Kuğu Takımyıldızı'nın Gizemi Sözleri ve Alıntıları
Kuğu Takımyıldızı'nın Gizemi sözleri ve alıntılarını, Kuğu Takımyıldızı'nın Gizemi kitap alıntılarını, Kuğu Takımyıldızı'nın Gizemi en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Kuğular gibi gece uçan bazı türlerin ( bu yüzden kuğular Avrupa folkloründe ay ile ilişkilendirilir) kuzeydeki yumurtlama yerlerine ulaşmak için bazı yıldız guruplarını bildiklerini ve kullandıklarını ortaya koymuştur.
Sayfa 349 - Avesta YayınlarıKitabı okudu
Higgs bozonu, madde yapımının arkasındaki görünmeyen güç olduğundan "Tanrı parçacığı" olarak da bilinir.
Sayfa 356 - Avesta YayınlarıKitabı okudu
MÖ altıncı yüzyıl gibi Yunanlı fabl yazarı Ezop, yaygınca bilinen bir gerçeği dile getirmiş ve bütün hayatı boyunca sessiz kalan kuğuların ölüm anında korkunç bir çığlık ( bazılarına göre şarkı söylerler) attığını yazmıştır.
Sayfa 342 - Avesta YayınlarıKitabı okudu
Kuğunun çığlığı herhangi bir ölüm karşısında kadınların feryadına benzetilir.
Sayfa 342 - Avesta YayınlarıKitabı okudu
Kelimenin tam anlamıyla Psikadelik deneyimler "kişisel kozmik bilinç" olarak tanımlanabilecek bilinci çözmenin anahtarı olabilir.
Sayfa 327 - Avesta YayınlarıKitabı okudu
Birçok kaynak Bride'ın eski Keltçe brig ( yükselmiş, soylu ) kökünden geldiğini belirtir.
Sayfa 148 - Avesta YayınlarıKitabı okudu
Eğer filozof Aristoteles ( MÖ 384-322) hayatın dünyada kendiliğinden geliştiği teorisini ortaya atmamış olsaydı, panspermia o zamanlar hayatın gerçek kökeni olarak kabul edilecekti. Aristoteles'in teorisi daha çok kabul gördü ve Fransız kimyacı Louis Pasteur ( 1822-1895) tarafından aksi ıspatlanana yani kadar on dokuzuncu yüzyıla kadar üzerinde çalışıldı.
Pasteur'un mikrobiyoloji çalışmalarının başında ( bulaşıcı hastalıklara bakterilerin neden olduğunun belirlenmesi de dahil olmak üzere) hücre hayatının kaynağı hakkında çeşitli fikirler öne atılmıştı ancak 1903'e kadar Panspermia fikri tekrar ele alınmamıştır. 1903'te İsveçli fiziksel kimyacı ve Nobel ödülü sahibi Svante August Arrhenius ( 1859-1927) dünyadaki yaşamın kendisinin yıldız ışığı radyasyon basıncı olarak gördüğü uzaya itilmiş çok ufak sporlardan meydana geldiğini yazmıştır.
Sayfa 319 - Avesta YayınlarıKitabı okudu
Eski Mısır'da Klasik gelenekte Eradinus ( Okyanus Nehri ya da Cennet Nehri ) olarak bilinen Samanyolu'na verilen ad "Kıvrılan Nehir'di." Bu nehir Nil Nehri'nin gökteki eşi hatta uzantısı olarak görülüyordu.
Sayfa 217 - Avesta YayınlarıKitabı okudu
Henu-yelkenli gemisi ölülerin sonraki hayata ulaşmasını sağlayan daha sonraki güneşli yelkenliler için bir modeldi. Hem Gize'de hem de Abydos'ta ( Osiris'in önemli kült merkezi ve güney Mısır'daki nekropolis) çok sayıda yelkenli gemi mezar ya da Piramitlerin yanına konumlanmış şekilde özellikle de maden ocaklarında bulunmuştur. Bütün açık deniz gemileri bütün olarak ya da parçalanmış halde toprağa koyulmuşlardı. Bu, kökü Mısır Hanedanlığı'na kadar giden bir uygulamadır ve etraftaki mezarlara gömülenlerin gökyüzü dünyasına ulaşmak için gemilerin yıldızlardaki ikizlerini ( yıldız gemileri ) kullanabileceklerine inanılıyordu.
