Kuş Evi

Eva Meijer

En Eski Kuş Evi Gönderileri

En Eski Kuş Evi kitaplarını, en eski Kuş Evi sözleri ve alıntılarını, en eski Kuş Evi yazarlarını, en eski Kuş Evi yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Haydn'nın eseri sakin başlıyor, parmaklarım modülasyonda ne yapacağını biliyor. Doğru pozisyonları arıyorum, düşünmeden düşünüp sadece hissederek, iyi çalana kadar devam ediyorum. Notalar, benim olmadan önce başkalarının düşüncelerini biçimlendiren notalar, şimdi benim oluyor, düşüncelerimin kaybolmasına, onları müziğe dönüştürmeme aracı oluyor."
Sayfa 50
"Dar sıra kayaların üzerinden, tekneleri geçip kumsala doğru yürüyoruz. Açık mavi suyun laciverte döndüğü yerde lacivert gökyüzüyle buluşuyor. Ona bazen kelimelerden korktuğumu, onların yerine geçmemesi gereken şeylerin yerine geçtiğini ve bana söylemek istediklerimi kemanla ifade etmenin daha kolay geldiğini anlatıyorum. Bana, beni korkutanın kelimeler olamayacağını, kelimelerin kılıftan, başka şeylerin taşıyıcılarından ibaret olduğunu söylüyor."
Sayfa 52
Reklam
"Hareket hâlinde olmak içinde hep bir vaat taşır. Hem istasyonlarda hem de müzikte."
Sayfa 73
"Art arda sabah dört buçukta uyandığım bu dördüncü sabah. Neredeyse tamamen sessiz olan şehri dinliyorum. Sesler, birkaç saat sonra, öğlen olduğunda yine artmak ve akşam olduğunda geceye geçiş yaparken yine azalmak üzere, şimdi sabaha ekleniyor. Rüzgâr camları, perdeleri, dalları ve yaprakları hareket ettiriyor. Evler rüzgârı dışarıda, kahkahaları içeride tutuyor. Ayak sesleri sokağı konuşturuyor. Atların nalları yerinde sayıyor. Taşlara değen tekerlek seslerinin altına motorlar alçak bas sesler döşüyor. Ben de sesler çıkarıyorum. Geceleri yattığımda nefesimin, kalbimin ve düşüncelerimin çıkardığı sesi duyabiliyorum. Denizi özlüyorum, çocukluğumun çayırlarını, karatavukları duyabildiğim sessizlikleri. Geçmiş; demek ki bugün buradasın. Hayır, geçmiş onunla aranda mesafe olan bir tepedir, asla yaklaşamasan da asla uzaklaşmayan. Şimdi ise kalabalıklar içinde birdenbire ifade kazanan, bakışlarına karşılık veren ama sonra geçip giden bir çehre."
Sayfa 89
*an
"Müzede ellerini arkada kavuşturmuş buzda kayan bir patenci gibi yürüyor, yarı çocuk yarı filozof. Tablolara bambaşka bir gözle bakmamı sağlıyor. Boyası, atmosferi, renkler, renkler, renkler. Turner'a gelince elimi tutuyor. Konuşmadan durup bakıyoruz ve ona neyin dokunduğunu görebiliyorum. Haklıydı, onun kim olduğunu biliyorum."
Sayfa 113
"İnsanlar kendileriyle fazlasıyla meşgul olduklarından, diğer hayvanları gerektiği gibi izleyemezler, oysa davranışlarını titizlikle tarif edebilmek her şeye bambaşka bir açıdan bakmamızı sağlayabilir."
Sayfa 139
Reklam
134 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.