Maça Kızı ve Mısır Geceleri
Aleksandr PuşkinMaça Kızı ve Mısır Geceleri Gönderileri
Maça Kızı ve Mısır Geceleri kitaplarını, Maça Kızı ve Mısır Geceleri sözleri ve alıntılarını, Maça Kızı ve Mısır Geceleri yazarlarını, Maça Kızı ve Mısır Geceleri yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
- And içerim.. Ey zevklerin anası,
Mislini görmediğin gibi hizmet edeceğim sana.
Satılık bir cariye gibi gireceğim,
Kandırıcı ihtiraslar odasına.
Yemin ederim ki sabah şafak sökene kadar
Arzularıma hükmedenleri, ben
Tatlı ihtiraslarla doyuracağım,
Ve bütün esrarlı aşk hünerleriyle
Ve misilsiz bir rehavetle onları yoracağım.
Sayfa 71 - Milli Eğitim Basımevi, 2. Basılış, Çev. Hasan Âli EdizKitabı okudu
- Her istidat, açıklanması kabil olmayan bir nesnedir, diye cevap verdi. Bir heykelci, bir Karârâ mermeri parçasında saklı bulunan Jüpiter'i nasıl oluyor da görüyor? Sonra elindeki kalem ve çekiçlebu mermeri parçalayarak nasıl oluyor da Jüpiter'i meydana çıkarıyor? Bir şairin kafasından, düşünceler, neden dört kafiye ile bezenmiş olarak düzgün, aynı biçimde mısralarla ölçülü bir halde meydana çıkıyor?
Sayfa 61 - Milli Eğitim Basımevi, 2. Basılış, Çev. Hasan Âli EdizKitabı okudu
Şair, şarkılarının konusunu kendi seçer. Kütlenin onun ilhamını sevk ve idare etmeye hakkı yoktur.
Sayfa 60 - Milli Eğitim Basımevi, 2. Basılış, Çev. Hasan Âli EdizKitabı okudu
“Ben çarım, ben esirim, ben solucanım, ben Allahım.”
Derjavin
Sayfa 59 - Milli Eğitim Basımevi, 2. Basılış, Çev. Hasan Âli EdizKitabı okudu
Bu adamla bir ormanda karşılaşsanız bir haydut, onu kibar salonlarında görseniz bir suikastçı, kendisine kapınızın önünde rastlasanız iksir ve sıçanotu satan bir şarlatan sanırdınız.
Sayfa 54 - Milli Eğitim Basımevi, 2. Basılış, Çev. Hasan Âli EdizKitabı okudu
Bir şair için en acı, en dayanılmaz fenalık, bir damga gibi kendisine vurulan ve yakasını bir türlü bırakmayacak olan bu şairlik unvanıdır. Halk şaire, kendi malı imiş gibi bakar. Onun düşüncesine göre, şair halkın zevki ve çıkarı için yaratılmıştır.
Sayfa 52 - Milli Eğitim Basımevi, 2. Basılış, Çev. Hasan Âli EdizKitabı okudu
Mısır Geceleri
Çarskiy’nin hayatı çok hoş geçebilirdi. Ama şiir yazıp yayımlamak talihsizliğine uğramıştı.
Sayfa 51 - Milli Eğitim Basımevi, 2. Basılış, Çev. Hasan Âli EdizKitabı okudu
Bu Hermann gerçekten romanlara layık bir kişidir: Onda Napolyon’un profili, Mephistopheles’in ruhu vardır. Öyle sanıyorum ki vicdanında en az 3 cinayet yatmaktadır.
Sayfa 32 - Milli Eğitim Basımevi, 2. Basılış, Çev. Hasan Âli EdizKitabı okudu
Tutumluluk, itidal, çalışkanlık; işte benim üç sağlam kağıdım. İşte benim sermayemi üç hatta beş misline çıkaracak, bana bağımsızlık ve gönül rahatlığı sağlayacak şey.
Sayfa 19 - Milli Eğitim Basımevi, 2. Basılış, Çev. Hasan Âli EdizKitabı okudu
Dante der ki: “El kapısının ekmeği acı, el merdivenlerinden çıkmak yorucudur.” Başkasına muhtaç olmanın acılığını, aristokrat bir kocakarının yanındaki zavallı bir evlatlıktan daha iyi kim anlayabilir?
Sayfa 15 - Milli Eğitim Basımevi, 2. Basılış, Çev. Hasan Âli EdizKitabı okudu
Maça Kızı
Kontes paravananın arkasından:
Paul! diye seslendi. Bana yeni bir roman gönder. Yalnız rica ederim şimdikilerden olmasın.
- Ne demek istiyorsunuz grand'maman.
Yani, öyle bir roman istiyorum ki, kişisi ne anasını ne de babasını boğazlamamış olsun. Suda boğulmuş insanlar da olmasın! Ben suda boğulmuş insanlardan pek korkarım.
- Şimdi böyle romanlar yok ki. Rus romanlarından istemez misiniz?
Rus romanları var mı imiş? Gönder yavrum, lütfen gönder!
Sayfa 12 - Milli Eğitim Basımevi, 2. Basılış, Çev. Hasan Âli EdizKitabı okudu
“…külde pişmiş patatesi, Fransız mutfağının çeşitli icatlarına, içinden, tercih ederdi.”
Sayfa 53 - Mısır GeceleriKitabı okudu
“Fizik dünyasında iki cismin aynı yeri işgal edemediği gibi, madde dışı dünyasında da iki değişmez düşünce aynı zamanda yaşayamaz.”
Sayfa 41Kitabı okudu
“Dante der ki: "El kapısının ekmeği acı, el merdivenlerinden çıkmak yorucudur."
Sayfa 15Kitabı okudu
"Şaşılacak şey, dedi.Bu nasıl oluyor ? Yabancı bir düşünce kulağınıza çalınır çalınmaz, sanki bununla yakınlığınız varmış, bunu büyütüp nazlanırmışsınız, durmadan üzerinde işlemişsiniz gibi,kendi malınız haline geliverdi. Demek ki sizin için ne bir zorluk,ne bir yadırgayış,ne de ilhamdan önce gelen o huzursuzluk diye bir şey yok! Şaşılacak şey doğrusu! "