Sayfa 216 - Avesta YayınlarıKitabı okudu
Peru Amazonlarında bir yerlerdeki yağmur ormanı açıklığında Psikadelik bir bitki olan demlenmiş ayahuasca'nın etkisi altındaki Jeremy Narby var.
Güney Amerika yağmur ormanlarında 100.000'den fazla bitki çeşidi var. Yağmur ormanlarındaki birçok diğer kabile ile birlikte Ashaninkalar bitkilerin ve otların binlerce yıllık ilaç kullanımı bilgisine
Sayfa 311 - Avesta YayınlarıKitabı okudu
Cuzco'nun yer-gök ilişkisi bu yüzden "yukarıdaki aşağıdaki gibidir, aşağıdaki de yukarıdaki gibidir" diyen Hermetik aksiyomun mükemmel bir örneğidir.
Sayfa 121 - Avesta YayınlarıKitabı okudu
Ölülerin öteki dunyada yasayacaklari yer olan Aaru'nun, yani Mısır cennetinin aslında kuzey gök kutbu etrafında dönen yıldızların bölgesinde yer aldığının düşünüldüğünü gösteriyor.
Ölülerin ruhlarının insan başlı kuş şeklinde göç edici kuşlar gibi kuzeye doğru uçtukları düşünülüyordu. Bu da Mısır gömü inançlarını Ortadoğu, Kuzey Amerika ve Avrupa'nın Büyük bir kısmında var olan inanışlara bağlıyordu.
Sayfa 194 - Avesta YayınlarıKitabı okudu
Göbekli Tepe'yi bir çeşit gerçek zaman derinliğine koymak belki de daha önemli.
İlk şehir olarak kabul edilen Eriha şehrinden 1500 yıl önce, dünyadaki en eski şehir olan Çatalhöyük'tan 4000 yıl kadar önce vardı. Daha da şaşırtıcı olan Göbekli Tepe'nin tarihinin, megalitik yapılarıyla ünlü Stonehenge'den tam da 6500 yıl önceye dayanmasıdır. MÖ 2600'de yapıldığı düşünülen Büyük Piramit'in inşasından 7000 yıl önce de vardı.
Sayfa 23 - Avesta YayınlarıKitabı okudu
Amerikalı James Watson ile 1953'te DNA'nın sarmal yapısını keşfeden Nobel Ödüllü bilim adamı Francis Crick'tir (1916-2004). Temmuz 2004'te 88 yaşında öldüğünde medyada aslında bir süredir bilinen bir hikaye yer aldı. Bu, Crick'in "az miktarda," "asit" olarak bilinen LSD ( çavdarın üzerinde yaşayan çavdar mahmuzu gibi mantarda bulunan Psikadelik alkaloidlerin aynısını üreten sentezlenmiş madde) kullanmasının yanında, aynı zamanda DNA'nın şifresini çözdüğünde "uçmuş" halde olduğu haberiydi. Aslında Crick'in eski bir meslektaşına göre "Cambridge akademisyenleri az miktarda LSD'yi düşünme aracı olarak kullanmaktaydı. Bu madde onları önyargılarından kurtarıp zihinlerini yeni fikirlere açıyordu. Crick de sarmal şekli LCD'yi almışken gördü.
Sayfa 322 - Avesta YayınlarıKitabı okudu
Paleolitik mağa sanatının bu örnekleri hiç şüphesiz ki Psikadelik mantar kullanımının hem Kuzey Afrika hem de Asya'nın birçok bölgesinde tarih öncesi topluluklarda önemli olabileceğini, Amerika kıtasında ise mantar kültünün en azından 4000 yıl öncesine, hatta daha da öncesine dayandığını göstermektedir. Batı Avrupa Paleolitik mağara sanatında sorumlu olan sanatçılar ve şamanların aynı zamanda mağaralarda yoğun bir trans durumuna geçmek için benzer maddeler kullandıklarını tahmin edebiliriz. Eğer mantarlar kullanılmadıysa o zaman bu kişilerin ben otu, adamotu, ve güzelavrat otu gibi daha ağır Psikotropik bitkiler kullanmış olmaları mümkündür. Ben otu ve güzelavrat otu geç Ortaçağ ve Tudor zamanında süpürgelerle uçmak için sözde cadıların "merhemi" ya da "uçma ilacı" olarak nam salmıştı.
Sayfa 294 - Avesta YayınlarıKitabı okudu