekerle beslemekte... O yıllarda, vatandaş çayını kuru üzümle bile içemiyordu... «Kalkın ey ehli vatan!» diye yazdığı yazılarla gençliği kışkırtma yolunda iktidarla birleşerek 1945 lerde Tan Matbaasının yıkımında en büyük rolü de o oynamadı mı?
Sayfa 176 - Çağdaş Yayınları 3. BaskıKitabı okudu
Anlayana..
«Gölgeden bakmakla dallar eğilmez, «Karşıdan karşıya güzel sevilmez...»
Sayfa 174 - Çağdaş Yayınları 3. BaskıKitabı okudu
Yalnız sırtlarını mi dönmüşler ?! =))
Bizim softaların anlamamazlıktan geldiğine bakmayın, söylence de eskidir, ona bağlı olarak müslüman toplumların ilerleyen uygarlıktan pay almamak ister gibi dünyanın gidişine sırt dönercesine yaşadıkları gerçeği de eskidir.
Sayfa 163 - Çağdaş Yayınları 3. BaskıKitabı okudu
Nokta.
Türkiye, reformların ivedi yapılması gereken, sosyal adaletin ivedi sağlanması gereken bir ülke.
Sayfa 165 - Çağdaş Yayınları 3. BaskıKitabı okudu
Salt köylü değil, 4/3 'ü asgari ücretle yaşayan Türk milleti...
Eskiler köylünün çektiklerine, çekemez sandıkları nice ağır yükleri götürdüğüne bakarak «Köylü mil­leti çayır otuna benzer, eşekler ne kadar kemirse yine bü­yür» demişler. Öylece, çoluğu çocuğu ağlatarak, konur ökü­zün, boz eşeğin sırtından bu borçları da elbet kapatacak­lardır...
Sayfa 160 - Çağdaş Yayınları 3. BaskıKitabı okudu
350 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.