Akıcı dili ile abartıdan uzak, gerçeğe oldukça yakın kurgusu ile polisiye dalında okuduğum harika kitaplardan biri daha. Bu kitabı okurken sanki kitap okumuyor da bir polisin ağzından olayları canlı canlı dinliyormuşum gibi hissettim.
Cinayet masası ekibi Erhan Amir, yardımcısı Selim, Suat ve ekipte yeni olan Ümit...
Ankara sokaklarında işlenen seri cinayetler ve ardında yatan derin sır perdesi...
Heyecan ve aksiyon dolu bu sayfalar nasıl hızla geçti anlamadım bile.
Ankara Kuğulu Park'ta bulunan bir kadın cesedinden hemen sonra Mamak çöplüğüne atılan ve çöp poşetine konmuş bir başka kadın cesedi...
Varoş mahallesi, eski devirden kalma bir kabadayı, yeraltı dünyası ve batakhaneler...
Yurtdışından kandırılarak getirilen ana kuzusu kızlar ve para kazanmak uğruna acımasızca satılan genç bedenler.
Kızıl Osman daha önce bir pavyonda garsonluk yapmaktadır ancak daha sonra pis işlere bulaşarak kadın pazarlama işine girmiştir. Yurtdışından getirilen, daha önceden pavyonda olan kadınları pazarlamakla başlamıştır işe. Ancak bir zaman sonra gizli numaradan gelen bir telefon ve işe gönderdiği 2 kadının öldürülmesi Kızıl Osmanı acımasız bir sona hazırlayacaktır...
Bu kitap anlatılmaz okunur :)
Kuğulu Park Cinayeti 2 ' yi aklımda kalan sorular yüzünden iki kat sabırsızlıkla bekliyor olacağım.
