En Eski Kur'ân-ı Hakîm ve Meâl-i Kerîm Sözleri ve Alıntıları
En Eski Kur'ân-ı Hakîm ve Meâl-i Kerîm sözleri ve alıntılarını, en eski Kur'ân-ı Hakîm ve Meâl-i Kerîm kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
رَبِّ اجْعَلْن۪ي مُق۪يمَ الصَّلٰوةِ وَمِنْ ذُرِّيَّت۪يۗ رَبَّنَا وَتَقَبَّلْ دُعَٓاءِ
"Ey Rabbim!
Beni ve soyumdan gelecekleri namazı devamlı kılanlardan eyle; ey Rabbimiz! Duâmı kabûl et!
Kur’ân-ı Kerîm’de, tilâvet secdesi bulunan âyetlerin kenarında ‘secde’ ibâresi yazılıdır. Kur’ân-ı Kerîm okuyan kimsenin, bu âyeti okuduğu zaman secde etmesi vâcip olur. Bu kimse, kıbleye döner, tilâvet secdesi yapmaya niyet eder ve ellerini kaldırmadan “Allâhü Ekber” diye tekbir alarak secdeye varır.
Secdede 3 kere “Sübhâne rabbiye’l-a‘lâ” dedikten sonra tekrar “Allâhü Ekber” diye tekbir alarak kalkar. Ayağa kalkarken de “Semi‘nâ ve eta‘nâ ğufrâneke Rabbenâ ve ileyke’l-masîr” der. Secde âyetini işiten kimsenin de secde etmesi lazım gelir.
هُوَ الَّذ۪ٓي اَنْشَاَكُمْ وَجَعَلَ لَكُمُ السَّمْعَ وَالْاَبْصَارَ وَالْاَفْـِٔدَةَۜ قَل۪يلًا مَا تَشْكُرُونَ•
“O, sizi yaratan ve size kulaklar, gözler ve kalpler verendir.
Ne kadar da az şükrediyorsunuz!”