Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Manevî Sömürgecilik

Kültür Emperyalizmi

Ahmet Kabaklı

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Bu ülkede sivrilmek için mutlaka halktan ayrılmak, onu küçümsemek «geri» bulmak, dinini, terbiyesini, hikmetini, masalını felsefesini hiçe saymak gerekir.
Sayfa 153Kitabı okudu
Batı'da ve Doğu'da bir ahlâk vardır, biz bunları ikisine de bağlı değiliz. Dinin de ilmin de, sanatın da insanlara verdiği bir karakter vardır; biz bunların üçünden de yoksunuz. Kitabın da, geleneğin de kendine göre birtakım ilkeleri vardır. Biz ne okumuşuz ne de su katılmamış cahiliz. Biz, bu dünya yüzünde, yeri, inancı, prensibi, hangi düzende ve niçin yaşadığı belli olmayan acaip bir toplumuz.
Sayfa 132Kitabı okudu
Reklam
Dinimizde hiddet günahtır, ilim ve şefkat esastır! ama, dedi. Beyefendi oğlum, insanda bozulmadık sinir teli bırakıyorlar mı? Dinden, gelenekten, ahlâktan söz ettiniz miydi, insanın suratına gülüyorlar. Müslünanlık nerdeyse ayıp sayılmaya başlamış. Dünyalar tersine dönmüş. Vaktiyle bir güruh yobaz, her yeni güzel, ve doğru hareketi «kâfirlik» diye ayıplar, taşlarlardı. Şimdi de bir güruh yobaz, her doğru, iyi, insanî ve ahlakî davranışı "dincilik", «muhafazakârlık», «gericilik» diye karalamak kınamak cüretine kalkıyorlar.
Sayfa 303Kitabı okudu
Medenî ve çağdaş olmanın, maddî ve manevî sahada yükselmenin ilk şartı kendi kaynaklarımıza dönmek, bir mazimiz bulunduğunu hatırlamak, halkımızın kıymet hükümlerine bağlı yurtsever, alim ve sanatkârlar yetiştirmektir.
Sayfa 120Kitabı okudu
Gericilik diyerek dine, milliyete, geleneğe, namusa, ahlâka saldırmışlar. Köpeği pek bol olan köye dönmüşüz. Havlamalardan korka korka, bütün güzel,kutsal, manevî şeylerimizi doğrayıp doğrayıp önlerine atmışız. Şimdi bize ufacık evimizi bile çok görmüşler. Oranın kapısından da saldırıyorlar. Meskene tecavüzler oluyor. Çoluk çocuk tehlike içindedir. Ahlâk grafiği aşağı yönelmiştir. Bu gidişle düşecek, daha düşecektir. Bu cemiyete Allah korkusu, ecdat ve yurt sevgisi, insan saygısı lâzımdır. Midelerle tenasül uzuvlarının her şeye meydan okuduğu bir memleketten ancak sapık fikirler ile kirli vicdanlar çıkıyorsa şaşmamalıdır.
Sayfa 132Kitabı okudu
Oysa bir millet, ancak kendi kitaplarından kendi efsanelerinden, kendi zevk ve kültüründen meydana gelebilir. Batıdan öldüresiye gelerek bizi sam rüzgârı gibi savuran KÜLTÜR EMPERYALİZMİ,nin karşısına, bunlar ve benzeri sanat eserleri olmadıkça neyle, nasıl çıkarabiliriz? Milletin dili, zevki ve kültürü ile kurtarılmasının bir ölüm dirim ciddiliği kazandığının bir gün anlaşıldığını görürsek gözlerimiz rahat kapanacak.
Sayfa 121Kitabı okudu
Reklam
Peki milletin şahsiyeti? O da insanlara kıyas edilebilir. Milletler tarihleri boyunca türlü görgüler, tecrübeler, kaynaktan kültürler, zevkler, sanatlar, dinî inanç ve hikmetler edinirler. Bütün bunlar, millî üslûbu meydana getirir. Dünyada öyle sanatlar, tavırlar, politikalar vardır ki: «İşte bu İngiliz tarzıdır! Fransız işidir! Şu Rus'lara mahsustur. Bu da Japon üslûbudur» gibi hükümler verebiliriz. Ya Dünya üzerinde «Türkler falan olaylarda böyle düşünür, böyle davranır!.» diye söyletebildiğimiz var mı? Belki var ama onlarda eskiden kalmadır. Ve günden güne silinmektedir. Silinmenin sonu belki maddeten yok olmak değil, fakat millet olmaktan çıkıp bir kuru kalabalık haline gelmektir. İbret alınacak şey; kendimiz bile, bize ait olan şeyleri : «Alaturka... alaturkalık» diye yermekteyiz.
Sayfa 235Kitabı okudu
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.