Küller Gönderileri
Küller kitaplarını, Küller sözleri ve alıntılarını, Küller yazarlarını, Küller yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Kalbimde feda edilecek birçok kâinatlar buluyordum
Memleket sevgisinden başka bir aşka tahammül edemem sanıyordum. Ben sade güzel İstanbul ile kemanımı ve fırçamı sevmek için yaratılmış gibiydim. Yabancı bir insanı yiyen, içen uyuyan bir et parçasını sevmek.... Evlenmek.. Bunlar çok çirkin, çok katı şeylerdi benim için!
Zaten öyledir: insan bir şeyi arzu ederse ekseriya muvaffak olamaz
Sayfa 44
Allah'tan dilerim senin ömrün, gözyaşına yabancı ve kahkahaya arkadaş olarak geçsin.
Sayfa 109Kitabı okudu
Şimdi serseri rüzgarların yolunda sürüklenen sarı bir yaprak gibiyim!
Benim seni sevdiğim kadar Mecnun Leyla'yı sevmedi!
Sayfa 83Kitabı okudu
"Seni... bu sene geçen seneden, bugün dünden, ve şu dakika da bir dakika evvelinden daha çok seviyorum."
Sayfa 83Kitabı okudu
Zaten öyledir: insan bir şeyi arzu ederse ekseriya muvaffak olamaz.
Sayfa 70Kitabı okudu
Gecelerin kaç saat olduğunu dert düşkününe, gamı çekene sor.
Sayfa 43Kitabı okudu
Onun her hali her sözü, her kımıldayışı, başlı başına bir aşk yaratmaya o kadar kabiliyetli idi ki!...
Sayfa 42Kitabı okudu
"Çekil, bu gölgeli yolda gezinme
Bahar bakışların yine pek sarhoş
Yanılıp gönlüme misafir etme
Kapısı kilitli, mihrabı bomboş
Mabeddir orası, meyhane değil"
Sayfa 24Kitabı okudu
İstanbul'da yiyecek sıkıntısı baş göstermişti. Buna karşılık; İstanbul'da bir sosyete ve zenginler gurubu türemişti. Sıkıntıyı halk paylaşırken, yetimler gıdasızlıktan perişan olurken, zenginler lüks hayat içinde yüzüyorlardı.
Sayfa 22Kitabı okudu
Küller
Halide Nusret Zorlutuna’nın ilk romanı.
1919’da Ümit Mecmuası’nda tefrika edilen eser, 1921’de Ümit Külliyatı arasında Sühûlet Matbaası’nda basılmıştır.
Muhayyel bir konuyu ele alan romanda, Ali Namık’ın kıskançlığı yüzünden, eşi Suzan’ı zehirlemesi ve ölümüne sebep olması anlatılır.
Romandaki dolantılar, mektuplardan ve hatıra defterlerinden aktarılır, böylece okur yaşananları öğrenme imkanı bulur.
”Küller” romanı üzerine ilk değerlendirmeyi yapanlardan biri Servet-i Fünun edebiyatının değerli sanatçısı Cenap Şahabettin’dir. Peyâm-ı Sabah’ta “Küller: Hüzün ve Tebessüm” başlıklı kitap tanıtımına yönelik edebi eleştirisinde, bu eseri konu, olay, şahıslar, zaman, mekan ve üslup bakımından başarılı bulduğunu belirtir. Küller’in “tabiî, zarif, sarih, güzel ve pek mûnis” bir üslupla yazılmış olduğunu ifade eder.
”..Bu hâlde muharrire-i muktedireyi (güçlü kadın yazarı) (…) kendisini bilâ-kayd ü şart (kayıtsız ve şartsız) tebrik etmemiz lazım gelir. İşte ben de o vazife-i tehniyeti (kutlama görevini) ifâ (yerine getirme) için bu satırları yazdım.”
Cenap Şahabettin
”Küller”imde yaşatmak istediğim vaka ve kahramanları için “muhayyel” diye dudak bükenler var, onlara sorarım: Her gün hakiki hayat tipleri önünde o kadar bunalan zavallı ruhlarımız, “hayal” adlı mübarek teselliyi kitaplarda da bulmasın mı?”
Halide Nusret Zorlutuna 
Küller 
Halide Nusret Zorlutuna
"Onun altında yattığı toprakların üstünde benim ayaklarım nasıl basar?"