Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Kral Öldü Yaşasın Kral 2027 Yılının Anıları

Çetin Altan

Kral Öldü Yaşasın Kral 2027 Yılının Anıları Sözleri ve Alıntıları

Kral Öldü Yaşasın Kral 2027 Yılının Anıları sözleri ve alıntılarını, Kral Öldü Yaşasın Kral 2027 Yılının Anıları kitap alıntılarını, Kral Öldü Yaşasın Kral 2027 Yılının Anıları en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Ve ilericilik, en ileri teknolojiyle bütünleşebildiği ölçüde ilericiliktir...
Kaf Yayıncılık 1999 Sayfa: 97
Yavaş yavaş yaratık olmaktan çıkıp,beyinselleşmeye yönelmenin yedi milyon yıllık serüveni sonunda,varıla varıla nereye varılmıştır biliyor musunuz? Yeryüzünde yaşayan beş milyara yakın insan nüfusundan,sadece dörtte birinin gelişmiş bir yaşam düzeyine kavuşabilmesine...
Sayfa 159 - İnkılâp KitabeviKitabı okudu
Reklam
1 Ocak 1982
Ege köylerindeki kahvelere de,henüz kadın değilse bile,bilardo girmeye başladı.
Sayfa 145 - İnkıkâp KitabeviKitabı okudu
Ses,hareket ve görüntü ölümle kaybolmuyor...Kaybolan sadece bir denklemdir.O denklem başka bir denkleme dönüşüyor...
Sayfa 165 - İnkılâp KitabeviKitabı okudu
En büyük sömürücü zamandır. Az gelişmişlik, zamanın sömürüsüne karşı dövüşe girememekten biçimlerinir.
Kaf Yayıncılık 1999 Sayfa: 17
Üretimde kol gücü devre dışı kaldığı zaman,sömürü de çağını doldurmuş olur.
Sayfa 161 - İnkılâp KitabeviKitabı okudu
Reklam
Tarih ve insanlık,dünyadaki hayata boşvererek ölüm sonrası için çalışmış olanları asla unutmaz.
Sayfa 148 - İnkılâp KitabeviKitabı okudu
Her türlü üretimin robotlara bırakılması sonucu,insanlığın üreticilikten,yaratıcılığa atladığı şu dönemlerde,yeryüzünün herkes için görkemli bir oyuncak cenneti olmaya başlaması,insanları gerçekten mutlu etti mi acaba?
Sayfa 224 - İnkılâp KitabeviKitabı okudu
Zamanın ne kadar hızlı geçtiğini yüreğinin ta kökünde duymak için,elli yıllık bir yaşam bölümünü gerilerde bırakmak gerekiyor...
Sayfa 197 - İnkılâp KitabeviKitabı okudu
Angutluk,magandalık,keleklik,ahmaklık,salozluk,gerzeklik daha çok pekiştirilmeli... İnsan beyninin de evrenin bütünlüğü içindeki bir olgu sayılabileceğini söyleyenler hakkında,ağır ceza mahkemelerinde dava açılmalı. Hele tarihteki toplumsal olayları "tez-antitez-sentez" dinamiği içinde analitik bir değerlendirmeden geçirmeye kalkanlar,vatan haini sayılmalı...
Sayfa 37 - İnkılâp KitabeviKitabı okudu
Reklam
Neşelenmek mi istiyorsunuz,son otuz yıllık gazete koleksiyonlarını karıştırın.Demeç,öngörü ve polemiklerle olayların akışı arasındaki uçurumları görünce,toplumsal konularda görüş ve düşünce yürüten kadrolarımızın,giriştikleri mimarcılık oyununda ne kadar gönyesiz,pergelsiz ve şakulsüz olduklarına şaşarak kahkahayı basarsınız.
Sayfa 83 - İnkılâp KitabeviKitabı okudu
Ne var ki hazineden geçinmeli kadrolar,okul çocuklarına,objektif bir gerçekçiliği değil,demagojik ulusçu övünmelerle her kapının açılabileceğini ve her payenin kapılabileceğini telkin etmeye kalkmışlardır. O nedenle de kendi uğraş dallarında evrensel nitelikte güçlü üretim kuşakları yetişmemiştir 20.yüzyılda...
Sayfa 71 - İnkılâp KitabeviKitabı okudu
Nelerin değişmediğine gelince... Benim çocukluğumdaki gecekonduların sedirli-minderli dünyasında bazı önemli rötuşlar oldu,ama ne piyano ne keman girebildi oralara...
Sayfa 188 - İnkılâp KitabeviKitabı okudu
Onlardan sonra gelen kuşak ise,arada bir Jüpiter gezegenine kadar uzanarak,40'ından sonraki yaşları atma küründen geçecek... Ama hiçbiri,öldükten sonraki durumuna,Türkiye'de savcılıklara modası geçmiş bilgisayarları satmakla uğraşanlar kadar yatırım yapmayacaktır.
Sayfa 148Kitabı okudu
27 Temmuz 1976
Ve bu hercümerçlik içinde yirmi yıl sonra Türkiye'nin nüfusu yetmiş milyon olacaktır. Neyin nasıl çözümleneceğine dair tutarsız vaatlerden başka,dişe dokunur hiçbir somut plan yoktur ortalıkta. Halen iki yüz elli bin çocuk üniversite kapılarının dışında kalmaktadır.Üstelik bu tıkanıklık gitgide büyüyeceğe benzemektedir.Küçük Amerika'yı,yahut büyük Türkiye'yi kurmaya çalışırken,korkarız ki gitgide Hindistan'ın dramına gelip saplanacağız. Böyle bir endişe bugünkü yönetim kadrolarının düşünce kâbusu olmayabilir: Çünkü bugünkü yönetim kadrolarının yüzde yetmişe yakını,yirmi yıl içinde mezarlık olacak,yüzde yirmisi eklenecek,yüzde onu da oraya buraya dağılacaktır. Devlet kurumları ise ileriye dönük bir temponun bilimselliğine göre değil,günlük iktidarların keyif ve çıkarlarına göre pusu ayarlamak zorundadırlar. Yani yirmi yıl sonraki toplumsal açmazların sorumluluğu kimseyi tedirgin etmemekte,çünkü kimseye düşmemektedir.
Sayfa 114 - İnkılâp KitabeviKitabı okudu
35 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.