Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Madam Bovary

Gustave Flaubert

Madam Bovary Gönderileri

Madam Bovary kitaplarını, Madam Bovary sözleri ve alıntılarını, Madam Bovary yazarlarını, Madam Bovary yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Emma
"Ben hükümetin, yerinde olsam, papazlardan ayda bir kez kan aldırtırdım. Evet, Madam Lefrançois, düzen ve ahlak uğruna bunlardan her ay bol bol kan almalı!" - "Darlığımdan edepsizce faydalanmaya kalkıyorsunuz, beyefendi! Acınacak durumdayım, ama satılık değilim!"
Sayfa 65
" Ama ne de olsa bir tanıdığın öbür dünyaya gitmesi insanı üzüyor. "
Reklam
Hancı kadın papazını savunmaya çalıştı: "Sizin gibi dört adamı devirir ama!" "Çok güzel!" dedi eczacı. "Siz de kalkın, kızlarınızı bu çapkın heriflere günah çıkartmaya yollayın! Ben hükümetin yerinde olsam, papazlardan ayda bir kez kan aldırtırdım. Evet, Madam Lefrançois, düzen ve ahlak uğruna bunlardan her ay bol bol kan almalı! Benim de bir dinim var" diye karşılık verdi eczacı. "Kendi dinim var, hatta ben onlardan daha dindarım, benim dinimde onların o gülünç törenleri ve hokkabazları yoktur!" Ama Allah'a taparım! Yüce varlık'a, yurttaşlık ve babalık görevlerimizi yerine getirmemiz için bizi dünyaya getiren bir Yaratıcı'ya inanırım. Nedir, nasıldır bunun önemi yok! Ama kiliseye gitmeye, gümüş tepsiler öpmeye, bizden daha iyi beslenen bir sürü yaltakçının sırtını kalınlaştırmaya gelince, ben bunda yokum! Çünkü insan, Tanrı'sına saygısını bir koruda, bir tarlada, hatta eskisi gibi, gökyüzünü seyrederek de sunabilir."
"Aynı yerlerde çivilenip yaşamak öylesine bıktırıcı bir şey ki! "
"Ancak belli bir toprakta yetişip başka topraklarda boy atamayan bir bitki gibi yeryüzünde ancak bazı yerler kendi mutluluğunu sağlayabilirmiş gibi geliyordu ona."
"Bütün bunları belki birine anlatmak isterdi. Ama bulutlar gibi görünüş değiştiren, rüzgar gibi dönen bu kavranılmaz, tutulmaz huzursuzluğunu nasıl ifade etmeliydi ? Gerekli sözleri bulamıyordu."
Reklam
"Böyle şeyleri bilirim.. Benim de başımdan geçti! Zavallımı kaybettiğim zaman, yalnız kalmak için tarlalara giderdim. Bir ağacın dibine çöker, ağlardım. Tanrı'ya seslenirdim; dallarda asılı duran, karınlarında kurtlar kaynaşan köstebekler gibi geberip gitmek isterdim. Âdeta delimiştim. Yemeden içmeden kesilmiştim. Eh işte, günler birbirini kovalarken, kışın ardından bahar, yazın ardından güz derken; yavaş yavaş, parça parça aktı, geçti, gitti. Ancak ne bileyim, dipte her zaman bir şeyler kalır... Bir ağırlık, şurada, göğsün üstünde! Ama ne yapalım, kader böyle. Kendimizi yiyip bitirmemeliyiz, ölenle ölemeyiz... Silkinmeliyiz."
Ama sevdiklerimizi çekiştirmeye başladığımızda onlardan kopmaya da başladık demektir. Putlara dokunmamalı; yoksa yaldızı ellerde kalır.
Sayfa 232Kitabı okudu
Demek sırayla, bitmemecesine, birbirlerini izleyip duracaklar; hep aynı olacak, hiçbir şey getirmeyecekti günler! Başka hayatlarda, ne kadar durgun olurlarsa olsunlar, hiç değilse bir olayla karşılaşma şansı vardı. Bazen bir serüven beklenmedik birçok değişiklik getirirdi, dekor değişirdi. Ama ona bir şeycikler gelmiyordu, Tanrı böyle istemişti! Gelecek karanlık, kapkaranlık bir koridordu; kapısı da sımsıkı kapalıydı.
Reklam
ancak insan,cesur ve birde küstah olduktan sonra, toplum içinde her zaman başarıya ulaşabilirdi.
Şu dünyadaki sevgilerin bayalığı ve kalbin daima gömülü kaldığı ebedi yalnızlık.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.