Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Kültürel Mirasımızı Tenkid Zarureti

Mehmed Said Hatiboğlu

En Eski Kültürel Mirasımızı Tenkid Zarureti Gönderileri

En Eski Kültürel Mirasımızı Tenkid Zarureti kitaplarını, en eski Kültürel Mirasımızı Tenkid Zarureti sözleri ve alıntılarını, en eski Kültürel Mirasımızı Tenkid Zarureti yazarlarını, en eski Kültürel Mirasımızı Tenkid Zarureti yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
162 syf.
·
Puan vermedi
Müslümanlar niçin dinlerini tatbik etmiyorlar ? Acaba tatbik edecekleri İslamı mı bilmiyorlar ? Yahut bildikleri İslam geçerliliğini kaybettiği için başka sistemlerden meded umar hâle mi geldiler ?
Kültürel Mirasımızı Tenkid Zarureti
Kültürel Mirasımızı Tenkid ZaruretiMehmed Said Hatiboğlu · Otto Yayınları · 200938 okunma
Kültür (insan mahsulün)ün, tenkid süzgecinden geçirilmesi...
"On dört asırlık kültürümüzün ilmî tahlil ve değerlendirmesi yapılmadığı için Müslümanlar dinlerini tam tatbik etmeyip geri kaldıkları gibi tatbik edilmeyen İslam’ın yerini Batılı sistemler almıştır. Bu tespitlerle beraber cevabı verilmesi gereken esas mesele, Müslümanların niçin dinlerini tatbik etmemiş olduklarıdır. Acaba tatbik edecekleri İslam’ı bilmiyorlar mıydı yahut bildikleri İslam geçerliliğini kaybettiği için başka sistemlerden medet umar hâle mi gelmişlerdi? Bu kitap, İslam’ı tatbik etmenin önündeki engelleri göstermekte ve kültürel mirasımızın niçin tenkid edilerek yorumlanması gerektiğini ele almaktadır."
Reklam
Eski alışkanlıkların, inanışların hortlaması...
''Kur'ân'ın açtığı yol uzun zaman açık kalamadı. Risalet devrinden uzaklaştıkça cahiliye devrinin bâzı kıymet hükümleri yeşermeye başladı. İlk büyük sapma, devlet başkanlığının bir kabileye has kılınışını takiben saltanat idaresini kurmada görüldü. Daha sonra bu kabilenin mensub olduğu kavmin takdisi merhalesine ulaşıldı!''
Sayfa 18 - OttoKitabı okudu
Ümmetin Denetim Vazifesi Üzerine...
Allah'ın Elçisinden Sonra Hilafet Devrinde Yönetim/Siyaset ve Yönetimde Ehliyet, Ümmetin Denetim Vazifesi Üzerine... ''Peygamber sonrası Hilafet devrini açan büyük insan Hz. Ebu Bekir'in ilk olarak vermiş oldukları nutuk, başa geçen kimsenin, tebaanın daimi kontrolü altında olacağını, iyi işlerinde desteklenip, yanlış işlerinde
Sayfa 87 - OttoKitabı okudu
İslâm dairesinde sayılabilmenin formülü...
''İslâm, toplumun bütün meselelerini, doğruluk, güzellik, adalet, eşitlik... isteyen Kur'anî prensiplerin ışığı altında çözüme kavuşturmaya talib bir nizamdır. Bu nizamı herkesten önce müslümanlar öğrenmek, yapılmış yanlışları düzeltmek, mevcud eksiklikleri tamamlamak durumundadırlar.'' (Sf.89-90)
Sayfa 89 - OttoKitabı okudu
Dinin misyonu...
"Kitab ve Peygamberiyle bu dinin gayesi, nerede ve hangi devirde olursa olsun, her nevi cahiliyeti yok etmek, Yaratıcı'ya bilginin ışında kulluk etmeyi sağlamaktır."
Sayfa 96 - OttoKitabı okudu
Reklam
Herhalde pek çoğumuza arız olmuş zaaflardan birisi, büyük tanıdığımız, İmam, şeyh, allăme, başkan, kurtarıcı... olarak gördüğümüz kimseleri bir nevi yanılmazlık zırhına bürüyerek, adeta onların her söz ve hareketlerinde birer hikmet arıyor olmamızdır
Sayfa 49 - OttoKitabı okudu
162 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Her bir cümlesini alıntı olarak paylaşmak isterdim ki maalesef bunu pek yapamam. Yazarı yeni tanımış olmama rağmen, neden daha önce hiç kendisini ve eserlerini okumadım diye hayıflanıyorum. Her şeyiyle mükemmel bir kitap. Gerçekten de bizlerin de bazen oturup kültürel mirasımızı tenkit etmemiz lazım. Bir şeylere, özellikle de din alanında direk duyduğumuz her şeyi benimsemememiz lazım. Bu sorgulamalar; alimler hakkında olabilir, imamlar hakkında olabilir, mezhepler hakkında olabilir, hadis, fıkıh vb. şeyler hakkında olabilir. Bugün İslam dünyasının geldiği noktayı hepimiz ne yazık ki biliyoruz. İslam'ı bütün kurallarıyla yaşıyormuş gibi yaşamak, ama aslında hiç yaşamamış gibi olmak! Hz. Muhammed’e indirilen Kur'an'a inanmayan 'bir gurup insanlar' onun üzerinden pek çok şey atıp