…nedense önce şu “bahane”leri temizlemeyi akıl edemiyoruz. Çünkü, bahaneye karşı bahane uydurmak en kolay yol! Bu bizim tarzımız, bu bizim yaşam biçimimiz…
Kitaplarda “Misak-ı Milli sınırları”nı Edirne’den Kars’a hep çizdik ama, pratikte Ankara’nın ötesini hep “üvey evlat” gibi gördük… Kendimizi kandırmaya hiç gerek yok! Hâlâ memuru, bürokratı, polisi cezalandırmak için “sürgün” yeri Doğu, Güneydoğu…
… cebindeki üç kuruştan birini dolaylı ve de dolaysız “vergiler”le devlet hazinesine akıtıp silahlanma yarışında “eloğlu”nu fersah fersah sollamaya katkıda bulunurken, öte taraftan bir sel, bir deprem karşısında feleğini şaşırarak orta yerde apışıp kalanlar…