Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.13
Leyla
Nur YazganLeyla Yorumları ve İncelemeleri
Leyla yorumları ve incelemelerini, Leyla kitabı hakkındaki okur görüşlerini , Leyla puanlarını 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
İstanbul'un eski zamanlarında geçen bir anlatı. Depremin ortasında, gizemli bir doğum ile yaşamı baslayan Leyla. Ahh Leyla ! Ve senin canım sevdan..
Şehrin tamamını saran yalnızca seçilmiş birkaç kişiye bulaşmayan bir salgın hastalık üzerinden herkesin birbirine nasıl kuşkuyla baktığını, vesveselerin hayatlarını ne hale getirdiğini, kaderlerini yaşarken aslında hiçbir şeyin farkında olmadıklarını okuyacaksınız.
Ben çok beğendim, elimden bırakmaya kıyamadım desem yeridir. Bazı kitaplar ile vedalaşmak istemiyor insan.
#leyla
Herkese merhabalar size hem konusu hem içeriği hem de yazımı ile beni içerisine alan bir kitap ile geldim.
Yazarımızın kalemini oldukça sevdim.
Osmanlı dönemine doğru uzanan bir sarsıcı hikaye....
Leyla...
Sessizzadelerin orta kızı Perizat tarafından evlilik dışı dünyaya gelmiş torunu...
Perizat'ın babası Ekrem Efendi dışarıdan saygılı ve sevecen görünen ama ev içerisinde katı kuralları olan ev halkını titreten bir imandır.
Kati suretle hamile olması duyulursa affedilemezdi.
Perizat dokuz ay boyunca bunu bir şekilde saklamayı başarmıştı ama bir gece artık zamanı geldiğini hissedince sessizce ve kimseye görünmeden çıktığını düşünse de yanılıyordu.
Müslüman mahallesinde özellikle de babası imam olunca bu doğum için seçeneği yetimhane hizmeti de verilen Rum kilisesi olur.
Salgın ile baş etmeye çalışan İstanbul için doğumda pedere yardım edecek birini de bulmak zordu.
Leyla işte böyle bir 'şüphe, vesvese, kuruntu, kuşku, işkil' salgınlığının ortasında dünyaya gelir.
Ve o bu salgına bugüne kadar yakalanmayın tek kişi olur.
Leyla artık doğumda yardım eden Hekimzade Abidin Efendi 'nin himayesi altına alınır....
Leyla'nın hikayesi de buradan sonra başlıyor ve kitapta sizi bekliyor...
Emin olun asıl hikaye de tam doğumundan sonra başlıyor...
“Hikaye elbet son bulur, mühim olan ne anlattığınızdır.”
.
.
Osmanlı da matbaanın yasak olduğu zamanlarda geçen hikayemiz büyük bir depremde yerle bir olan İstanbul da deprem anında dünyaya gelen gizemli bebek Leyla nın etrafında şekilleniyor hikayemiz. Leyla yı doğurtan ve bir dede gibi sahiplenen saray hekimbaşısı Abidin Efendi nin naklettiği salgın pençesindeki saray erkamı ve halkın yaşadıkları yaşattıkları konu alınıyor. Salgının en kuvvetli belirtilerinin sanrı, vesvese ve suizan olması da dönemin iç işleri hakkında manidar bilgiler veriyor.
Hikaye olay örgüsü, kurgusu açısından sizi içine çeken ve sürükleyici bir eser, yazarın diliyse konu aldığı döneme uygun hatta Leyla nın doğumu gibi efsunlu diyebiliriz. Sadece bir kaç yerde cümle yapıları biraz rahatsız ediciydi Ancak öyle bir yerde sonlandı ki burada bitmemeliydi daha neler olacak merakıyla hayretler içinde bıraktı diyebilirim. Karz ve Leyla nın yaşadıkları hep bir merak konusu olarak kalacak..
Yazarın okuduğum ilk kitabı. İhsan Oktay Anar kitaplarına giriş niteliğindeydi. Genel anlamda sevdiğim ve keyif alarak okuduğum bir kitap olmakla birlikte özellikle sonu tam bağlanamamış diye düşündüm. İlk 50 sayfanın mistisizmi temposu şahane fakat geriye kalan bölümde konu dağılmaya başlamış, kadın hakları girmiş araya tuhaf bir çorba olmaya başlamışken her şey neyseki yerinde bitmiş kitap. Belki benim eksikliğimdir bağışlayın ama başkarakter Leyla'nın hikmeti tam olarak nedir,nasıl bir etki yapmıştır diğer karakterlere havada kalmış. Genel olarak beğendiğim ama üzerinde biraz daha çalışılabilecek sağlam bir konusu ve yan hikayeleri olduğunu düşündüğüm bir kitap oldu. Keyifli okumalar.
Osmanlı döneminden kısa bir zaman dilimini “salgın” metaforuyla, farklı bir kurgu içinde, oldukça nahif, sürükleyici bir dille anlatmış yazarımız. Üstelik bu salgın, günümüzde de oldukça fazla insanda rastlayabileceğimiz türden.
Yazarla yollarımız, birkutukitap ağustos ayı, ‘yaz’ seçkisi sayesinde kesişti. Özellikle paralel okumalar yapmak istediğiniz dönemlerde, bir iki saatliğine elinize alıp bitirebileceğiniz bir kitap olarak not alabilirsiniz
Kitap Tahlilim
Yazarın okuduğum ilk kitabı.Okurken biraz zorlandım dilini pek sevemedim ama kitap kısa olduğu için bitirdim.
Kitap içerik olarak, Osmanlıda kıskançlık, hasetlik vebasının yayılmasıyla toplumdaki bağın zayıflamasını konu ediniyor.
Okumak isteyen okuyabilir.