33 farklı hikayeden oluşan eserin dili yalın akıcı, bir solukta okunacak cinsten.
Sait Faik, zaman zaman olayların içinden anlatırken; zaman zaman da üçüncü dilden anlatım tekniği ile yazmış hikâyelerini.
Hem iç betimlemeler hem dış betimlemeler oldukça ayrıntılı, okurken rahatlıkla bahsedilen sokağı, kahveyi, tekneyi yahut kahramanları kolay bir şekilde canlandırabiliyorsunuz zihninizde.
Hikâyeler arası konu bağlantıları mevcut, birbirinden bağımsız unsurlar değil de iç içe ya da art arda olaylar söz konusu. Kahramanlar genel olarak günlük hayatta rastlanacak, sokağın yadırgamadığı insanlar..
İnsanların yüzüne bakıp hikâyeler yazmaktan bahsediyor çoğu yerde Sait Faik, bunun insanı bir başka şekilde rahatlattığı hissine hakim olarak, yazarla ortak bir zevkin verdiği coşkuyla, keyifle okudum.