tutmuşlardır. Ama hiçbirinde başarılı olamamışlardır. Durum böyle olunca da bu vasıfsız insanlar bu sefer de, ölümünden sonra Hz. Muhammed'e ait olmayan hadisleri Ona isnad etmişlerdir. Bütün bir insanlığa onu, ona ait olmayan bu saçma sapan hadislerle tanıtmışlardır. İslam dininin geldiği yer tam da burası, böyle karmakarışık duygularla müminlerin kalplerine bir perde indirmişlerdir. Allah affetsin diyorum ve bu kitabı da okumanızı kesinlikle tavsiye ediyorum. Ayrıca yazarı da bilmeyenler lütfen bir baksınlar ve böyle bir şahsı kaçırmasınlar derim. Günümüzde böyle insanlarla olmak ve onlar gibilerini tanımak ne güzel! Selametle.
Kültürel Mirasımızı Tenkid Zarureti
Kültürel Mirasımızı Tenkid ZaruretiMehmed Said Hatiboğlu · Otto Yayınları · 200938 okunma
Hocam! Buna bağlı olarak, bir siyasi soru daha soracağım. Bu son on yılın içinde ekonomik hayatta mafya, çete, yolsuzluk türünden şeyler ortaya çıktı. Son zamanlarda kap-kaç olayları ve intiharlar arttı. Tüm bunlar göz önünde bulundurduğumuzda, acaba Türkiye'de şu anda bir ahlaki kriz yaşadığımız teşhisinde bulunabilirmiyiz? Bir taraftan da,
Sayfa 138Kitabı okudu
Şu duruma bakın hele!!
6/627 senesi Hudeybiye barışına tekaddüm eden saatlerde, hanımı Ummu Seleme’nin tavsiyeleriyle hareket etmiş bir Peygamber'in modeli ortada iken, “Kadınlarla müşavere edin, fakat dediklerinin zıddını yapın!" emrini o büyük zata isnad etmekten utanmayan müslümanlar vücud buldu. Sahabe devrinde, uzak bölgelerdeki erkekler, bilgin hanımlara yazıyla başvurup yazılı cevab alabiliyorlarken, hanımları cahil bırakarak fitneyi yenebileceği zehabına kapılan ve bu yolda Peygamber'i istismar eden zavallı babalar görüldü.
Sayfa 117Kitabı okudu
Reklam
Herhangi bir coğrafi bölge, zaman dilimi veya irki endişe gözetmeksizin, beşer varlığını zulmetten nura kavuşturma davetinin sahibi olan İslam dinine mensubiyet iddiasındaki bizler, asırlardır gayr-i müslimlerin mahkûmu durumunda isek, İslam ile günümüz müslümanının aynı şey olmadığını kabullenip, hatamızı düzeltmek zorunda olduğumuzu lütfen kabul etmeliyiz. Asırlardır çöküntü içinde ayakta kalmaya çalışan İslam dünyası, kabahati İslam'da değil de kendisinde buluyorsa, tabiidir ki İslam'a dönmeye herkesten önce kendisiyle başlamak durumundadır. Ama bunu hangi ilimle yapacak, gerçek İslam'ı nerede ve nasıl öğrenecektir.
Sayfa 111Kitabı okudu
“Biz cahiliye devrinde kadınları adam yerine koymazdık." diyen ikinci Islam halifesi Hz. Ömer'i, kadınlardan ilmi ve idari sahada hizmet taleb edecek seviyeye yükselten kudret, İslam'dan başkası değildir. Bu yeni zihniyet sayesindedir ki, İslam hanımlar, kendi takat ve iffetlerinin imkân verdiği hemen hemen her sahada topluma hizmette bulundular. İslami kaynaklarda, ilmi çalışmaların yanı sıra, siyasi-askeri faaliyetlerde bulunmuş, en yüksek idari mevkilere geçmiş hanımlara rastlanıyor olmasını, İslam'ı hakkıyla anlamanın normal neticesi olarak görmek lazımdır.
Bir toplum, duyduğu, gördüğü şeyleri sorgulamaya gitmezse, her rivayeti doğru belleyip, önüne konan her şeye eyvallah derse, onun Islami hüviyetini kaybettiğini söylemekte hiçbir beis yoktur. Isterse sokaklar sakallı cübbeli adamlarla dolu olsun.
Sorgulamak gerek!
Müslüman toplumun hâlen gösterdiği perişanlığın temel sebeblerini, yetersiz bile saysak, bu kaynaklardan çıkarma imkanına sahibiz. Müslüman kendisini toplumdan niçin ve nasıl soyutladı, dinini niçin mescid duvarlarına habsetti, başına çöreklenmiş zalemeyi niçin temizleyemedi, niçin gayr-i müslim dünyanın sahip çıkacağı bir İslam'ı onlara anlatamadı...
“Bu Kur'an, amel edilmek için nazil oldu; ne var ki, insanlar onun kıraatini amel haline getirdiler..." derken, Kur'an'ın ahkâm ve ahlakının toplum hayatından ne kadar uzak kaldığını, insanların Kur'an'ın sadece şekliyle uğraştıklarını dile getirmektedir. Günümüzün, Kur'an'ı baştan sona ezberlemiş olup da, onun bir cümlesini anlamaktan aciz sayısız hafızının tohumları, anlaşılan asırlar öncesinde yeşermeye başlamıştır.
35 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.