Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Kültür ve Emperyalizm

Edward Said

En Eski Kültür ve Emperyalizm Sözleri ve Alıntıları

En Eski Kültür ve Emperyalizm sözleri ve alıntılarını, en eski Kültür ve Emperyalizm kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Modern Avrupa'nın ve ABD'nin evrenselleştirici söylemleri, önemli bir istisna olmaksızın, isteyerek ya da istemeden, Avrupa dışı dünyanın sessiz olduğunu varsayıyor. Bu eritmektir, kapsamaktır, doğrudan yönetmektir, zorlamaktır. Sömürgeleştirilmiş halklara kulak verilmesi, fikirlerinin bilinmesi gerektiği, çok seyrek kabul görmüştür.
"Emperyalizmin kültürü göze görünmez olmadığı gibi, dünyevi aidi­yetlerini ve çıkarlarını da gizlememiştir.."
Reklam
"Başka bir deyişle tarih, hesap makinesi değildir..." (Basıl Davidson)
"Geçmişin bugünkü kültürel tavırlar üzerindeki etkisi, geçmişin kendisinden daha önemlidir..."
Conrad şöyle diyor sanki: "Kimin iyi yerli kimin kötü yerli olduğunu biz Batılılar kararlaştırırız, çünkü tüm yerliler bizim tanımamız sayesinde var oluyor. Yerlileri biz yarattık, konuşmayı ve düşünmeyi öğrettik; isyan ettiklerinde, olsa olsa, bazı Batılı efendileri tarafından aldatılan aptal çocuklar oldukları konusunda bizi doğrulamış oluyorlar..."
"Olgunlaşmamış ruh, sevgisini dünyadaki tek bir noktaya bağlamıştır; güçlü kişi, sevgisini her yere yaymıştır; kusursuz kişi, kendisinin olanı söndürmüş kişidir.."
Saksonyalı rahip St. Victor'lu Hugo
Reklam
Ali Şeriati "İnsan, bu diyalektik olgu, her zaman hareket halinde olmaya zorlanır. O halde insan, hiçbir zaman, artık hep kalacağı bir yere ulaşıp Tanrı'da ikameti seçemez ... O halde, saptanmış tüm standartlar nasıl da utanç vericidir. Standartları kim saptayabilir ki? İnsan bir "seçiş," bir savaşım, kesintisiz bir oluşmadır. Sonu olmayan bir göçtür, kilden Tanrı'ya doğru, kendi içinde bir göç; kendi ruhu içinde göç halindedir.."
"1986 ilkbaharında Reagan yönetimi "terörizm"e bir darbe indirmeyi kararlaştırdığında, Libya'ya yapılacak saldırının saati tam ulusal düzeyde en çok izlenen akşam haberlerine denk gelecek biçimde ayarlanmıştı. Tüm Müslüman dünyada ise, "Amerika misillemede bulunuyor" yanıtının yankılarına insanın kanını donduran "İslamiyet" çağrıları eşlik ediyor, bu da "Batı"da, "bizim" Yahudi-Hıristiyan (batılı, liberal, demokratik) kalıtımızın değerini, ve onların (İslam dünyası, Üçüncü Dünya, vb.) kötülük, alçaklık, acımasızlık ve hamlıklarını vurgulayan imgelerin, yazıların, tavırların çığ gibi yağmasına yol açıyordu..."
"Gerçekten de bu çağ, bir gardiyanlar çetesinin (Humeyni, Papa, Margaret Thatcher) şu ya da bu inancı, özü, ağır basan dinsel görüşü basitleştirip koruduğu bir Ayetullahlar çağı oldu. Fundamentalizmlerden her biri, haklı, özgür ve iyi olmak adına diğerlerine haksız bir biçimde saldırıyor. Tuhaf bir çelişki olarak, dinsel tutku galiba hemen her zaman kutsal ya da tanrısal kavramını karartıyor; bu kavramlar sanki, fundamentalist savaşın o fazla sıcak, büyük ölçüde çağcıl olan havasında yaşayamamaktadır.."
"Sınır savaşları," hedefi ne olursa olsun yoksullaştırıcıdır: Ağır basan ya da oluşturulan gruba katılınmasını, ikincil konumdaki "öteki" olarak aşağı bir statünün kabullenilmesini, ya da ölümüne savaşılmasını gerektirmektedir.."
37 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.