Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Madenci Gönderileri

Madenci kitaplarını, Madenci sözleri ve alıntılarını, Madenci yazarlarını, Madenci yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Son zamanlarda karakter diye bir şeyin olmadığını düşünmeye başladım. Nice yazar, söyle karakter yarattım, böyle karakter yazdım diye böbürlenir. Okurlar da o karakterlerin şusunu busunu çok iyi bilirmiş gibi konuşmaktan geri durmazlar, fakat işin özü yazarların yalanlar uydurarak kafa bulmasından, okurun da bu yalanlara bayılmasından başka bir şey değildir. Doğrusunu söylemek gerekirse sabit ve nihai karakter diye bir şey bile yoktur.
İnsanın ruhu yerin altında geziniyor olsa bile damarlarında kan dolaşmaya devam ettiği sürece , çağrıldığında geri gelmesi çok ilginç.
Reklam
Şimdi bakınca aptalca geliyor ama hayatımızda bazen, ölümü amaç edinip ona doğru yürümek dışında huzur bulamayacağımızı düşünmekten kendimizi alıkoyamadığınız anlar oluyor.
Ne tuhaftır ki insanın ruhu sonsuzluğa sürüklenmeye hazır olsa da, birisi seslenince hâlâ bir yerlere bağlı olduğunu fark ediveriyor.
"Gözünüzden akacak yaşlar olduğu sürece şüphesiz hâlâ gülebilirsiniz."
"Bulutların kapladığı bu dünyanın genişleyip kalan günlerim tükeninceye kadar yolumu kapatacağını düşünmeye katlanamıyorum."
Sayfa 10 - Jaguar yayınlarıKitabı okudu
Reklam
çaba sarf ettiğim halde başarısız olmanın ne kadar saçma olduğunu fark edince, son zamanlarda insanlarla olan münasebetimi kaderci bir bakış açısıyla sürdürmeye karar verdim
Sayfa 138Kitabı okudu
ama ait olmadığı bir yere uyum sağlamaya çalışırken mutlu olan birisine hiç rastlamamışımdır.
tıpkı hastalıklar gibi düşünce ve duyguların da bir kuluçka dönemi var. ve kuluçka döneminde bu duygu ve düşüncelere göre hareket edip davransak bile aslında bu düşünce ve duyguların varlığından bile haberdar olmuyoruz. ve bu duygu ve düşünceleri bilinçaltımızdan gün yüzüne çıkaracak bir olayla karşılaşmazsak asla duygularımızın etkisi altında kalmadığımızı iddia etsek bile hayatımızın geri kalanı boyunca onlar tarafından yönetiliyoruz. duygu ve düşüncelerimize ters düşse de çeşitli davranışlarla haklı olduğumuzu ispatlamaya çalışıyoruz ama dışarıdan bir göz bu çelişkiyi kolayca fark edebiliyor...
acı çeken ben olduğuma göre, buna son verecek olan da ben olmalıyım. şimdiye kadar başka birisinin gelip çözüm üretmesini bekliyordum. sanki yoldan geçen birini görmüşüm de onu gelip içine saplandığım bu batağın etrafında dolaşmaya ikna etmeye çalışıyormuşum gibiydi. bataktan çıkmamak için türlü bahaneler üretirken, sorunu onun çözmesini bekliyordum. aynanın önünde dikilip aynadaki yansımanızdan şikayet ediyorsanız bir yere varamazsınız. eğer toplumun yansıması denilen bu aynanın yerini değiştiremiyorsanız, yapılacak en iyi şey aynadan uzaklaşmaktır.
Reklam
insanoğlunun tek tutarlı tarafı vücududur. ve sırf vücudumuz aynı kalıyor diye pek çoğumuz zihnimizin de aynı kaldığı sanrısına kapılır, bugün dün yaptığımızın tam tersini yapsak dahi kendi benliğimizi sürdürdüğümüzü düşünürüz. sorumluluk meselesi patlak verip de sözlerimizi tutmamakla suçlandığımızda acaba neden hiçbirimiz "çünkü zihnim hatıralarla dolu ama aslında hepsi paramparça" diye cevap vermiyoruz?... kendi ruhunun bilincinde olan herkes için verilmiş olan sözler ve edilmiş yeminler tamamen gerçeklik dışıdır.
.. yürümekte olduğum bu yol ne aydınlığa kavuşuyor ne de karanlığa gömülüyor. her daim yarı karanlık yarı aydınlık vaziyette, çözümsüz kaygılarımın ortasında bir yerde duruyor. yaşama amacım yoksa da nokta koyamıyorum.
ama anlaşılan, yapmak istediğim şeyi bilmek tek başına yeterli olmuyor.
bir yerden çıkması çoktan istenmiş de oradan gideceğini söylemek isteyen birisi gibiydim.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.