Lazzaro, Dışarı Çık
Andrea G. PinkettsLazzaro, Dışarı Çık Gönderileri
Lazzaro, Dışarı Çık kitaplarını, Lazzaro, Dışarı Çık sözleri ve alıntılarını, Lazzaro, Dışarı Çık yazarlarını, Lazzaro, Dışarı Çık yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Demek ki ölümün onaya, beyana, tasdiknameye ihtiyacı vardı. Bir doktor onu belgelendirir, otopsi yapan bir diğeri onu parçalar, dergide bir ölüm ilanı onun için ağlar, bir çelenk onu süsler, bir tabut onu anar. Ardından bir barmen ondan bir yabancıya söz eder, öylesine ve ölüm yeniden yaşamaya başlar, maziye bakışındaki varlığıyla, sessiz sinemada başoyuncunun arzusu gibi, belki yeniden konuşmak üzere.
"Niçin mor?."
"Tiyatroculara uğursuzluk getiren bir renk olduğunu duydum da ondan."
"Ama sen tiyatrocu değilsin ki."
"Aynen öyle. Böylece bana şans getirir."
Geriye mazeret kalıyordu, insanoğlunun varoluşundan beri icat ettiği tek ve gerçek bulgu. Hayvanlar yalan söylemez, fillerin güçlü bir hafızası vardır, akbaba uçup geçer. Tutulmayan sözler veya örtme yalanları hakkında bir şey anımsamıyordum.
Kızları ağlatmak hoşuma gitmiyor, mendilimi hiçbir zaman geri vermezler.
Endişeli olmadığı zaman, endişe duymaya başlardı. Annelerin görevi çocuk yapmak değildir, merak etmektir.
Annem her yıl ona götürdüğüm samandan bebekler, geyik kafalı anahtarlıklar, elde yapılmış yıldız desenli tuzluk ve biberlikler için sevinmiş gibi yapıyordu. Son yıl ona küçük bardaklarıyla birlikte ufak bir grappa şisesi hediye etmiştim. Grappayı Bellamonte'deyken bitirdik, anneme de bardaklarla şisesi kaldı. Çok hoşuna gittiğini söyleyip Milano'daki mutfağa koydu, bir iki aylığına. Sonra yok oldu Üzüldüm ama fark etmemiş gibi davrandım. Bugüne dek onun Zevksiz Eşyalar Cennetinde huzur içinde yattığına inanıyorum.
Bu fikir çürük olabilirdi fakat mükemmel planlar dahi beklenmedik bir atom zerresi tarafından suya düşürülebilirken, bir gezegen büyüklüğündeki şans, saçma sapan bir planı başarıya götürebilir. Hayatımda sonuçları sermayemle ödeyecek kadar şansım daima olmuştu.
İlkinden sonra, Ay'a yapılan yolculuklar, astronotlar haricinde kimsenin ilgisini çekmemeye başlamıştı. Ay, ona dünyadan bakıldığında veya hayalperestler tarafından hayal edildiğinde daha güzeldir.
Önceki günkü kavgadan sonra Alaska'da dolaşan bir kanguru kadar saklı kalmayı ümit edebilirdim. Aramızdaki tek fark kangurunun zıplayıp kaçabilmesiydi.
Bir çar kızı gibi sahte bir gülümseme sergiledim. Gülümsemediler: Lenin taraftarı olmalıydılar.